Crimson Circle’de (Kırmızı Çemberde) sunulmuştur

TOBIAS: Ve öyledir sevgili dostlar, sevgili Shaumbra, burada, bu çemberde yeniden toplanmaktayız. Sizi bıraktığımızdan bu yana sadece bir anlık zaman geçmiş gibidir, ama bu süre içinde, birçok harika ve bazı da zor deneyimler yaşadığınızı bilmekteyiz! Bugün bu odada bulunan ve bunu okuyan insanların enerjisini hissetmek güzel bir histir. Müziğinizi duymak, ve müziğin titreşimlerinde ifade edilen yolculuğunuzun öyküsünü duymak güzel bir histir. (Aryeh David’in çaldığı müzik) Ben, Tobias bu anı herşeyden üstün tutmaktayım. Ailenin böyle biraraya geldiği bu zamanları hevesle beklemekteyim.

Şimdi, enerjileri uyumlamak için, sizinle birlikte birkaç dakikalığına çalışacağız. Perdenin bizim tarafından olan varlıklar, hem her birinizle ayrı ayrı ve hem de grup olarak, insan enerjilerinizi ve tanrısal enerjilerinizi, perdenin bu yanında bulunan bizlerin enerjisiyle kaynaştırmaya yardımcı olmak amacıyla şimdi gelmektedir.

Sevgili dostlar, sevgili Shaumbra, Ben her birinizi çok iyi tanımaktayım! Her birinizi enerjinizden tanımaktayım. Her birinizi, geçmişte aile olarak birlikte gerçekleştirdiğimiz çalışmalardan tanımaktayım. Bu her biriniz ve hepiniz için tanıdık bir zaman olmalıdır. Bu size tanıdık gelen bir enerji olmalıdır.

Bu çemberi genişletmeye başlarken, yüreğinizi açmak için bir dakikanızı ayırın, çünkü siz burada güvenli bir alandasınız. Yüreklerinizi açın ve o sevginin, o ışığın ve içinizde olan Mesih bilincinin, burada birlikte yarattığımız bu çemberde ortaya çıkmasına izin verin. Derin nefesler alın. Derin nefesler alın ve nefesinizin tüm varlığınıza, biyolojinizin tümüne ve ruhunuzun tümüne işlemesine izin verin. Derin nefesler alın ve aileyle birlikte olduğunuzu bilin!

Bu alanın enerjisini uyumlamak için şimdi içeriye girmekte olan varlıklar vardır. Onlar bu alanın titreşimlerinin dokunmasına yardımcı olmaktadır. Burada birlikte geçirdiğimiz zaman boyunca –önümüzdeki bir saat kadar, belki daha uzun, belki daha kısa (kendi kendine güler)- birlikte yarattığımız yeni bir enerjinin, yeni bir boyutun içindeyiz. Bu yeni Dünya’nın enerjisidir. Bu yeni spiritüel enerjidir. Bu, bugün burayı terk ettiğinizde ortadan kaybolan bir şey değildir. Bu, varlığınızın bir parçası haline gelen bir şeydir. Bu, içinize gömülen bir şeydir. Bu, beraberinizde taşımaya devam ettiğiniz eski enerjilerin, sonradan kopyalamaya ve taklit etmeye başlayacağı, enerji modellerini sağlamaktadır.

İçinizdeki eski enerjiler, sizin bugünlerde yaratmaya başladığınız yeni enerjilere bakmaya başlayacaktır. Bakacak ve şöyle diyecektir, “Bu gerçekten ışığın ta kendisidir. Bu gerçekten de bizim DNA-altı düzeylerde kopyalamaya ve taklit etmeye başlayacağımız şeydir.” Bu en derin bölgelerinizdeki enerji parçacıklarınızın nasıl tepki verdiği, çok ilginç bir işlemdir. Onlar da, aynı sizin gibi, uygun titreşimin, uygun dengenin meydana gelmesini beklemektedir. Bu şu anda içinizde olmaktadır.

