Ders Dört: İnayetle Yarat

Crimson Circle’de (Kırmızı Çemberde) sunulmuştur

TOBIAS: Ve öyledir, burada toplanan sevgili dostlar ve öğretmenler, sizinle yeniden çemberimizde, kutsal alanımızda biraraya gelmekteyiz. Bugün size selamlar getirmekteyiz ve teşekkür ve onur getirmekteyiz. Sevgili dostlar, birlikte olduğumuz çemberde şimdi var olmaya başlayan enerjiyi, derin bir şekilde nefesinizle içinize çekmek için, bir dakikanızı ayırın. Tüm biyolojinizden geçireceğiniz, derin nefesler alın. Ruhunuzdan geçireceğiniz derin nefesler alın. Derin nefesler alın ve varlığınızda bu enerjiye izin verin.

Şimdi, sizin zamanınızla önünüzdeki birkaç dakika boyunca Ben Tobias, Cauldre (Geoffrey Hoppe) olarak adlandırdığımız, benim “oğul” dediğim dostumuz kanalıyla konuşacağım. (kendi kendine güler) Zamanın önümüzdeki birkaç dakikasında, şimdi çembere gelmekte olan bütün varlıklarla, enerjiyi dengelemek ve uyumlamak ve burada yeni bir enerjiyi dokumak için her birinizle çalışacağız. Bu zaman içinde sevgili dostlar ve öğretmenler, bugün size sunacağımız herşey için, sadece yüreklerinizi ve varlığınızı açın. Şu anda alana girmekte olan, bugün sizinle birlikte olabilmek için perdenin öbür yanından gelen varlıklara yüreklerinizi ve varlığınızı açın.

Aile olarak böyle toplandığınızda, yeni enerjinizde ilerlemenizi sağlayacak şifa ve öğretilere niyet ederek toplanmaktasınız. Bu, perdenin öbür yanında olan bizlere yolu açmaktadır. Sizinle birlikte yeni bir boyut, yeni bir alan yaratmaktayız. Birlikte, yeni Dünya’nızın enerji örneklerini ve dokumalarını yaratmaktayız.

Enerjiyi şimdi burada hissedin. O içinizde ve çevrenizdedir. Burada olan sevgiyi ve sevinci, içeri akmakta olan altınsallığı hissedin. Bu, sevgili öğretmenler, yeni Dünya’nın enerjisidir. Bu, tanrısal anınızın enerjisidir. Şimdi bunu hissetmek için kendinize izin verin.

Burada olmak bize büyük sevinç vermektedir, çünkü yakına gelmek genellikle zordur. Çoğu zaman, sizinle böyle konuşmak zordur. Bizim için, burada böyle, insanlara bu denli yakın, Shaumbra’ya bu denli yakın, sevdiklerimize bu denli yakın olmak, kutlanacak bir enerjidir. Bugün bizler, buraya gelen varlıklar, bizi sizden ayıran uzaklığın gittikçe küçülmekte ve küçülmekte ve küçülmekte olduğunu bilerek, sevinç içinde dans etmekteyiz. Kendi yaşamlarınızda, Dünya üzerindeki birçok yaşamlarınızda ve özellikle de bu yaşamınızda gerçekleştirdiğiniz çalışmalar…. perdenin açılmasını ve böylece bizim bu kadar yakına gelmemizi sağlamaktadır.

Tüm bu zaman boyunca, siz perdenin olduğunu, onun gerisinden bize ulaşmaya çalıştığınızı, ama bunu yapamadığınızı, belki de sizde birşeylerin eksik olduğunu düşündünüz!

Sevgili dostlar, tam tersi geçerlidir. Perde kalındı. Siz yardım çağırdığınızda bile ve hatta dua ettiğinizde bile, size gelmek, bizim için zordu. O noktayı geçmek bizim için zordu ve bu gece biz bunu daha fazla açacağız. Oluşturduğunuz sevgi ve yaptığınız işler, bizim size bu denli yakın gelebilmemizi sağlamıştır. Ve biz bugün çok, çok yakına gelmekteyiz.

Sevgimizi hissetmek için bir dakikanızı ayırın. Burada oturmakta olan her birinize, ve internet kanalıyla bunu dinleyen her birinize…ve bunu okumakta olan her birinize getirdiğimiz mesajı duymak ve hissetmek ve duyumsamak için, bizi hissetmek için bu dakikayı ayırın. Size getirdiğimiz sözcükleri ve düşünceleri duymak için bu dakikayı ayırın.

Şimdi, biz izlemekteydik! Burada aileden ve Kırmızı Çember’den olan kişiler geçmişteki üç dersten geçerken, biz sizinle çalıştık. Derslerin her zaman kolay olmadığını bilmekteyiz. Ama, ilk elden, herşeyi olduğu gibi kabul etmek, kısa duvarın arkasında durmak ve eylem içindeki dualiteyi izlemek ve gözlemlemek için, çok kararlı olduğunuzu (görmekteyiz). Daha geçtiğiniz günlerde, birkaç gün önce, bunu görmek için mükemmel bir fırsata sahip oldunuz. (U.S.A.’daki başkanlık seçimi). Sevgili dostlar, dualiteye geri çekilme arzusu vardır değil mi? Ama yine de, sadece gözlemlemekle, insan enerjisiyle …. Benliğinizle ilgili neler öğrenebileceğinizi görmekte misiniz?

Sonra, insan benliğinizi kabul etmek dersi gelmiştir. Kendi spiritüel benliğinizi oldukça kolay kabul edebildiğinizi bilmekteyiz. İnsan benliğini kabul etmek zordur. Ve tekrarlıyoruz, bunun hakkında bu gece konuşacağız.

Ve sonra sevgili dostlar, daha da zor bir ders gelmiştir – tanrısal anınızda olmak, tanrısal benliğiniz olmak. Oh, biz tanrısal anında olmayı seçenlerin, niyetlerini yüksek sesle ifade edişlerini gördük. Ve bu saniyenin (onda biri) kadar bir süre için işe yaramıştır! (kahkahalar) Ve hemen ardından, siz aileniz ya da birlikte çalıştığınız kimseler tarafından geri çekildiniz! Önemli olan –kısacık bir an da olsa – dünün kaygıları olmadan tanrısallıkta bulunmanın nasıl bir şey olduğunu hissetmenizdir. Çünkü bildiğiniz gibi, dün geçmişte kalmıştır. Geçmiş yaşamlarınız olarak bildiğiniz bütün kişilikler, bütün veçheler gitmiştir. Şu anda geçmişte olmak, hiç bir amaca hizmet etmemektedir. Sizin bildiğiniz şekliyle Yaşam Kitabı sonlanmıştır. Son bölüm sizin tarafınızdan yazılmış ve kendi ellerinizle imzalanmıştır. Ve yeni günlerinize giden tüm sayfalar şimdi açık ve yaratacağınız şeylerle doldurulmak üzere hazırdır.

Ah ve işte bunun için biz buradayız! Onun için biz bu yeni enerjinin sınıfındayız. Biz sizinle, yaratıcı nasıl olunur, yeni enerjinin gerçek yaratıcısı nasıl olunur, bunu konuşmak, tartışmak ve birlikte çalışmak için buradayız. Gerideki esas (orjinal) çemberde olduğunuz yaratıcılar gibi değil. Hayır, siz yeni yaratıcılarsınız. Bu sadece sizin yaşamınızla ilgili değildir. Bu, sizden sonra, sizi izleyen herkesle ilgilidir. Tanrısal anda olmak, belki de buraya kadar olan derslerin içinde en zor olanıdır. Ve Cauldre’nın bize söylediğine göre, bazen dualite oyununu oynamak eğlencelidir. Tanrısal andan bazen çıkmak, eğlencelidir. İkisi arasında oynamak, eğlencelidir.

Bugünün neyi simgelediğini bilmekte misiniz, (11-11-2000), önemini bile anlamadan, Kırmızı Çember’in toplantısı için insanlar tarafından seçilen bu günün? Ama bu şeylere yol gösteren bizler, kesinlikle anladık! Bu gerçekten de Maya takviminde, “dualitenin günü” olarak adlandırılan gündür – bir 1 ve bir 1, ve bir başka 1 ve 1 ve bir 2. Bu, siz Dünya’nın tarihini, evreninizin tarihini ve ikinci çemberin tarihini yeniden yazmamış olsaydınız, çok zor olması öngörülen bir gündür. Bu, çok zor ve meydan okuyucu bir şekilde dualite ile dolu olacak ve 1’den 2’ye geçtiğiniz milenyum (binyıl) değişiminden 11 ay sonra gelecek bir gündü. Bu 2’nin çarpışmasının, ışıkla karanlığın çarpışmasının olacağı düşünülen gündü.

Ama şimdi buna bir bakın dostlar. Buna bir bakın şimdi. Biz gülmekteyiz. Biz kendi kendimize gülmekteyiz. Ne olduğuna, hatta meydana gelen son olaylara bile, bir bakın. Dualite vardır, o kadar güçlü bir dualite vardır ki, en güçlü ülkelerden birinin başkanlık koltuğu, birkaç oya kalmıştır. Son toplantımızda, şimdiye kadar, çok yakın zamana kadar, ışıkla karanlığın, artıyla eksinin, 1 ve 0’ın dengesinin 2/3’e 1/3 olduğunu söylediğimiz zamanı anımsayın. 2/3 ve 1/3’lük denge, dersler, öğretiler ve anlayışlar için uygundu.

Diyapazonunuzun dengesiz olduğundan, ayrı frekanslarda olduğundan söz ettiğimizi anımsayın. Bugüne kadar, içinizdeki diyapazonun iki çatalı 1/3 ve 2/3’lük bir titreşimsel dengeye sahipti. Ve son konuştuğumuzda, bu iki çatalın, birbiriyle yine uyumlu bir dengeye geri gelmekte olduğunu artık bilmenizi rica etmiştik. Onlar hala iki tanedir, ama uyumlanmaktadır. Önceden olduğu gibi ayrı titreşmemektedirler.

Sevgili dostlar, seçimlerinize bir bakın. Bu 2/3 ve 1/3 değildir. Bu dengesiz bir denge değildir. Bu o kadar özenle dengelenmiştir ki, fark sadece birkaç oya kalmıştır. Bu yeni dualitedir. Önceki gibi, birbiriyle mücadele eden iki taraf yoktur. İki taraf o kadar yakın, o denli yakın titreşmektedir ki, birbiriyle uyumlanmaya başlamaktadır. Aranızdaki çoğu kimse bile kendi adaylarınız arasındaki farkı, görmemektedir. Adaylar benzer frekanslarda titreşmektedir.

Sevgili dostlar, dualite vardır ve olmaya da devam edecektir, ama bugünden sonra, özellikle de yeni Dünya’nın enerjisine girmiş olanlar için, artık aynı şekilde olmayacaktır. Aynanın iki yüzü olabilirler, ama artık birbiriyle savaşmamaktadır. Onlar birbirine büyük bir merakla bakmaktadır. Onlar birbirine bakmakta, ve geçmişte neden savaştıklarına şaşmaktadır.

Bunu şimdi kendi yaşamlarınızda göreceksiniz. Evet, iki taraf olacaktır. Sizin bu yaşam sürecinizde dört taraf bile olabilir ama bu apayrı bir konudur. Ama iki taraf birlikte uyumlanmaya başlamıştır. Bu öngörülmemiş bir olaydır. Bu, binyılınızda ya da uyumlu birleşmenizde (çvr. 16&17 Ağustos 1987’de yapılan ölçüm, bkz. Kryon kitapları & Tobias’ın ilk mesajları) deneyimlediğinizden çok daha büyük bir engeli yıkıp geçmektir.