Bu çemberdeki enerji, varlığınıza getirilmektedir. Bu, orada tutulmaktadır. Yok olmamaktadır. Bu içinde bulunduğumuz zaman ve boyut ve alan, sizi çok şifalandırmaktadır. Burada oturmakta olan her biriniz ve aynı zamanda, zamanın ve mekanın ötesinden bunu okumakta ya da duymakta olan her biriniz için bu zaman, yeniden dengelenme zamanıdır. Bunu haftalar ya da aylar sonra bile okuyor olsanız, enerji, aynı enerjidir. Burada, bu odada oturmuyor bile olsanız, enerji, aynı enerjidir. Takviminize göre daha sonraki tarihlerde bu materyeli okumakta ya da dinlemekte olanlar da, ilginç ve alışılmamış bir şekilde, bu odada fiziksel varlığıyla oturan her bir insan kadar bizimle birlikte ve buradadır.

Şimdi, bugün açıklanacak çok şey vardır, ve biz Yaratıcı Dizisinin Yedinci Dersi ile devam etmekteyiz. Hepinizin çok ev ödevi yapmış olduğunu bilmekteyiz. Şu anda yaşamınıza getirmekte olduğunuz çok ilginç deneyimler vardır! Ev ödeviniz, sadece zihninizde olmakta olan şeyler değildir. Ev ödeviniz, sadece kısa duvarın arkasında durduğunuz o belirli anda meydana gelen şeyler değildir. Ev ödeviniz, sadece bir sorunu İnayet Fırınına koymanız değildir. Ev ödeviniz, şu anda yaşamınızda meydana gelmekte olan bunların tümüdür.

Bunun hakkında bir an bir düşünün; üç gün önceki deneyiminiz, ve iki hafta önceki deneyiminiz , ve bazılarınız için dün geceki, ve en azından bu sabah buraya gelmek için bu dağa çıkan birinin deneyimi. Ev ödeviniz budur. Sizin yarattığınız şey budur. Gerçek bir tanrısal insan olmanızı sağlayacak ve önünüze koyduğunuz şeyler – zorluklar ve durumlar ve deneyimler- budur.

Böyle toplanıp da bir söz daha edemediğimiz zamanlar vardır. Biz burada sadece sizinle birlikte oturabilirdik. Biz sadece, duygularımızı ortaya dökebilirdik. Bu duygular, gözyaşları –sevinç ve mutluluk gözyaşları- olarak, ama herşeyden öte, inanılmaz bir onurun gözyaşları olarak ortaya dökülecekti. Siz bunu hem bizden, hem de başka varlıklardan daha önce de duydunuz. Siz hala kendinizi, bizim sizi gördüğümüz gibi görmemektesiniz! Siz hala kim olduğunuzu ve neler gerçekleştirmekte olduğunuzu görmemektesiniz. İçinizden bazıları sabah uyandığında, kendini küçük ve önemsiz ve yalnız hissetmektedir. Ne gerçekleştirdiğinizi ve kim olduğunuzu daha anlamaya bile başlamadınız! Bizim, Dünya denilen bu yerdeki misyonunuzla ilgili mesajımızı abarttığımızı düşünmektesiniz. Oh, sevgili dostlar, size öyle bir sürpriz gelmektedir ki! Bu sürprizin, ne denli güçlü olduğunuzu bilmek sürprizinin, siz daha hala biyolojiniz içindeyken gelmesini umut etmekteyiz.