Bu “dualite günü”dür. Çevrenize bir bakın. Yaşamınıza bir bakın. Yarattığınız şeylere bir bakın. Bunlar çok sevgi ve çok bolluk ve çok sevinç ile doludur. Hala deneyimlemekte olduğunuz zorlukları gerçekten bilmekteyiz ama nereye geldiğinize bir bakın. Bir grup olarak nerede bulunduğunuza bir bakın. Bu zamanda bütün olarak Dünya’nızın nerede olduğuna bir bakın. Dualite yeni bir enerji üstlenmektedir. Siz bunu gözünüzün önünde görmektesiniz ve bazen de farkına bile varmamaktasınız! (kendi kendine güler)

Şimdi biz bu bir dakikayı almaktayız. Cauldre’dan sessiz olmasını rica etmekteyiz. Bu bir dakikayı, içeri gelip sizi kucaklamak, onurlandırmak ve bu çemberin enerjisindeki son birleşmeyi gerçekleştirmek için almaktayız. Sonra bugünün dersine, Yaratıcı Dizisinin ikinci bölümüne, sizinle gerçekleştireceğimiz dört bölümün ikincisine devam edeceğiz. Bugün aynı zamanda dördüncü dersin olması da ilginç değil midir? Biz şimdi bir dakikanızı alacağız sevgili dostlar, ve bu sevginin, bu onurun gelmesine sadece izin verin. Sizi takdir etmek isteyen ve bugün burada toplanan çok, çok, çok varlık vardır. Biz Cauldre’dan, bir dakika sessiz olmasını rica etmekteyiz.

(sessizlik)

Oh, keşke bu enerjiyi şişeleyebilseydik! Diğer varlıkların hepsine, bu insan grubunun başardığı şeyi göstermek için, onu beraberimizde götürebilirdik. Yaratmış olduğunuz şey, sevginin özüdür ve diğerlerine biz bunun sözünü edeceğiz. Yapacağınız bir sonraki toplantıya, sizi ziyaret etmek için belki gelirler.

Sevgili dostlar, çok uzun bir zaman önce, ama sandığınız kadar da uzun değil, siz ilk çemberde, esas yaratılışta bulunmaktaydınız. Siz, yaratan meleklerdiniz. Burada bunu betimlemesi biraz zordur, ama esas yaratılışta dualite ögeleri yoktu. Siz bir birlikle yaratmaktaydınız. Bütünüyle yeni boyutlar yaratmaktaydınız. Siz derinlik ve genişlik ve aradaki tüm şeyleri yaratmaktaydınız. Siz, Ebedi Varlığın enerjisiyle nasıl yaratılacağını bilen, en yüksek (rütbeli) öncülerdiniz. Siz bununla eğlendiniz, oynadınız ve bunu dolu dolu deneyimlediniz. Ve Tanrı, sizin Tanrı’nın yaratılışı içinde oynamanızı izlemeyi sevmekteydi. Siz esas çemberde oynarken Tanrı gülmekteydi. Siz Ruh’a çok sevinç verdiniz. Çok yaratıcıydınız. Siz hep yaratmaya devam ettiniz ve bu yarattıklarınızla da yeni düzeylere gittiniz.

Burada anlaması ne kadar zor olursa olsun sevgili dostlar, siz öyle bir ifade, öyle bir tutku -hala içinizde olan bir tutku – ve ustalıkla yarattınızki, gerçekten yaratılışın sınırlarına vardınız. Bunu anlamanın zor olduğunu bilmekteyiz ve belki de (sözünü ettiğimiz bu şeyler) şimdiye kadar size öğretilenlere meydan okumaktadır.

Ama siz yaratılışın sınırlarına gittiniz. Sınırlara geldiğinizde, gürültüler kopmuştur (bu söz üzerine, toplantı salonundaki kayıt masası, yerle bir oldu). Yaratılışın sınırına vardığınızda dostlarım, ne sizin, ne de Ruh’un daha önce deneyimlemediği bir şey meydana gelmiştir. Bu, birlikten dualiteye geçişti. Siz bunun kenarındaydınız. O zamanlar insan bedeninde değildiniz. Sizin ışık bedeni diyeceğiniz bir bedendeydiniz. Ama değişimler hissetmeye başladınız. Siz alışagelmedik bir şeyi ve çok rahatsızlık veren bir şeyi hissetmeye başladınız.

Ve bu dualiteydi. Siz ilk çemberin kenarında yaratmaya ve deneyimlemeye devam ettiniz. Ve sevgili dostlar, bu çok meydan okuyucu ve zor bir zamandı. Ruh’tan ayrı olduğunuzu hissettiğiniz ilk zaman budur. Artık tek bir uyumun olmadığını, karşıt dualitenin olduğunu ilk hissettiğiniz zaman budur. Bunların hepsi, sizin seçtiğiniz deneyimin bir parçasıydı. Burada bir yanlışlık yoktu. Burada yaptığınız şeylerde bir yanlışlık yoktu.

Güvensizlik gibi şeyler deneyimlemeye başladınız. Kızgınlık ve nefret gibi şeyler deneyimlemeye başladınız. Bunların hiçbiri size doğru ya da uygun gibi gelmemiştir, çünkü siz bunları önceden hiç bilmemekteydiniz. Değişmekteydiniz. Dönüşmekteydiniz. Siz, kelebek olmak üzere kozadan geçen ünlü tırtıldınız. Siz ilk çemberi terk etmekte ve bir yerine ikiyi (dualite) deneyimlemekteydiniz.

Ruhunuzun şimdiye kadar içinden geçtiği en travmatik ve zor şeylerden bazılarını deneyimlediği yer, ilk çemberin kenarındaki bu bölgedir. Eğer cehennemin neye benzediği hakkında bir anlayış varsa, cehennem orasıydı. Eğer gerçek savaş ve dövüş varsa, bu oradaydı, ve bu sizi çok derinden acıtmıştır. Bu, orada bulunan sizin ve diğerlerinin daha önce hiç hissetmediği ya da deneyimlemediği bir şeydir. Uyumsuzluk vardı, ve bir yere kadar da enerji yıkımı vardı.

Ama dostlar, bunların hiç birinin bir yanlışlık olmadığını anlayın. Sizin keşfedenler olacağınıza dair, yaratılışın daha önce hiç keşfedilmemiş yerlerine gideceğinize dair, Ruh’la yapılan bir anlaşma vardı. Siz yeni bir şey öğrenecektiniz, ve hiç biriniz, ne siz, ne de Ruh, ne de her hangi birimiz, bunun ne olacağını bilmemekteydik. Şimdi ona dualite denmektedir. Bunun arkasında o kadar çok enerji, o kadar çok odaklanma, Tüm Olan’ın kenarındaki bu deneyimde o kadar yoğunluk vardı ki, bu sizi ikinci yaratılışa, ikinci çember denilen yeni yere tam anlamıyla fırlatıp atmıştır. Burada, Dünya’da olabilmek, sizi tırtıllıktan kozaya geçirmiştir.

Şimdi, ilerdeki oturumlarda konuşacağımız ve sizin şaşacağınız fizik (kuralları) söz konusudur burada. Ama sevgili dostlar, siz Dünya’ya gelmeden önce, ikinci çemberi yaratmadan önce, çok zor bir deneyimden geçtiniz. Buraya, Dünya’ya geldiniz ve bir yaşamdan ötekine gelmeye başladınız.

Size daha önce de söylemiştik, bu karma fikrini biz pek sevmemekteyiz. Bu sözü kullanmayı pek sevmemekteyiz. Çünkü karma değildi. Karma değildir. Nedir peki sevgili dostlar? İlk çemberin kenarında deneyimlediğiniz her olay ve deneyim için, Dünya üzerinde anlamaya çalıştığınız, açıklamaya ve şekillendirmeye ve başa çıkmaya çalıştığınız, paralel bir deneyime sahip olmaktasınız.

Ayrılık: Dünya’ya gelmeden önce, yaratılışın kenarında meydana gelmiş olan şeyleri anlamanızı sağlamak amacıyla, ayrılıkla ilgili deneyimlere sahipsiniz.

Acı: İlk yaratılışı terk etmeden önceki o yerde, o bölümde meydana gelmiş şeyleri anlamanızı ve açıklamanızı sağlayacak, acıyla ilgili deneyimleri burada, Dünya’da bulmaktasınız.

Dengesizlik: Yaratılışın kenarında meydana gelmiş şeyleri anlamanızı sağlayacak deneyimleri, insan olarak, diğer insanlarla deneyimlediğiniz şeylerde, örneğin duygularınızdaki dengesizlikte bulmaktasınız.

Size ne söylediğimizi anlamakta mısınız? Burada, Dünya’da yanlış yaptığınız hiç bir şey yoktur! Uzun zaman önce, gerçi çok da uzun değil ama, meydana gelmiş bazı şeyleri anlamanızı sağlayacak, ve Ruh’un anlamasını sağlayacak deneyimleri seçmiştiniz. Siz Dünya’yı ve dualite ögelerini, dualitenin fizik kurallarını kullanmaktasınız. Siz madde ve kütleyi, anlamanıza ve Ruh’un anlamasına yardımcı olması için kullanmaktasınız. İlk çemberin kenarında deneyimlediğiniz şeyleri yeniden yaşamanızı sağlayan, anlamanızı sağlayan fiziksel bedenler kullanmaktasınız. Dünya üzerindeki deneyimleriniz, esas Yaratılıştaki deneyimlerinizle ilişkilidir. Siz şimdi bunları, daha derin bir anlayış ve açıklama için dualite ve madde içinde sahnelemektesiniz. Bu karmayla ilgili değildir, bu daha çok, başka bir zamanda, başka bir yerde meydana gelmiş birşeyin yeniden sahnelenmesiyle ilgilidir.

Taylor adında bir melek vardı. O Dünya’da çok, birçok kez yürümüştür. Taylor bir yaşamında, hırslı bir krallığın, hırslı bir ülkenin, hırslı bir savaşçısıydı. Beklentiler umurunda değildi. O sadece bir savaşçı olmak istiyordu. Kan ve savaş deneyimlemek istiyordu. Dualite ve öfke deneyimlemek istiyordu. O bu deneyimleri ruhuna getirdi, ve bu deneyimler orada uzun, çok uzun bir zaman kaldı.

Ve bir sonraki yaşamında Taylor, çocuklarına ve kocasına karşı çok iyi davranmayan bir anneydi. Başka erkeklerle olan birlikteliğin tadını çıkartıyordu. Ailesinden uzak olmanın tadını çıkartıyordu. Bunun için kendini suçlu hissediyordu ve bu ona ağır geliyordu. Ama yine de bunu yapmaya devam etti ve bunu yapması, çocuklarının çok acı ve zorluk çekmesine neden oldu, ve kocasının da, gitmek için, intihar etmesine neden oldu. Bu olay, Taylor’un ruhu tarafından, onun yaşam kitabına konmak üzere, hep anımsandı ve taşındı.

Bir başka yaşamda Taylor, sağlığa zararlı koşullarda az ücretle işçi çalıştıran bir iş adamıydı. Taylor, genç insanlardan ve fakir insanlardan, onları ucuza çalıştırarak çıkar sağlamaktaydı. Ama bu insanlar Taylor’ın umurunda değildi, sadece cüzdanı ve zenginliği umurundaydı. Taylor bu zenginliği başkalarıyla paylaşmadı. Hiçbir bağışta bulunmadı, sadece kendine sakladı ve zenginliğini arttırarak, ölümsüzlüğüne bir anıt dikmek istedi. Ve bu, ruhuna ve varlığına ağır geldi, ama o aldırış etmedi ve devam etti.

Bu yaşamda Taylor, ona kötü davranan bir ana-babanın çocuğu oldu. Gençliğinin erken yıllarında alkolik oldu. Olmaya da devam etti, titreşimini öyle düzeylere düşürdüki, bunu anlamak bize bile zor gelmektedir. İçti ve karanlığa girdi. Titreşimleri düşmüştü ve sevginin ne olduğunu unutmuştu. Pek mutlu bir yaşamı yoktu. Ana-babasını suçluyordu. Birlikte çalıştığı diğer insanları suçluyordu. İçmesi, sağlık sorunları doğurmuştu. Bu da içinde daha fazla acı yaratmıştı.