Her biriniz ve hepinizin öyküsü olan, prens Jack’in öyküsünü anlattık size. Bu öyküyü size, tüm onuruyla, büyüklüğüyle, sevgisiyle ve fedakarlığıyla öylesine anlatmamaktayız. Bu, Ben, Tobias ya da başkalarından duyduğunuz abartılmış bir öykü değildir. Bu öykü, yüzeyi daha yeni kazımaya başlamıştır. Tüm Olan’ın krallığında prensler ve prensesler olanlar, işte buradasınız. Siz krallığı, inanılmaz onur verici bir şey uğruna terk etmeyi seçtiniz. Ve şimdi buradasınız, Dünya denilen bu küçücük yerde, sadece bir insan olduğunuzu düşünerek, belki seksen, belki doksan yıl yaşayacağınızı ve bunun için de mücadele etmeniz gerektiğini, doğru şeyi yapmak için mücadele etmeniz gerektiğini düşünerek yaşamaktasınız. Siz gerçekte kim olduğunuzu görmemektesiniz!

Bu anlayışı içinizden uyandırmak, Kırmızı Meclisin amaçlarından biridir. Bugünün erken saatlerinde söylediğimiz gibi, buraya zihniniz yoluyla ulaşamayacaksınız. Siz buraya yüreğinizden, ve daha kesin belirtmek gerekirse, içinizdeki Mesih tohumu olan, tek(bir) çakranızdan ulaşacaksınız. Bir süre için “aklınızı kaçırın”. Bu harika bir şeydir! (kendi kendine güler) Buraya ulaşmanızı sağlayan uyuşturucular vardır, ama sevgili dostlar, bunu kendi başınıza daha iyi halledebilirsiniz!

Şimdi, bu çemberin oluşturulduğu her sefer, bizim geldiğimiz her sefer, günün belli “davetli misafirleri” vardır. Bugün ikinci çemberde toplanmakta olan varlıkların getirdiği enerjiyi hissetmek için bir dakikanızı ayırın sevgili dostlar. Siz, yani insanlar kesinlikle ilk çemberde oturmaktadır. Sizi, enerjileri ve sevgileriyle çevreleyen, gözlemlemek üzere öbür taraftan gelen varlıklar vardır. Oh, onlar büyülenmiş bir haldedir. Böyle toplandığımız her sefer, “davetli misafir” olan yeni bir grup vardır. Gerçekten de, burada bulunabilmek için LCV’ye (lütfen cevap veriniz) gereksinim vardır! (kendi kendine güler)

Bu gece buraya gelenler, beraberlerinde teknik bir enerji getirmektedir. Bizim tarafımızda bile belli enerji grupları ya da aileleri vardır. Bir grup meleksi varlık vardır ki, onların işi, Dünya ve Dünya üzerinde bulunan insanların titreşimini izlemek ve ölçmektir. Bu gece ikinci çemberde oturmakta olan varlıklar, teknisyenlerdir. Onlar – ve Cauldre (Geoffrey Hoppe) şimdi buna gülmektedir- ama evet, onlar “semavi teknisyenlerdir”. Onlar belli bir nedenden ötürü burada bulunmaktadır. Öncelikle, sizinle birlikte olmanın keyfini çıkartmak ve size gülümsemek için gelmektedirler. Onlar aynı zamanda, çalışmalarınızın “tartısını” ve “ölçüsünü” izleyen ve herşeyi nasıl etkilediğini gözlemleyen varlıklardır. Onlar bu gece toplanmaktadır, çünkü son zamanlarda Gaia’nın titreşimlerini ve insanlık titreşimlerini ölçmekle meşguldüler. Onlar bu gece buraya, araştırmalarının bir parçası olarak gelmektedir.

Onlar gelmektedir, çünkü tanrısallığını bütünleştirmeye niyet etmiş bir grubun, yoğun bir dönüşüm sürecinden geçtiğini görmektedirler. Bu gece buraya gelmekteler, çünkü sizin titreşiminiz, diğer insanların çoğunun titreşiminden farklıdır. Kendini hizmete adamış olan sizlersiniz. Siz benliğin ve insanların spiritüel yanlarını çok, birçok yaşam boyunca araştırdınız. Siz insanlar için olan okullarda olduğu kadar, yaşamlar arasında perdenin bizim yanında olan okullarda da, yükseliş sürecini araştırarak çok zaman harcadınız. Siz bunu sadece araştıran değil, sevgili dostlar, aynı zamanda da gün-be-gün yaşayan kişilersiniz!