Taylor şimdi Kırmızı Çemberde ve artık içmemektedir, çünkü yolunun üzerinde ona esin veren bir kitap okumuştu. Biraz buna benzer toplantılarda bulunmuştu. Ona yardım eli uzatan başka insanlar oldu. Onu kucaklayan ve ona sevildiğini söyleyen başka insanlar oldu. Varlığının içindeki tüm suçluluk duygularının bırakılmasına, salıverilmesine gerek olduğunu anlaması için, ona zaman ayıran insanlar oldu.

Şimdi bakın, her birinizin anlamasına yardımcı olmak amacıyla bugün size Taylor’ın öyküsünü anlatmaktayız. Bu gerçek bir öyküdür. Yaşamınızda ve karşılaştığınız her insanın yaşamında, gözlerinizde ve herkesin gözünde göreceğiniz çok önemli bir şeyi anlamanızı sağlamak için anlatmaktayız bunu. Bakın, Taylor bu zor yaşamları seçmiştir. O bunları uzun bir zaman önce seçmiştir. Ruh’un, en aşağı düzeylere inecek birisine ihtiyacı olduğunu bilmekteydi.

Birisinin, dualitenin bu büyük havuzunu keşfetmek için en alt ve en derin yerlerine atlaması gerekmekteydi. Oh, “Ben ışıkla doluyum ve batmam. Ve ben güneş ışığını toplarım, onun için de özelim” diyen birisi olmak kolaydır. Meydan okuyucu yolu seçmek zordur, sevgili dostlar. Siz alkolik olmayı, karabasanların içinde en kötü karabasanı yaşamayı ve en meydan okuyucu şeylere sahip olmayı kabul ettiğinizde, derine atladınız.

Ve siz bunun sadece karma olduğunu sandınız. Siz borcu kendinize ödediğinizi sandınız. Sevgili dostlar, borcu kendinize ödemek, kulağa bile mantıklı gelmemektedir. Siz ve aile olan, Shaumbra olan diğer Taylorlar, her birimiz tarafından derinden sevilen sizler…..karanlıkla ışığın derinliklerini keşfetmek amacıyla, yaşamlarınızda zor deneyimler seçtiniz. Bu şeyleri yapmakla çok hizmetlerde bulundunuz. İlk çemberin kenarındaki enerjisel deneyimleri yeniden sahnelemekle, Ruh’un yeni bir şeyi gerçekten anlamasını sağladınız.

Bunun birçok soruyu beraberinde getireceğini bilmekteyiz, örneğin “Bir başkasını öldürmek doğru mudur, çünkü ben gerçekte Ruh’a yardım etmekteyim?” gibi teorik soruları. Sevgili dostlar, bu grupta olanlar ve bunu okumakta olanlar, bu noktada böyle bir şeyi yapmak eğiliminde, hiç olmayacaktır. Geçmişte bunu yeteri kadar gerçekleştirdiniz. Yaptığınız şeyler için kendinizi onurlandırın. Seçtiğiniz zor yol için kendinizi onurlandırın. Ve özellikle de, bir başkasının gözlerine baktığınızda ve şimdi kendi gözlerinizde görmekte olduğunuz ışığı belki göremediğinizde, onların hala dualite denen bu büyük şeyin keşfedilmesine yardımcı olduğunu anımsayın. Dualitenin iki tarafı vardır, bir ışık, bir karanlık, bir pozitif ve bir de negatif. Birisinin, her iki tarafın da derinliklerini keşfetmesi gerekmektedir.

Şu anda çocuğunu ve onların geçtiği zorlukları düşünen (sana söylemekteyiz) : onların gerçekte neler yapmakta olduğunu anla. Anlayabildiğin zaman, hissedeceğin şey merhamettir. Sevgili dostlar, burada, Dünya’da deneyimlediğiniz şeyler, yaratılışın kenarında deneyimlediğiniz şeylerin açıklanmasını ve anlaşılmasını sağlamaktadır. Ve siz bunu çok iyi başardınız.

Daha önce de değindiğimiz gibi, şimdilerde gördüğünüz rüyaların çoğu, yaşamınızda olan terörün ve karabasanların çoğu, bu yaşamla ilişkili değildir. Bunlar diğer yaşamlarla bile ilişkili değildir. Bu terörün nereden geldiğine şaşmakta mısınız? Sevgili dostlar, şimdi size gelmekte olan deneyimlerin çoğu, ilk çemberi terk etmeden önce yaşadıklarınızla ilişkilidir. Bizim ikinci yaratılış olarak adlandırdığımız şeyin dokumasını yaratmak için, siz bunları –rüyalarınızda- başka bir şekilde deneyimlemektesiniz. Bu sizin evreninizdir, sizin Dünya’nızdır, Tüm Olan’ın bir uzantısıdır.

Şimdi, yolunda ilerlerken Taylor içmeyi bıraktı, ve Taylor, kendi içinde bir tanrısallık olduğunu öğrendi, ama bunun büyük bir bölümü psikolojikti. Bunu yüreğinde pek iyi anlamadı, çünkü hala suçluluk duymaktaydı. İlk çemberi terk ettiği için hala suçluluk duyduğunu biliyor muydunuz? Sonra da, zorlukları olan bunca yaşamı ve bunca deneyimi seçtiği için suçluluk duydu. Ama kelebek, kozadan çıkmaya başladıkça, yeni bir bilgeliğe sahip olmaya başladı.

Taylor’ın yaşamında hala sorunlar vardı. Hala meydan okumalar vardı. Ve o, Kırmızı Çember materyellerinden çok şey okudu. Herşeyi nasıl kabul edeceğini anlamaya başlıyordu. Ona çok zor gelmesine rağmen, insan benliğini nasıl kabul edeceğini anlamaya başlıyordu. Kendi insan tarafının, utanılacak bir şey olduğunu düşünüyordu. İnsan tarafının tanrısal olduğunu, insan tarafının evrene ne kadar çok şey verdiğini daha anlamıyordu. Zor olmasına rağmen, az ve araları da açık olmasına rağmen, Taylor tanrısal anında durmaya başlıyordu. Tanrısallıkta bulunmak için, hergün bir dakikasını ayırmaya başladı. Ve o bunu çok seviyordu, bu an o kadar sıcak ve altın gibi hissediliyordu ki. Ama sonra suçluluk onu ele geçiriyordu. Bu tanrısal anı hak etmediğini hissediyordu ve tanrısal an yok oluyordu.

Ama Taylor, öğrenmek ve büyümek için niyet etti. Yaşamında para ve ilişkiler ve sağlık ve kendine güvenle ilgili meydan okumalar olmaya devam ediyordu. Bunlar çok zorluydu ve Ruh’a sövdüğü zamanlar vardı. Yaşamında pek de büyük bir fark yarattığını görmediği için, bu yeni enerji Dünya’sıyla ilgili şeyleri terk edeceğini söylediği zamanlar oldu. “Bunların hepsi sadece laf. Bunlar da, Dünya’daki diğer insanların sahip olduğu, diğer inançlardaki, diğer laflar gibi. Bunların hepsi sadece laf. Bunların hepsi sadece uzlaşma amaçlı.” Çok hayal kırıklığına uğradığı, sinirlendiği zamanlar vardı.

Yaşamının, çok derinden inanmak istediği bir noktasına gelmişti. Bir sonraki düzeye geçmek istiyor ama nasıl yapılacağını bilmiyordu. Ve kafası o kadar karıştı ki ve kendini o kadar kayıp ve altüst, ama herşeyden çok, o kadar ihanete uğramış hissetti ki, bir gece yere yığıldı ve hıçkırmaya başladı, ve “Daha ileriye gidemem. Ruh, ne yapacağımı bilmiyorum. Bana yol gösterilmesini istedim. Meleklerimi çağırdım. Rehberlerimi çağırdım ve ne yapacağımı bilmiyorum” dedi. Şimdi, Taylor, Ruh’un sizin yerinize bir şey yapamayacağını ve rehberlerin de gittiğini söyleyen sözleri pek iyi okumamıştı. (kendi kendine güler)

İçinde ortaya çıkmak isteyen, onunla konuşmak isteyen bir şey vardı, ama Taylor tanrısal anından çıktığında bu şey, bunları gerçekleştiremiyordu. Taylor bütün bunlar için endişelenirken, bu olamıyordu. Ama hıçkırarak yere yığıldığında bir şey oldu. Bir şey ortaya çıktı. Bu, dışardan değil, içerden gelen bir ses gibi bir şeydi. Bu ortaya çıktı ve onunla konuşmaya başladı, ve ona dedi ki,

“Ben inayetim. Ben, içinde var olan tanrısal inayetim. Ben herşeyi halledeceğim. Ben herşeyi dengeleyeceğim. Ben herşeyi çözümleyeceğim, ama ben senin içinden geliyorum ve benim adım inayettir.”

Varlığının içinden gelen bu tanrısal inayet enerjisini hissederek, uzun bir zaman yattığı yerde kaldı. Ve bir şekilde de bunun doğru olduğunu hissediyordu. Kendini ve sorunlarını her hangi bir varlığa, bilmediği ya da anlamadığı bir Tanrı görüntüsüne teslim etmemişti. Onları, varlığının içinden gelen inayete teslim etmişti. O günden sonra anlamaya başladı. İnayetin gücünü anlamaya başladı.

Ve bu gece sizinle konuşacağımız şey budur, içinizdeki inayet. Ama başlamadan önce, bir noktayı açıklamak istemekteyiz. Bu gecenin erken saatlerinde Rüzgarla Giden’in (çvr. Tobias kelime oyunu yapmakta, Kırmızı Çember toplantısına daha önce konuşmacı olarak katılan kişinin adı, Wind Hughes; Wind=Rüzgar) sizinle inayet üzerine konuşması, inayetten düşmek ve bununla ilgili kavramlar hakkında konuşması, bir rastlantı ve bir yanlışlık değildir. Bir hafta önce, Cauldre’yı odasında uyandırıp da ona “Bu gece seninle inayet hakkında konuşmak için gelmekteyiz” dememiz, bir yanlışlık değildir. O da, “Ne? Anlamıyorum” demiştir. Ve biz onunla uzun uzun konuşmuş ve ona bu gece bundan söz edeceğimizi söylemiştik.

Bu gece size de vereceğimiz bir alıştırma verdik ona. Sevgili dostlar, kitaplarınızın ve diğer öğretmenlerin size söylediğinin tersine, inayetten düşmek diye bir şey olmadığını anlayın. Cennetten atılan bir Lüsifer hiç olmamıştır. Bunların hepsi birer mecazdır, benzetmedir. Siz, yaratılışın sınırlarını deneyimlediniz. Siz, daha önce hiç yapmadığınız bir şeyi deneyimlediniz

ve buna dualite denmiştir. Bu, sizi ikinci yaratılışa göndermiştir. Sizi, yaratılış sınırlarının ötesine gönderecek bir enerjiye gereksinim vardı. Bu dualite, bu anlaşmazlık, sizi şimdi bulunduğunuz yere, Dünya denilen ikinci yaratılışa fırlatacak enerjiyi yaratmıştır. Bu sanki, nereden geldiğinizi bile size unutturacak kadar büyük bir güçle patlayan roketlerin gücünü hissetmek gibi bir şeydi. Ama inayetten düşmek diye bir şey yoktu. Biz buna, birden ikiye atılmış bir adım, Ruh’a ve arkanızdan sizi izleyecek olan bizlere duyulan sevgi yüzünden atılmış bir adım olarak bakmaktayız.

Şimdi, bu inayet hakkında. Size bir alıştırma yaptıracağız, doğal olarak sizin izninizle. Sizden gevşemenizi ve kendinizi uyumlamanızı rica etmekteyiz.

Şimdi, sizin izninizle, bu gece burada toplanan varlıklar, yeni evinizde sizinle yan yana yürüyecektir. Son zamanlarda, burada çok sık bulunmadınız! (kendi kendine güler) Yeni evinizde daha fazla vakit harcamanızın zamanıdır. Burası iyi bir yerdir. Siz şehrin içinde ve çevresinde koşturmakla meşgulsunuz. Yeni evinizde fazla zaman harcamamaktasınız!

Böylece, şimdi oraya geri gidelim. Oraya, yanınızdaki meleklerle geri gidelim, çünkü onlar da sizin bu yeni yerinizi keşfetmekten hoşlanmaktadır. İçeri girelim, ve söylediğimiz gibi sevgili dostlar, burada çok az şey bulunmaktadır. Çünkü duvarları siz yaratmaktasınız. Alanı siz yaratmaktasınız. Enerjiyi siz yaratmaktasınız. Şimdi yeni evinizde dolanalım.

Mutfağa bir girelim. Yeni evinizin mutfağına girelim. Burada bir mutfağınızın olduğunu bile çoğunuzun bilmediğini görmekteyiz! (kendi kendine güler) Siz burada hiç zaman geçirmediniz! Ama burası, sizin inşa ettiğiniz o kadar muhteşem bir yer ki. Şimdi burada daha fazla zaman harcayacaksınız. Şimdi, yeni evinizin mutfağında, tam ortasında, çok büyük, çok güzel, tabandan tavana kadar (bazı durumlarda bu çok yüksek olabilir)….çok büyük, büyük camlı kapağı olan bir fırın vardır. Kapağın üstünde, parlayan altın harflerle yazılmış, şöyle bir yazı vardır,

“İnayet Fırını”.

İnayet Fırını. Sevgili dostlar, bu bir simgedir, aynı zamanda da kendi inayet enerjinizin realitesidir. Her birinizden, başka insanları içermeyen, kişisel yaşamınızda sizi zorlayan bir durumu düşünmenizi rica etmekteyiz. Bu ister bollukla…ister genel bir korkuyla…ister bir sağlık sorunuyla….ister yalnızlık hissiyle ilgili olsun, bu kendinize ait bir durum olsun. Biz sizden burada bir dakikanızı ayırıp, son zamanlarda size meydan okuyan bir durumu, bu durumu simgeleyecek bir şeyi düşünmenizi istemekteyiz. Örneğin bu bir bolluk sorunuysa, bunun simgesi cüzdanınız ya da çek defteriniz olabilir. Bir sağlık sorunuysa, simgesi bir fotoğrafınız olabilir. Bu zor durumu simgeleyen bir sembol düşünün şimdi.

Ve evet, çoğunuz burada ne yapacağımızı bilmektesiniz bile. Sizden, büyük, güzel, cam kapılı bu inayet fırınına ve tabandan tavana olan bu mekanik şeye yaklaşmanızı istemekteyiz. Sizi zorlayan durumun simgesini bu fırının içine koymanızı istemekteyiz. Onu içine koyun – evet, ızgaranın üstüne.

Simgeyi onun içine koyduktan sonra, İnayet Fırınının kapağını kapatmanızı istemekteyiz. Hiç bir şey söylememenizi, hiç bir niyette bulunmamanızı, hiç bir sözcük sarfetmemenizi, buna hiç bir enerji yüklememenizi, hiç bir dua okumamanızı istemekteyiz. Şimdi yukarıya sola doğru bakmanızı rica etmekteyiz, ve orada bir düğme göreceksiniz, İnayet Fırınınızın tek düğmesini. Orada “BAŞLA” yazmaktadır. Başlama düğmesine şimdi basmanızı istemekteyiz.

Şimdi, bu sorun İnayet Fırınınızda pişmekteyken – bu sahip olduğunuz zor durum – biz size bu araçla ilgili birkaç şey söyleyeceğiz. Öncelikle, yaşamınızda bu inayet aracı ile çalışmaya başladığınızda, onu sadece kendiniz için kullanın. Onu sadece kendi kişisel durumlarınız için kullanın. Daha sonraları, ama yakında değil, onu başka insanların durumuyla da uygun bir şekilde kullanmayı öğreneceksiniz. Ama şimdilik, bu sadece sizin içindir. Bu, kendi yaşamınızda, kendinizle ilgili her hangi bir konu, ya da sorunla ilgilidir. Siz eğer çocuğunuzla ilgili endişelenmekteyseniz, on(ların)un enerjisini bu fırının içine koymak için bu, uygun zaman değildir. Bu sadece sizinle ilgilidir.

Ayrıca sizden, fırının içine bir seferde yalnız bir konuyu, bir zorlamayı, bir kavramı koymanızı istemekteyiz. Bazılarınızın herşeyi birden onun içine koymaya çalıştığını görmekteyiz! (kahkahalar) İnayet Fırınını kullanmayı öğrenirken, bir seferde yalnız bir konu. Ayrıca, sizden bu tek şeyi, İnayet Fırınında, 24 saatlik bir süre boyunca tutmanızı, sizin zamanınızla, 24 saat tutmanızı istemekteyiz. Ayrıca, bu sürenin sonunda, onu fırından çıkartacağınızı da anımsamanızı istemekteyiz! Bu konu piştiğinde…..sizin tanrısal inayetinizin enerjisine bırakıldıktan sonra, ancak ondan sonra bir başka şeyi içine koyabilirsiniz. Ama her seferinde sadece bir şeyi ve 24 saat bekleyin, ve sonra onu çıkartın.

Şimdi, bu kavram basit gibi gözükse de –belki de basmakalıp-, bunda çok büyük bir güç olduğunu söylemekteyiz, çünkü Dünya’nın Yeni Spiritüel Enerjisinin Sınıfı’ndaki Dördüncü Ders, “İnayetle Yarat”tır. Ders 4 – İnayetle Yarat. Bugün bu fırın simgesi, içinizden gelen tanrısal inayetle nasıl çalışacağınızın anlaşılmasına yardımcı olmak amacıyla verilmiştir. Bir konuyu İnayet Fırınına koyduğunuzda neler olacağını, deneyimleyeceksiniz.

Şimdi Taylor’e geri gelelim. O, İnayet Fırınına cüzdanını koydu, çünkü o ara mücadele ettiği bolluk sorununun simgesi buydu. Ve o cüzdanını, hiç bir beklentisi olmadan koydu. Hiç bir beklentisi olmadan, anlamakta mısınız sevgili dostlar? Oh, sizin dua etmeye ve büyülere (sihirlere) ve niyete ve beklentilere alışık olduğunuzu bilmekteyiz. Bunlar iyiydi, ve onlar sevgiyle doluydu ve sizi bu noktaya getirmiştir. Ama sevgili dostlar, biz şimdi yeni bir alana geçmekteyiz. İnayet Fırınında niyete gereksinim yoktur. O kendi başının çaresine bakmaktadır.

Taylor cüzdanını hiç bir beklentisi olmadan ve hiç bir şey istemeden, fırının içine koyduğunda ne olduğunu bilmekte misiniz? Onun İnayet Fırını, dualitenin derin uyumunun (ahenginin), yeni ve kutsanmış bir enerji yaratmasına izin vermiştir. Taylor’ın İnayet Fırını, onun mali durumuna denge getirmiştir. Taylor’ın İnayet Fırını, onun yaşamına bolluk enerjisini, uygun ve dengeli bir şekilde getirmiştir.

Şimdi, Taylor için, bunların tümünü zihninde yaratmaya çalışmak, zor olurdu. Bu, yemek yeyip de, bedenin onu nasıl işleyeceğini zihinsel olarak kontrol etmeye çalışmak gibi bir şey olurdu. Siz sadece yemeği yer ve oluşuma izin verirsiniz. Bu “hazımsal inayet”tir. (kendi kendine güler) Ve aynı şekilde, sevgili dostlar, İnayet Fırınınıza bir şey koyduğunuzda, o kendi başının çaresine bakar. Burada doğal bir denge vardır. Burada, yeni enerjinin içinde meydana gelen, doğal bir uygulama, tamamlanma vardır.

Taylor, İnayet Fırınına cüzdanını koyduktan ve bütün bir gece pişmesine izin verdikten bir hafta sonra, işini kaybetti. Hiç aklınıza gelir miydi!? (kendi kendine güler) Ve o, bazılarınızın da merak edeceği gibi, ne olduğunu merak etti, ama bir yandan da inayete güvenmekteydi. İşinin aslında bolluğuna engel olduğunu bilmekteydi. İşi onu bağlı ve sınırlı tutmaktaydı. İşi, artık ona uygun olmayan deneyimler sunmaktaydı ve sunduğu şeylerden biri de bolluk sınırlamasıydı. Böylece o cüzdanını inayet fırınına koyduğunda, işi de kesinlikle değişmiş oldu.

İşini kaybetmek, başlangıçta ona korku saldıysa da, Taylor, korkuyu da İnayet Fırınına koydu. O içinden geçmekte olduğu şeylerle ilgili korkusunun da inayet tarafından halledilmesine izin verdi. Bir yeni durumdan ötekine bunu yaptıkça, Taylor tanrısal inayetin, uygun dengeyi ve çözümü bulmasına izin verdi.

Sevgili dostlar, Taylor kendine güvenmeyi öğrendi. O sorunlarını bir meleğe ya da rehbere ya da Ruh’a yüklememekteydi. O, tamamlanmanın kendi içinde olmasına izin vermekteydi. Ve gerçekten bu Dördüncü, “İnayetle Yarat” Dersinde, siz de, şimdi içinizde var olan inayetin güzelliğini, akışını, dengesini ve sevgisini öğreneceksiniz. Siz şimdiye kadar tanrısal inayetinize güvenmediniz. Ama bu zamana kadar Dünya’nın enerjisi de, bu enerjiden gerçek olarak yararlanılmasına uygun değildi. Ama şimdi bu enerji sizindir.

Daha önce de söylemiştik, bu araçlarla çalışın… Biz size sadece kendi içgörülerimizi, kendi bilgeliğimizi sunabiliriz. Biz sadece size kendi grup bilincinizi geri yansıtabiliriz, ama çalışmayı sizin yapmanız gerekmektedir. Sizi zorlayan durumları alın ve İnayet Fırınınıza koyun. Ve evet, şu anda sorulmakta olan soruya yanıt olarak, eğer bir çözüm görmüyorsanız ve hala endişeleriniz varsa, bir durumu tekrar, tekrar fırına koyabilirsiniz. Eğer Taylor bolluk sorunuyla endişelenmeye devam etseydi, başka bir gün cüzdanını tekrar fırına koyabilirdi. Ama söylediğimiz gibi, bir günde, bir konu.

Ders 4, yeni enerjide uygulanacak yaratılışa temel olacak bu ders, “İnayetle Yarat”tır. Daha dinamik basamaklara geçmeden önce, sizin inayetle nasıl yaratılacağını anlamanız ve öğrenmeniz gerekmektedir. Bu İnayet Fırınını şimdilik sadece kendiniz için kullanmanızı yine anımsatmaktayız. Bunun gibi olacak gelecek toplantılarımızda, grup ya da aile durumlarını etkilemekle ilgili konuşacağız, ama şimdilik, bunu kendi varlığınızda kullanın. Bu, -ve siz bunu kullanmayı seçerseniz, doğru olduğunu göreceksiniz- çok, çok güçlü bir araçtır. Biz bunu burada fırın olarak, bir öyküyle, bir benzetmeyle sunmaktayız, ama bu araç, yaşamınıza denge ve çözüm getirmesi açısından pratik bir yoldur.

Ders 4: İnayetle Yarat. Şimdi sevgili dostlar, bugün bu dersle ilgili söylenecek daha fazla bir şey yoktur. Bu oldukça basittir. Yapmanız gereken tek şey, sahip olduğunuz aracı hemen kullanmaya başlamaktır. Bu çok güçlüdür.