Bu gece burada toplanan varlıklar, sizin deneyimlerinizi ölçmekte, izlemekte ve kaydetmektedir. Onlar, mecazi konuşursak, tartıları ve not defterleri ile yanınızda bulunmaktadır. Sizi çok merak etmektedirler. Şu anda soruyu zihninden geçiren kişiye yanıtımız, hayır, onlar size karışmamaktadır. Sizi ne incelemekte, ne de dürtmektedirler. Onlar her zaman belli bir uzaklıkta durmaktadır. Son zamanlarda çok meşguldüler, ve sadece sizinle ilgili değildiler. Bütün insanlar ve Yerküreyle meşguldüler. Ölçüm yapılmasının –nasıl desek- bir aciliyeti vardır.

Ölçümler, hiç olmadığı kadar hızlı değişmektedir. Titreşimler çıkıp inmektedir. Bunlar eski modellere hiç uymamaktadır. Ve evet, şu anda soruyu zihninden geçiren kişiye yanıtımız, borsayı da izlemekteyiz, çünkü borsa, insan titreşiminin belirli bir yanını gösteren, ilginç bir göstergedir. Titreşimsel değişiklikler, hiç olmadığı kadar hızlı meydana gelmektedir. İvme kazanan (bir durum) vardır. Bu, yavaştan dönmeye başlayan ve sonra gittikçe hızlanan bir çarkın, ivme kazanması gibidir. Dönen bu çark izlendiğinde, çarkın içindeki dairede bulunan şekiller, değişmeye ve farklılaşmaya başlar. Bazı zamanlarda, saat yönünde dönen bir çark, saat yönünün tersine dönüyormuş gibi görünebilir. İvme değişmektedir, ve şekillerin algılanması da, her zaman göründüğü gibi değildir.

Bu şeyleri ölçen ve izleyen ve kaydeden varlıklar, gezegeniniz üzerinde bulunan ve sizin ışık işçileri dediğiniz kişilerden gelen verilerle özellikle ilgilenmektedir. Onlar burada ayrı bir şey görmektedir. Sizin enerjilerinizle törpülenmekte olan yeni bir yol görmektedirler. Yoğun bir şekilde izlemektedirler.

Titreşimlerinizin ivme kazanması ve değişmesi sonucunda, siz kesinlikle Gaia’nın uyumlanmaları olan yerküre değişikliklerini göreceksiniz. Kendi içinizdeki değişimleri göreceksiniz. Dünya teknolojisindeki belirli kuantum sıçrayışlarını göreceksiniz, ama herşeyden çok, Dünya üzerindeki kendi aydınlanmanızın kuantum sıçrayışını göreceksiniz. Bu içinde yaşadığınız zaman, büyük değişimler zamanıdır. Sıkı tutunun, çünkü yolculuk bir süre daha devam edecektir! (kendi kendine güler)

Şimdi sevgili dostlar, devam etmeden önce, bu enerjinin son kaynaşmalarını tamamlayalım. Size yakın olalım. Size dokunalım ve sizi kucaklayalım. Bizim yaptığımız şekilde, dua edelim. Sizden, kim olduğunuzu anımsamanızı isteyelim. Size bu anımsama enerjisini gönderelim ki, gerçekte kim olduğunuzu anımsayabilesiniz!

Cauldre’dan bir an sessiz olmasını rica etmekteyiz ve her birinizden de, bu zamanda getirmekte olduğumuz enerjiyi kabul etmenizi rica etmekteyiz.