Gelecek derslerde, bunların tümüyle nereye varacağız diye sormaktasınız. Biz sizinle, yeni enerjide gerçek yaratıcılar, kendi yaşamınızın yaratıcıları, yeni Dünya’nın yeni enerji örneklerinin gerçek yaratıcıları olmanız için çalışmaktayız. Bu sadece sizinle ilgili değildir. Bu, yeni enerji dokumasının, dokunuşunu yaratmakla ilgilidir. Gerçekleştirdiğiniz çalışmanın kendi, gelecek günlerde deneyimleyeceğiniz dersler, bunların tümü bu yeni dokumayı yaratmakla ilgilidir.

Şimdi, yaşamınıza giren zorlayıcı, meydan okuyucu bir şey olduğunda, “Ey Ruh, bunu şimdi neden karşıma çıkardın” demeyin. Bunu kendinize yine kendinizin çektiğini, ve yeni enerji Dünya’sının dokumasını yaratmak üzere, sevgi dolu bir ruhla bunu kendinize çektiğinizi anımsayın.

Sevgili dostlar, size olan sevgimiz ölçüsüzdür. Biz bu toplantılar kanalıyla, öncelikle Dünya’ya geliş nedeniniz hakkındaki anlayışları sunmaktayız. Biz size, Dünya’yı seçmenizin, bu mücadeleleri seçmenizin nedenlerini sunmaktayız. Ve biz size, bunların tümünün, Ruh’a iyilik ve hizmet amacıyla yapıldığı mesajını sunmaktayız. Yaptığınız ve uygunsuz ya da yanlış olan tek bir şey bile yoktur. Siz bu bilgeliği anlamaya başlayacaksınız. Siz benliğinizin derinliğinden verdiniz. Ve şimdi bir kez daha benliğinizden verdiniz. Siz Yuva’ya dönmemeyi seçtiniz. Onun yerine, bu yeni enerjinin öncüleri olmayı seçtiniz. Onun için sizi derinden sevmekteyiz, ve onun için hiç bir zaman yalnız değilsiniz.

Ve öyledir.

Kırmızı Meclis’in varlıklarından Tobias, Golden, Colorado’da yaşamakta olan Geoffrey Hoppe tarafından sunulmaktadır. Tobit’in mukaddes kitabında bulunan Tobias’ın öyküsü, Crimson Circle sitesinde bulunmaktadır.

www.crimsoncircle.com. Tobias materyelleri, bedelsiz olarak dünyanın her tarafında bulunan ışık işçileri ve Shaumbra’ya, Ağustos 1999 tarihinden beri sunulmaktadır. Bu tarih Tobias’ın, insanlığın yıkım potansiyelini aşıp, Yeni Enerjiye girdiğini söylediği tarihtir.

Crimson Circle, Yeni Enerjiye geçiş yapacak ilk insan (kılığındaki) meleklerden oluşan global bir ağdır. Bu kişiler, yükseliş halinin sevinç ve zorluklarını deneyimlerken, diğer insanların da yolculuğuna, paylaşım, ilgi ve yol göstererek yardımcı olmaktadır. Crimson Circle’in sitesine her ay 40.000’in üzerinde ziyaretçi, son materyelleri okumak ve kendi deneyimlerini tartışmak amacıyla girmektedir.

Crimson Circle her ay Denver, Colorado’da, Tobias’ın, Geoffrey Hoppe kanalıyla son bilgileri sunduğu yerde biraraya gelmektedir. Tobias, kendisinin ve Crimson Council’ın (Kırmızı Meclisin) diğer semavi varlıklarının, aslında insanoğlunun kanallığını yapmakta olduğunu bildirmektedir. Tobias’a göre, onlar bizim enerjilerimizi okumakta ve biz içimizde deneyimlerken, dışardan da bakabilmemiz için, kendi bilgilerimizi bize geri tercüme etmektedirler. Crimson Circle toplantıları herkese açıktır, ama LCV takdir edilir. Katılımı gerektiren hiç bir şey ve ödenmesi gereken bir aidat yoktur. Crimson Circle, dünya çapındaki Shaumbra’nın açık sevgisi ve bağışları yoluyla bolluğu kabul etmektedir.

Crimson Circle’ın en yüksek amacı, insan melekler ve öğretmenler olarak, içsel spiritüel uyanış yolunu yürümekte olan kişilere hizmet etmektir. Bu hıristiyanlıkla ilgili bir misyon değildir. Tersine, içsel ışık, merhamet ve ilgi bulabilmeleri amacıyla, insanları senin kapına getirecektir. Kılıçlar Köprüsü’ndeki yolculuğuna başlayan bu kendine has ve değerli insan sana geldiğinde, o anda ne yapman ve öğretmen gerektiğini bileceksin.

Eğer bunu okumaktaysan ve gerçek olduğunu ve bir bağın olduğunu hissediyorsan, sen gerçekten Shaumbra’sın. Sen insan (kılığında) bir öğretmen ve bir rehbersin. İçindeki tanrısallık tohumunun bu anda ve gelecek tüm zamanlar için çiçek açmasına izin ver. Hiç bir zaman yalnız değilsin, çünkü tüm dünyada bir ailen ve çevrendeki semavi boyutlarda melekler vardır.

Bu metni lütfen ticari amaç olmaksızın ve bedelsiz olarak dağıtın.

Lütfen bu bilgiyi, dipnotlar dahil bütünüyle kullanın. Tüm diğer kullanımlar, Geoffrey Hoppe, Golden Colorado’dan alınacak yazılı onayı gerektirir.

Telif hakkı 2001, Geoffrey Hoppe, P.O.Box 7328, Golden, CO 80403.

e-posta: tobias@crimsoncircle.com. Tüm haklar mahfuzdur.

Sorular ve Yanıtlar

Yaratıcı (Yaratan) Dizisi – 11 Kasım 2000
Ders Dört: İnayetle Yarat

Crimson Circle’de (Kırmızı Çemberde) sunulmuştur

11 Kasım 2000

Ve öyledir sevgili dostlar, öğretmenler ve shaumbra, soru ve yanıt zamanı için bu çembere, bu enerjiye geri gelmekteyiz.

Biz buraya, sizlerin yaratıcılar olmanızı sağlayacak çalışmayı yapmak için gelmekteyiz. Bu, tanrısallığınızı olmak ve gerçekleştirmek ve tezahür ettirmekle ilgilidir. Bu o kadar zor değildir, bu aslında hiç de zor değildir! Dualite farklı bir dengeye sahipken, dualite pek de uyumlu olmayan özelliklere sahipken, bunu gerçekleştirmek zordu – neredeyse olanaksızdı. Ama siz kendinizi dengelemeye başladıkça, siz dualite dengelerini içinizde uyumladıkça, ve bunlar dünya üstündeki tüm insanlarda dengelendikçe, gerçek yaratıcılar olmak, gittikçe kolaylaşmaktadır. Kendi varlığınızın içinden ve kendi varlığınızdan yaratabilmek, o kadar büyük bir mücadele olmayacaktır! Bu, İnayetin dengeyle başa çıkması kadar kolay olacaktır. Bu, bu enerjiyi varlığınıza, realitenize, tanrısal anınıza getirmek ve sonra da sonuçlarıyla oynamak kadar kolay olacaktır. Bunun keyfini çıkartacaksınız, bunun çok keyfini çıkartacaksınız!

Şimdi, özel sorulara geçmeden önce, bu gece yanıtlamak istediğimiz genel bir soru var. Bu soru, birkaç gece önce bir başkası tarafından sorulmuştu ve biz bu zamanda, bu soruyu bu gruba getirmekteyiz. Bu soru, çoğunuz için zorlayıcı olduğunu bildiğimiz, ilişkilerle ilgilidir. Ve bu zamanda göz önünde bulunduracağınız, kişisel durumunuza uygulayabileceğiniz bir görüş sunmaktayız.

Yaklaşık bir yıl önce, 13 Aralık’ta, biz dünyanın iki bilince bölündüğünden söz etmiştik. Yeni bir bilincin, eski enerji dünyasından ayrılmakta olduğundan söz etmiştik. Biz sizin, Shaumbra’nın yeni dünyanın enerjisine geçmekte olduğuyla ilgili konuşmuştuk. Bu bir yıldan az bir zaman önceydi. Sizin, bir zaman için, her iki dünyanın, hem yenisinin, hem de eskisinin arasında gidip geleceğinizden söz etmiştik. Siz, eski dünya bilincinde olan kişileri görecek ve önemli bir dengeyi tutmaya devam ettikleri için de onları onurlandıracak ve saygı duyacaktınız. Eski enerjide kalanların, yeni bir dünya enerjisi ve yeni bir bilinç olduğunu anlayamıyacakları ya da ayırt edemeyeceklerinden söz etmiştik. Siz her iki enerjiyi de görebilirken, onlar sadece kendininkini görebilecekti.

Bu iki enerji gitgide ayrılmaktayken, siz yeni dünya enerjisinin ayrıntılarını daha fazla keşfetmekteyken, çoğu kişinin, eski dünya enerjisinde kalmayı seçen eşi, kocası-karısı ya da sevgilisi vardır. Onlar, sizin için bir denge olmak, enerjiyi tutmak amacıyla orada kalmayı seçmiştir. Çünkü siz, bir kez daha, betimlenmesi gereken yeni bölgelere doğru gitmekteyken bile, eski enerjinin “bağlama ipi” her zaman mevcuttur.

Biz, iki dağcı benzetmesini kullanmıştık. Birisi güvenli ve bağlı ve dağın kenarlarına tutunmuş bir haldeyken, diğeri bağlama ipiyle devam edecektir. Biri güvenlik ve denge için orada bulunurken, diğeri keşfeden olacaktır. Şimdilerde, ilişkilerin izlediği yol buna çok benzemektedir. Siz bu yeni alanları keşfederken, sizin için enerjiyi tutmakta olan ve eski enerjide kalan bir eş ya da karı-kocaya sahip olabilirsiniz.

Ve bir çok durumda da sevgili öğretmenler, bir çok durumda, gündelik yaşamda bu ilişki içinde olmak artık uygun değildir. Biz meydana gelmekte olan bir enerji dinamiğine işaret etmekteyiz. Şimdi, kalmak zamanı mı, yoksa ilerlemek zamanı mı olduğunu bilmek, size, varlığınıza kalmış bir şeydir. Ama eğer ilerlemeyi seçerseniz, bu ilişkiyi bir düzeyden kopartmayı seçerseniz, o kişilerin çoğu zaman başka bir düzeyden, enerji dengesini sizin için tutmaya (devam ettiklerini) de anlayın. Bu gerçekleştirdikleri şey için onları onurlandırın ve onlara teşekkür edin. İlişkinin insanca bağlarını çözerken, sizin yeni enerjiye geçmenize izin veren, gerçekleştirdikleri şey için onları sevin.

Ve bunu açıkladıktan sonra, şimdi sorularınızı yanıtlayacağız:

SORU: Tobias, iki sayısından dörde geçmekle, Kryon’un açıkladığı 12 sayısını temel alan matematik arasında bir ilişki var mıdır?

TOBIAS: Gerçekten de vardır, bunlar elele, birlikte gitmektedir. Değindiğimiz gibi, matematikçileriniz, bunun daha ayrıntılı olarak açıklanmasını sağlayacak bilgileri yakında ortaya çıkartacaktır. Bu zamanda özel alanlara girmek bizim için uygun değildir, ama yaşamınızda dört sayısının yaygınlık kazanacağını anımsatırız. Bu, sadece dört rakkamı olarak karşınıza çıkabileceği gibi, iki’lerin bir bileşiği (kombinasyonu) da olabilir. Bunların hepsi, dualitenin bildiğiniz şeklinden uzaklaşan, dörtle ilgili olan yeni çeşit bir enerji yaratılışına dönüşmeye işaret etmektedir.

SORU: Tobias, Sananda’dan gelen mesajları okuduğumda, her birimizin, 16 adet, birbirine paralel olduğu halde, karşıt da olan, fiziksel realiteye sahip olduğumuzu anlamaktayım. Bu realitelerin her birinde biz aynı mıyız, yani cinsiyet olarak ve her bir realitede, buradaki görüntümüze mi sahibiz, bunu bilmek istiyorum.

TOBIAS: Eğer seçtiğin şey buysa, öyle olsun.

(Geoffrey Hoppe’un notu: Bu seansın yazılımını düzeltirken, Tobias’ın bu soruya verdiği kısa ve özlü yanıta biraz şaşırmıştım. Daha açıklayıcı olması için Tobias’a “danıştım”. Güldü ve bana bir sonraki sorunun yanıtına bakmamı söyledi. Anlaşılan o ki, bir sonraki sorunun geleceğini biliyordu.)

SORU: Yükselmekteyken, tüm diğer realiteleri tek bir realiteye ve tek bir fiziksel şekile bütünleştirme oluşumu içinde miyiz?

TOBIAS: Bu soruyu yanıtlamak, insanın, realiteler ve boyutlar ve yükseliş kavramlarını anlayış şekli yüzünden, zordur. Biz özellikle bu soruyu, shaumbra olan, burada bulunan kişilerin, tanrısal anda yaşamasını anımsatmak için kullanacağız dostlarım. Bütün bu çok-düzeyler, çok-boyutlar, çok-veçheli realiteler…..biz bunları nereden edindiğinizi bilmemekteyiz! Çok, birçok bölümler vardır. Çok bölümler vardır, ama dostlarım bu şeylerle fazla ilgilenmemelisiniz. Bunlar gerçekten sizin bölünmenize neden olur. Bunlar enerjinizin bölünmesine neden olur.

Şimdi, siz var olduğunu düşünene kadar (aslında) olmayan bu ayrı parçaları yeniden biraraya getiren öğretmen ve şifacı denilen kimseler vardır. Biz sizden, tanrısal anınıza, tanrısal andaki varlığınıza odaklanmanızı rica etmekteyiz. Biz aynı zamanda –Cauldre burada çok huzursuzlanmaktadır- burada verilmekte olan bilginin, herkesi mutlu etmeyeceğinden de söz etmiştik. Bu bilgi(ler) herkesle titreşmeyecektir, ve herkes için de niyet edilmemiştir. Bu gerçekten yeni enerjinin sınıfıdır, ve biz böyle fırsatları, çalışmalarımızı birleştirmek için kullanacağız. Biz, gerçekleştirdiğiniz çalışmanın yeniden odaklanmasına yardımcı olacağız. Şimdi ile bir sonraki toplantımız arasındaki dönemin odak noktası, yaşamınıza tanrısal inayeti getirmektir. Bizim bile anlamadığımız ve görmediğimiz çok-boyutlu veçheler hakkında neden endişelenmektesiniz ki!?

Bu soru için seni onurlandırmakta ve sana teşekkür etmekteyiz, çünkü bu bize, tanrısallığınıza, bu odada ve şu anda bunu okuduğunuz alanda bulunmakta olan tanrısallığınıza konuşmak fırsatı vermektedir. Sorularınızın yanıtını, mutlaka var olması gerekmeyen, bazı karışık realitelerde bulamayacaksınız! Yanıtları, kendi tanrısal anınızda bulacaksınız. Bunu anlamakta mısınız?

SORU: Tobias, bende kanser var, ondan nasıl kurtulabilirim?

TOBIAS: Kanseri onurlandırmakla, kurtulmakla değil. Onu, İnayet Fırınına koy. Onu, hiç bir beklentin olmadan oraya koy ve inayetin onunla çalışmasına izin ver. İnayetin dengeyi bulmasına izin ver. Kanser, sevgili dostlar, sadece bedeninizin hücrelerinde tezahür etmiş dengesizliktir. Bu, bu kadar basittir. Yeni teknolojilerle çalışan kişiler bunu yakında görecektir. Çalıştıkları frekanslar yoluyla bunu nasıl uyumlayacaklarını anlayacaklar.

Bize bu soruyu soran sen, bugün çok daha ileri bir tedavi yöntemine sahipsin. Deneyimlemek zorunda değilsin, sınavlardan geçmek zorunda değilsin. Bu (tedavi yöntemine) bugünden sahipsin. Bu güçlüdür. Sen güçlüsün. Fiziksel bedeninin kapısını çalmakta olan bu dengesizliği sadece İnayet Fırınına koy. Ve onu bir gün boyunca fırına koyduktan sonra, yeniden koy ve yeniden koy ve bunu da her gün sevgiyle yap. Dostum, burada senin için bir araç ve bir de armağan vardır. Armağan, bir gün inanmayan insanların karşısında oturup da, kendi yaşamına dengeyi nasıl getirdiğini anlatmaktır. Sen bunu seçtin, sen bunu kendin için seçtin, böylece diğer kişilere bir öğretmen olabilecektin. Bu İnayet Fırınını kullan dostum. Anlayacaksın.

SORU: Yakın bir gelecekte ve olasılıkla, annemi kanserden kaybedeceğim. Onun, perdenin sizin tarafına yapacağı geçişe, en etkili yardım şekli nedir?

TOBIAS: Yaşamına getirdiği her şey için onu onurlandırmaktır. Birisi Dünya’dan ayrılıp da, perdenin bizim tarafına geri geldiği zaman, beraberinde getirdiği şey, çoğunlukla suçluluk ve üzüntü gözyaşlarıdır. Geri getirdikleri bir enerji vardır. En iyi şey, onları sadece onurlandırmaktır. Bu gece size biraz katı davranmaktayız, ama öbür tarafa geçen kişiler için o kadar çok dua eden insan var ki, cennete gitmeleri için dua eden, cehenneme gitmek gibi başlarına kötü bir şey gelmesin diye dua eden, doğru alanı bulsunlar diye dua eden çok insan var.

Dostum, ve burada bulunan herkes, yaşamınızın bir parçası oldukları için, içinden geçtikleri işlem için, onları sadece onurlandırın ve teşekkür edin. Burada, geride, bizim içinde bulunduğumuz enerjiyi siz pek anlamamaktasınız. Onların, bizim bile anlamadığımız ya da görmediğimiz bir yere gitmesi için neden dua ettiğinizi sık sık merak etmekteyiz. Bazı zamanlar onların bile kafası karışabilir, çünkü onların çevresine, (dualar kanalıyla) ille de var olması gerekmeyen bir yere doğru onları yönlendirmeye çalışan, bir enerji yerleştirilmektedir!

Şimdi, (dünyayı) terk edenlerin dönüş yolculuğunu güvenli bir şekilde (tamamlayabilmesi için), rehberlik eden melekler ordusu gerçekten vardır. Ama geriye bakıp da, onu onurlandıran başka bir insanı görmek, geçiş yapana büyük bir sevinç verecektir. Onların geriye bakıp da, sizin o yolculuğu anladığınızı görmesi, perdenin hızla yok olmaya başlamasını sağlayacaktır. Bu çok güzel soru için teşekkür ederim.

SORU: Duanın gücü hakkında konuş.

TOBIAS: Yeni enerjide, farklı bir biçimde yaratmayı öğreneceksiniz. Dua, eski enerjide bulunan kişiler için uygun olabilir. Biz sizinle, yeni düzeylerde yaratmanız için çalışacağız. Duaların eski kavramlarını bırakmanız için sizi zorlayacağız; niyetin yeni kavramlarını bile bırakmanız için sizi zorlayacağız. Bunlar, sizi bu yere getiren değerli araçlar olmuştur, ama dostlarım, bunları bırakmak zamanıdır. Biz, dua etmeden yola devam edeceğiz. Siz, Tanrısal Anınızda yaratacaksınız. İnayet Fırınınızı ne zaman kullanacağınızı anlamaya başlayacaksınız. Ve bu soru için tekrar teşekkürler.

SORU: Bize lütfen yeni çocuklar hakkında ve onların, dünyanın yeni enerjisi içindeki rollerinden söz eder misin?

TOBIAS: Bu çok ayrıntılı ve karmaşık bir sorudur, çünkü bu sorunun birçok yanı vardır. Biz şimdi, shaumbradan, Kırmızı Çemberden olan kişilerden çoğuna bir armağan gibi gelmekte olan bir gruptan söz edeceğiz. Onlar, daha önce dünyaya hiç gelmemiş varlıklardır. Onların, sizin gibi bir dizi enkarnasyonu olmamıştır. Onlar gelebilmek için, mecazi anlamda, enerjilerine

(uygun) yolları ve tünelleri yapılandırmaktadır. Bunlar, daha önce dünyaya gelmemiş meleklerdir.

İlk yaratılıştan, sizin bekletme bölgesi ya da uyumlama bölgesi diyebileceğiniz bir yere geçmek ve sonra da fiziksel bedenlere girmek, onlara zor gelmektedir. Bu çok zordur. Onun için onların yaptığı şey, sizin dünyasal enerjinize doğru enerji yolları yaratmaktır. Başka bir deyişle, onlar, fiziksel bir beden edinmeden, çok yakına kadar gelmektedir. Ve bazı durumlarda, bir çocuk doğmakta ama sonra, sizin deyiminizle, beşikte ölümü deneyimlemektedir, çünkü bu yeni melekler, sizin fiziksel realitenizin katılığını daha kabul etmeye hazır değildir.

Bu aşamaya geleceklerdir. Fiziksel bir bedende doğmak için daha sonra, birkaç ay ya da yıl içinde, geleceklerdir. Şimdi, bu yeni meleklerin, bu yeni insanların, dünya üzerinde daha önce hiç deneyimi olmamıştır. Temiz enerji olduğu, ve çok, birçok yaşamın katılığından geçmediği için önemli olacak yeni bir enerji çeşidini getirecek varlıklar bunlardır. Bunlar “taze melekler”dir. Bu zamanda uygun olan yeni bir titreşim düzeyini getirecek olanlar, bunlardır.

Onlar, dünyanıza karşı olağanüstü hassas olacaktır, onlar düşünce ve titreşimlere karşı olağanüstü hassas olacaktır. Alerjilere eğilimleri olacaktır, çünkü bu insan şekli içinde bulunmak onlara kolay gelmeyecektir, ama içlerinden ışıyan, şüphe götürmez bir ışığa sahip olacaklardır.

Şimdi, bu zamanda gelmekte olan birçok başka çocuk çeşidi de vardır, (örneğin) buraya gelebilmek için indigo yolunu seçen ve indigolar olarak adlandırılanlar. Uzun bir açıklamayı gerektirecek, çok, birçok başka varlık da gelmektedir. Ama bilmeniz için söylemekteyiz, bu yeni melekler, shaumbra olan ve çok, çok, birçok yaşam boyunca burada bulunmuş olan sizleri gördüğü zaman, anında bir bağ kurulacak ve onlar sizi onurlandıracaktır. Onlar size teşekkür etmek için, tam anlamıyla dizleri üzerine çökecektir. Onlar, bütünüyle yeni bir grubun şimdi gelebilmesini sağlamak amacıyla gerçekleştirdiğiniz şeyleri anlamaktadır. Onlar yeni yaratılışa yapılandırılmış tünellerden geçtikten sonra, diğerleri izleyecektir. (duygusal bir şekilde) Ve bir gün, bir gün, Ben, Tobias, geri geleceğim ve bir ümit, bu bilgiye kanallık etmekte olanın oğlu olacağım.

SORU: Tobias, ben Maitreya adındaki gezegensel öğretmen hakkında çok şey duymaktayım. Onun Mesih olduğu ve Londra’da yaşadığı söylenmekte. Her hangi bir yorumun var mı?

TOBIAS: Bu varlık farklı bir Mesih enerjisi taşımaktadır. O, bu zamanda, Dünyanıza çok bilgelik getirmektedir. Biz Kırmızı Çemberin (üyeleriyken), o başka bir spiritüel grupla ilişkilidir, ve iki grup arasında çok uygunluk ve büyük bir onur vardır. Onun bu zamanda sunduğu sözcükler, bilgelik ve sevgi doludur, ama hepinize anımsatmaktayız, dünyaya gelmekte olan yeni öğretmenler olsa bile, ve sizler de öğretmenler olsanız bile, Mesih’in, her birinizin içinde var olduğunu anımsamak, her zaman zorunluluktur. Mesih’i bir başkasında bulamazsınız, onu bir başkasında sadece görebilirsiniz. Biz bu grubu derinden onurlandırmaktayız ve onlarla birlikte çalışmaktayız, ama bu grup da, Mesih’in sizin içinizde olduğunu öğretmektedir.

SORU: Spaulding tarafından yazılmış, ‘Uzak Doğunun Yaşamı ve Öğretileri’ndeki öğretiler, Crimson Circle’ın (Kırmızı Çemberin) öğretilerine o kadar benzemektedir ki. Ben, o zamanlar, yani 1800 sonlarında, bu öğretileri verenlerin Crimson’ın Üstatları mı olduğunu merak ediyorum?

TOBIAS: Bu Kırmızı Çember olan, shaumbra olan bu grup, sizler çok, birçok kez dünyada yürüdünüz. Sizin getirdiğiniz bilgelikler, birçok farklı kültürlerde ortaya çıkmıştır, ama herşeyden öte, bütün gruplarda bulunan belli, temel gerçekler vardır. Kırmızı Çemberin öğretileri bu yazıları doğrudan etkilemediyse de, bu yazılar aynı gerçeklik düzeyinden gelmektedir. Ve işin komiği, dostumuz Cauldre, bu kitabı nerede bulabileceğini sormaktadır.

SORU: Tobias, eğer benim sorunum hücresel şişmanlıksa, fırına bütün bedenimi mi koyuyorum, yoksa bunun bir sembolü var mıdır?

TOBIAS: Sembol, sadece kendine ait bir fotoğrafın olacaktır, yargı olmadan, beklenti olmadan. Sadece, bunu sembol olarak kullan, fırına koy, ve inayetin tüm varlığınla çalışmasına izin ver. Sana, ve burada bulunan her birinize anımsatmaktayız, ve her ne kadar Cauldre bunun “basmakalıp”(kendi kendine güler) olduğunu düşünse de, siz bunu uyguladıkça, tezahür ettiğini de hissetmeye başlayacaksınız.

Eğer fırına, biyolojinizin sembolünü koyarsanız sevgili dostlar, bedeniniz size birkaç gün sonra farklı gelmeye başlarsa, şaşırmayın. Bedeniniz başlangıçta biraz utanç verici şeyleri salıverebilir, ama bu işlemin bir parçasıdır. Başlangıçta, nedenini merak edeceğiniz rahatsızlıklar olabilir, ama bu işlemin bir parçasıdır. Bu bizi eğlendirmektedir sevgili dostlar, çünkü sizinle çalışmaktan bilmekteyiz ki, bu fırının işe yaradığına daha pek güvenmemektesiniz! Bu fırın belki bir başkasının işine yaramaktadır ama sizin işinize yaramamaktadır diye düşünmektesiniz. Ama sonradan sonuçlar sizi şaşırtabilir, hatta irkiltebilir. (kendi kendine güler)

SORU: Tobias, bana gelecek bir olay, eylem ya da plan hakkında soru sorulduğunda ve ben yanıtı biliyorsam, soruyu yanıtlamak için beklemeli miyim, yoksa hemen orada ve o anda mı yanıtlamalıyım? Bir de, korku dolu enerjiye karşılık yeni enerjide olduğumu nasıl anlayacağım?

TOBIAS: Gelecekte olacak bir şeyin yanıtını bilmek herkes için, ister insan olsun, ister Kırmızı Meclis’ten olsun, ister Tobias olsun, zordur. Görülebilen yönler vardır. Geleceğe doğru yarattığınız genel titreşimlerin, genel frekansların bilişi vardır, ama tam sonucu bilmek çok zordur. Bu Yaratıcı Dizisindeki öğretiler temel alındığında, size vereceğimiz öğüt, tanrısal anınızda kalmaktır, tanrısal anınızda kalmak.

Bir önceki mesajımızda değindiğimiz gibi, eski enerjideyken, geleceği, düşünce ve enerjinizi geleceğe yansıtmakla yaratmaktaydınız. Bu eylem, özünde, boşluğu alır ve onu realiteye dönüştürürdü. Yeni enerjideki yaratılış, oldukça farklı olacaktır. Yaratılış, boşluğa yansıtmayacaktır, geleceğe yansıtmayacaktır. O, bir anda, bir alanda, bir enerjide kalacak ve o anı yaratacaktır ve enerjiyi de dışarıya doğru, özellikle geleceğinize değil de, tüm anlara yayacaktır. Şimdi, bu konu bütünüyle başka açıklamaları ve başka bir oturumu gerektirir ve biz gelecekte bununla ilgili konuşacağız (kendi kendine güler), onun için de bu gece bunu fazla uzatmayacağız. Ama genel yanıtımız, sadece tanrısal anında kalman doğrultusundadır.

SORU: Sevgili Tobias, 24 saatin sonunda, bir problemi İnayet Fırınından uygun bir şekilde çıkartmamızla ilgili bir benzetme verebilir misin? Teşekkür ederim.

TOBIAS: İnayet Fırının tek bir düğmesi vardır ve o da başlamak içindir, 24 saatin sonunda, fırın otomatik olarak kapanacaktır. İnayet Fırınından durumunuzun sembolünü çıkartırken sevgili dostlar, o anda yapılması gereken hiç bir şey yoktur, ne dua, ne niyet, hiç bir şey yoktur. Yaşamınızda, değişimlerin meydana gelmesine şimdi sadece izin verin. Yaşamınızda, değişimlerin olmasına sadece izin verin. Şimdi, bunu çok karmaşık bir işlem haline getirmek eğilimi vardır burada. Bu işlem, sizi zorlayan şeyi fırına koymak ve BAŞLA düğmesine basmak kadar basittir. Bir kerede tek bir konu ve bir gün, ve şimdilik sadece kendiniz için.

SORU: Tobias, geçtiğimiz ay içinde, kendimi yaşamımdaki insanlardan hep daha fazla geri çeker oldum. Bununla ilgili bir sorunum yok, ama kendimi, bu insanlarla zihnimde devamlı bir negatif diyalog içinde buluyorum. Bir dolu gevezelik, ve sonra da kendimi iyi hissetmiyorum. Bunu hormonal dengesizliğimde dengelemeye çalışıyorum ama bir şekilde bu da bana doğru gelmiyor. Neler oluyor? Bana neden, kısa duvarın öbür yanında duramıyormuşum gibi geliyor?

TOBIAS: Kısa duvarın öbür yanında durmak, senin bilinçli çabanı gerektirir. Dualiteye sürekli geri çekildiğini fark edeceksin. Sen şu anda, İki Dünya enerjisinin, birbirinden ayrılmakta oluşunu deneyimlemektesin, artık uygun olmayan ilişkilerin ayrılmakta oluşunu deneyimlemektesin. Kafanda geveziliği duyuyorsun, çünkü o insanlarla birçok yönden hala bağlısın. Dostlarım, yeni dünyanın enerjileri, yeni düzeylere ulaştıkça, sizi geçmişe bağlayan bu eski zincirlerin sevgiyle yok olacağını bilin. Bu zincirler yavaş ve emin bir şekilde yok olacaktır. Sen zihninin gevezelikleri ile kendini yıpratmaktasın. Bunun bırakma ve salıverme işleminin bir parçası olduğunu sadece anla. Zihninde bu tartışmalar başladığında, sadece kısa duvarının arkasında dur ve yaşamında çok parçalanmalara ve zorluklara neden olmuş olmalarına karşın, bu insanları onurlandır. Onları sadece onurlandır. Sen bunu bilinçli bir şekilde yaptığında, eski enerjinin son artıkları da yok olacaktır.

SORU: Tobias, bugünün erken saatlerinde iki kişi, Yerküre Ananın bir temizlenme sürecinden geçeceğinden ve tufanların, afetlerin olacağı bir zamandan söz ediyordu. Toprak anamızın acı ve travmasının, yoldaşlarımıza olacak etkisini, bireyler ve aile olarak nasıl hafifletebiliriz?

TOBIAS: İçinizde meydana gelmekte olan birçok titreşimsel değişimler vardır. Gaia tarafından tutulan ve şimdi salıverilmekte olan ve geçmiş yaşamların enerjilerini de içeren çok, birçok eylemler vardır. Sizin titreşiminiz değiştikçe ve siz eski enerjiyi salıverdikçe, Gaia bu işlemlerden çoğunu sizin adınıza üstlenmektedir. Gerçekleştirdiği bu çalışma için Gaia’yı onurlandırabilirsiniz, ve Gaia gürültüler çıkardığında – ki bunu yapacaktır – bunun, dünyanın sonuna dair bir işaret olmadığını, bunun, insanları cezalandırma işareti olmadığını anlayabilirsiniz.

Son gürültülerde çok az insanın öldüğünü, belki de hiç ölmediğini fark ettiniz mi? Gaia, nerede salıvereceğini bilmektedir. Şu anda salıvermeyi seçtiği çok enerji vardır. Onu bunun için sadece onurlandırın. Sevgili dostlar, sevgili dostlar, o nasıl salıvereceğini çok iyi bilmektedir, sizden daha iyi bilmektedir. Onu bu işlemden dolayı onurlandırın. Ve rüzgarlar geldiğinde –ve rüzgarlar gelecektir, çünkü rüzgarlar Gaia’nın en etkili temizleme yöntemlerinden biridir- rüzgarlar geldiğinde, korku içinde kaçacağınıza, sadece gülümseyin ve onurlandırın. Diğer insanlara, dünyanın sonunun geldiğini söylemektense, bu güçlü rüzgarları onurlandırın, çünkü onlar Gaia’nın en iyi salıverme yöntemidir.

SORU: Tobias, seçimle (çvr.başkanlık seçimi) bilinç arasındaki ilişki nedir?

TOBIAS: Çok basittir, siz dualitenin yeniden dengeye gelmesini görmektesiniz. Onun ince bir titreşimsel dengeye gelişini görmektesiniz. Bu herkese, yeni bir uyum çeşidinin mümkün olduğunun anlaşılması için bir işaret olmalıdır. Bundan çıkan bir sonuç daha vardır: İki farklı frekans değişir ve yeniden uyumlanırsa, artık uygun olmayan enerjinin tümü yüzeye çıkar ve bırakılır. Sizin seçimlerinizle ilgili işlemde, dualitenin yeni dengesine karşı çalışan ve hesap peşinde olan her hangi bir enerji, her hangi bir negatif enerji, yüzeye çıkacaktır.

Seçimlere belki hile karıştırmış olan kişiler, dualitenin ahenge geri dönmesini istemeyen kişiler, medya tarafından açıklanacaktır ve bu size apaçık olacaktır. Bu arada shaumbra, kısa duvarınızın arkasında durun. Oh, siz bu iki taraf arasındaki bazı mücadelelere tanık olacaksınız, ama ortaya çıkmakta olan yeni bir denge çeşidir. Burada nelerin olup bittiğini gerçekten görebilmek için, kısa duvarınızın arkasında durun.

SORU: Tobias, bu zamanda bana açıklamak istediğin her hangi bir şey var mı?

TOBIAS: Evet gerçekten de var, tek bir şey, sana, bunu duyan herkese ve bunu okuyan herkese. Bu zamanda yeni enerji dünyasının dokumasını yaratmaktasınız, onun için burada bulunmaktasınız, onun için bunu okumaktasınız. Sevgili dostlar, bunu lütfen basite indirgeyin, lütfen basite indirgeyin. Size bunu hep anımsatacağız. Büyük komplo teorileri üretmek eğilimi vardır. Var olmayan realiteler ve boyutlar üretmek eğilimi vardır. Korku senaryoları bile üretmek eğilimi vardır. Dostlarım, eğer yaşamınızda güçlenmeyi seçmekteyseniz, eğer yeni enerjide yaratanlar olmayı seçmekteyseniz, bunu basite indirgemek iyi olacaktır. Geçtiğimiz dört ders boyunca, sizinle birlikte çok basit adımlarla ilerledik – ve Cauldre bunlara bazen “basmakalıp” adımlar demektedir (kendi kendine güler)- ama biz bunu, sizin odaklanmanızı koruyabilmeniz amacıyla yaptık. Bunlar güçlü araçlardır. Tanrısallığınız ortaya çıkmayı istemektedir, ve bunun için de insan Benliğinizin işbirliğine gereksinimi vardır.

SORU: Tobias, çocuklarım her zaman şeker ve abur cubur istemektedir. Bu çeşit yeme alışkanlığından onları vaz geçirmeye çalışmam uygun mudur, yoksa hiç farketmez mi? Sağlığımız üzerinde, yediklerimizden çok bilincimiz mi etkilidir?

TOBIAS: Sindirilen şeylerdense, sonuçta bilinç daha güçlüdür. Sistemleriniz hala belli şekillerde eğitildiği için, buna alışmaları biraz zaman alacaktır. Burada çok kişisel olmadan, bu özel durumla ilgili şunu söylemekteyiz, çocuklarının istediği şeyin gerçekte ne olduğuna bir bakmanı istemekteyiz. Bu, şekerlemeyle ilgili değildir; bunun arkasında yatan ve istedikleri başka bir şey vardır. Şekerleme sadece bir araçtır, bu onların kullandığı bir simgedir sadece. Dur ve onların kalplerine bir bak. Orada başka bir şey vardır.

SORU: Tobias, bireyler ve gruplar arasında, üstünlük ve büyüklükle ilgili rekabet olduğunu farkettim. Bunun hakkında konuşabilir misin?

TOBIAS: Biz bunu anlamamaktayız. Çok basit olarak, biz bunu anlamamaktayız; bu grupla o enerjiye girmeyi seçmemekteyiz. Sizler, kendini hizmete adayanlarsınız. Sizler, başkalarına yardım etmek için çok şeylerden geçen kişilersiniz. Biz hizmetinizi onurlandırmaktayız, biz daha fazla konuşmayı seçmemekteyiz, çünkü sizin yüreklerinizde saf niyeti görmekteyiz, saf sevgiyi görmekteyiz. Bu dualite enerjisini neden tartışmak isteyelim ki?

SORU: Sevgili Tobias, müzikle ilgili iki sorum var. Birincisi, önceki Soru & Yanıtlar oturumunda, sizin bulunduğunuz yerde de müzik olduğunu söylemiştin. Bu müziğin neye benzediği, ne için kullanıldığı ve bizimkinden nasıl ayrıldığı hakkında bize birşeyler söyleyebilir misin?

İkincisi, dünyanın yeni spiritüel enerjisinin sınıfında, spiritüel bir müzisyenin müziğinde kullanabileceği ve bilmesi gereken yeni araçlar, niyetler ya da güçler var mı?

TOBIAS: İlk soruyu, ikinci olarak yanıtlayacağız. Yeni enerjide yaratan olarak, ve müziğin titreşimlerindeki dengeyi anlayan biri olarak, sen yaratmak için en muazzam fırsatlardan birine sahipsin. Senin müziğin titreşimDİR. Kendine, daha dengeli ve ince titreşimleri, şimdiye kadar olmadığı gibi deneyimlemek için izin ver, ve sonra bunları sistemlerinden geçir, ve müziğinde tezahür ettir. Oh, biz burada senin için muazzam fırsatlar görmekteyiz! Senin müziğinin öyle nitelikleri olacak ki, şimdiye kadar çalıştığın titreşimleri dönüştürecek.

Perdenin bizim tarafında, biz buna genellikle müzik dememekteyiz ve bizde, buradaki gibi keman, trombon vs. ustası yoktur (kendi kendine güler). Biz içimizden yarattığımız titreşimlerle çalmaktayız, ve biz başka varlıklarla oturur, tonal ya da titreşimsel dengeler ve armoniler yaratmaktayız. Bazen, belli etkiler sağlamak amacıyla, özellikle dengesizlikler yaratmaktayız. Dengesizliği nasıl yaratacağımızı, sizin dünya üzerinde gerçekleştirdiğiniz çalışmalardan öğrendik. Size daha önce de söylediğimiz gibi, buradaki müziğimiz güzel, eğlenceli ve keyifli olsa da, sizin dünya üzerinde yarattığınız müziğin derinliğine ve ruhuna sahip değildir. Size müziğimizi çalmadan bunu betimlemek zordur. Ama bir anlamda, bu çemberlerin başlangıcında gelmeye başladığımızda, siz müziğimizi duymaktasınız. Siz titreşimimizi duymaktasınız, ve biz bir anlamda, alanınıza gelirken, kedi gibi mırlamaktayız. Bir sonraki toplantımızda, ilk içeriye girdiğimizde, bu tonları hissedin.

Biz müziğinizden çok keyif almaktayız, çünkü onun titreşimleri gerçekten de yaşamlarınızın, deneyimlerinizin, geçmişinizin, aşklarınızın öykülerini anlatmaktadır. Oh, sizin akaşa kayıtları dediğiniz şeyde saklananlar sözcükler değildir. Bu, müziktir, titreşimdir, çünkü Dünya’nın öyküleri bu tonların içindedir.

SORU: Tobias, zihnimi ve kalbimi birbiriyle uyumlamada zorlanmaktayım. Önerilerin olabilir mi?

TOBIAS: Zihnini serbest bırak. Gerçekten, zihninden çıkmak için kendine izin ver. Eski enerjide, insanların kalpleriyle zihinleri arasında, aşağı yukarı 2/3 ve 1/3 oranında bir enerji dengesizliği vardı. Bunları dengeye geri getir. Sadece, bunun olmasına izin ver. Sadece “ikisi” arasındaki dengeyi kabul et. Sevgili dostlar, sizler insansınız, siz insan biyolojisi içinde yürümektesiniz, siz dualite içindesiniz, ve bunlar bir süre daha devam edecektir.

Ama şimdi, yeni dengeye izin verin. Biz size bugün, 11/11 gününün, dünya üzerindeki dualite günü olduğunu söylemiştik. Bugün, Maya takvimindeki dualite günüdür. Bugün, enerjilerin, dualite enerjilerinin ya da uyuşmadıkları yerin, yeniden uyumlanarak biraraya getirilebileceği gündür. Kendi yaşamınıza bir bakın, buradan çıkarken Dünya’ya bir bakın. Ne görmektesiniz? Yeni bir uyum mu, yoksa uyumsuzluk mu? Biz uyumu görmekteyiz, ve böylece sevgili dostlar, sizinle geçirdiğimiz zamanın ve birlikte olduğumuz alanın keyfini çıkarttık. Bundan büyük keyif aldık.

Burada daha çok, çok saatler kalmayı seçmek isteyeceğimiz zamanlar vardır. Ama sizin rahatsız olmaya başladığınızı bilmekteyiz, ve gerçekten, Cauldre’yı hizmeti için onurlandırmaktayız. Onun acıkmaya başladığını bilmekteyiz! Ve böylece, her birinizi onurlandırmakta, kutsamakta ve teşekkür etmekteyiz. Yaşamınızda inayete izin vermeye başlamanızı rica etmekteyiz. Ve anımsayın sevgili dostlar, inayet içinizden gelmektedir. O şimdiden buradadır! Çalışabilmek için fırsat kollamaktadır. Fırsat, siz fırının kapağını açıp da, BAŞLA düğmesine bastığınızda yaratılır!

Sevgili dostlar, bir ay kadar sonra sizinle müzik (Robert Coxon) dinlemek için biraraya geleceğiz.

Ve öyledir!

Kırmızı Meclis’in varlıklarından Tobias, Golden, Colorado’da yaşamakta olan Geoffrey Hoppe tarafından sunulmaktadır. Tobit’in mukaddes kitabında bulunan Tobias’ın öyküsü, Crimson Circle sitesinde bulunmaktadır.

www.crimsoncircle.com. Tobias materyelleri, bedelsiz olarak dünyanın her tarafında bulunan ışık işçileri ve Shaumbra’ya, Ağustos 1999 tarihinden beri sunulmaktadır. Bu tarih Tobias’ın, insanlığın yıkım potansiyelini aşıp, Yeni Enerjiye girdiğini söylediği tarihtir.

Crimson Circle, Yeni Enerjiye geçiş yapacak ilk insan (kılığındaki) meleklerden oluşan global bir ağdır. Bu kişiler, yükseliş halinin sevinç ve zorluklarını deneyimlerken, diğer insanların da yolculuğuna, paylaşım, ilgi ve yol göstererek yardımcı olmaktadır. Crimson Circle’in sitesine her ay 40.000’in üzerinde ziyaretçi, son materyelleri okumak ve kendi deneyimlerini tartışmak amacıyla girmektedir.

Crimson Circle her ay Denver, Colorado’da, Tobias’ın, Geoffrey Hoppe kanalıyla son bilgileri sunduğu yerde biraraya gelmektedir. Tobias, kendisinin ve Crimson Council’ın (Kırmızı Meclisin) diğer semavi varlıklarının, aslında insanoğlunun kanallığını yapmakta olduğunu bildirmektedir. Tobias’a göre, onlar bizim enerjilerimizi okumakta ve biz içimizde deneyimlerken, dışardan da bakabilmemiz için, kendi bilgilerimizi bize geri tercüme etmektedirler. Crimson Circle toplantıları herkese açıktır, ama LCV takdir edilir. Katılımı gerektiren hiç bir şey ve ödenmesi gereken bir aidat yoktur. Crimson Circle, dünya çapındaki Shaumbra’nın açık sevgisi ve bağışları yoluyla bolluğu kabul etmektedir.

Crimson Circle’ın en yüksek amacı, insan melekler ve öğretmenler olarak, içsel spiritüel uyanış yolunu yürümekte olan kişilere hizmet etmektir. Bu hıristiyanlıkla ilgili bir misyon değildir. Tersine, içsel ışık, merhamet ve ilgi bulabilmeleri amacıyla, insanları senin kapına getirecektir. Kılıçlar Köprüsü’ndeki yolculuğuna başlayan bu kendine has ve değerli insan sana geldiğinde, o anda ne yapman ve öğretmen gerektiğini bileceksin.

Eğer bunu okumaktaysan ve gerçek olduğunu ve bir bağın olduğunu hissediyorsan, sen gerçekten Shaumbra’sın. Sen insan (kılığında) bir öğretmen ve bir rehbersin. İçindeki tanrısallık tohumunun bu anda ve gelecek tüm zamanlar için çiçek açmasına izin ver. Hiç bir zaman yalnız değilsin, çünkü tüm dünyada bir ailen ve çevrendeki semavi boyutlarda melekler vardır.

Bu metni lütfen ticari amaç olmaksızın ve bedelsiz olarak dağıtın.

Lütfen bu bilgiyi, dipnotlar dahil bütünüyle kullanın. Tüm diğer kullanımlar, Geoffrey Hoppe, Golden Colorado’dan alınacak yazılı onayı gerektirir.

Telif hakkı 2001, Geoffrey Hoppe, P.O.Box 7328, Golden, CO 80403.

e-posta: tobias@crimsoncircle.com. Tüm haklar mahfuzdur.

Leave a Reply