(duraksama)

Gerçekten, burada her biriniz ve hepinizle bulunmak çok tatlıdır. Gördüğümüz şey, parlayan niyettir, hizmette bulunmak niyetidir. Sizin zamanınızla sekiz gün önce, bir grup Shaumbra ile birlikte oturmaktaydık. Konuştuk, ve onlar sorularını yöneltmeden önce, gündüzleri sizin yanınızda yürürken ve geceleri sizinle çalışırken, huşu içinde olduğumuzu söyledik. Shaumbra’nın en çok sorduğu soruların, daha fazla para kazanmakla, sağlıkla ve kesinlikle de başka insanların üstünde güç kullanmakla ilgili olmaması, bizi huşu içinde bırakmaktadır. En sık şu soruyu sormaktasınız, “Sevgili Ruh, nasıl bir hizmette bulunabilirim? Sevgili Ruh, insanlığa nasıl yardım edebilirim? Sevgili Ruh, senin için tamamlayıcı nasıl olabilirim?”

Ne söylemekte olduğumuzu anlıyor musunuz? Yüreğinizde olan şey bencil değildir! Kendiniz için bir şey istememektesiniz. Ruh’a nasıl hizmet edebileceğinizi sormaktasınız. Bu bizi hayranlık içinde bırakmaktadır! Bu beni, Tobias’ı hayranlık içinde bırakmaktadır, çünkü sizin yerinizde olsaydım, kesinlikle daha fazla para isterdim diye düşünmekteyim! (kahkahalar) Kesinlikle görünmez sağlık isterdim! Sizin istediğinizi duyduğum şeyler kadar sevgi dolu ve titreşimi yüksek şeyleri kesinlikle istemezdim! Siz demektesiniz ki, “Sevgili Ruh, bugün nasıl hizmet edebilirim? Sevgili Ruh, yapmamı istediğin şey nedir?” Bir insan bu noktaya gelmişse, onların gerçekten aydınlanmış olduğunu biliriz. Onların gerçekten bu yolda olduğunu biliriz!

Sevgili dostlar, bundan size söz etmekteyiz, çünkü yolunuzun bu noktasında artık düşmekten korkmanıza gerek yoktur. Sağlam basmayacağınızdan ve geri gideceğinizden korkmanıza gerek yoktur. Artık eski yöntemlere geri düşeceğinizden korkmayın. Sevgi ve hizmet titreşiminiz güçlüdür.

Şimdi bu gece, Jack adındaki prensin ve sonunda onu Dünya’ya getiren yolculuğun öyküsüne devam edeceğiz. Biz Jack’in öyküsünü, sizin başınızdan geçenleri anlatmak için kullanmaktayız, çünkü sizler, İlk Yaratılışın Krallığındaki prensler ve prenseslersiniz. Biz bu öykünün, onu içselleştirebilmeniz ve kim olduğunuzu anlayabilmeniz amacıyla, her seferinde bir bölümünü vermekteyiz. Öykünün, bu gece anlatacağımız bölümünden fazlası bile vardır. Bir süre bundan söz etmeye devam edeceğiz.

Bazı insanların bundan pek de hoşlanmayacağına dikkatinizi çekmek isteriz. (Bu öykünün içeriği) Işık işçisi denen bazılarının kaşlarını kaldırıp, size özgü yumruklarını hazırlamasına neden olabilir. Biz bu bilgileri açıklarken, Cauldre’nin yoldan çekilmesini istemekteyiz. O ne geleceğini bilmektedir, ve bu “solucan dolu kutuyu” açmamızdan hiç de hoşnut değildir! (kendi kendine güler)

Jack, sIAM krallığında bir prensti. O harika bir gezgindi, harika bir araştırmacı ve harika bir yaratıcıydı. Kolaylıkla sıkılırdı. Krallığın sonuna kadar yolculuk etti ve oradan da denizlere yelken açtı. Jack, bilinen şekliyle tüm yaratılışın sınırını belirleyen, Ateş Duvarına geldi. Bu onu korkuttu. Krallığa geri dönmeyi denedi ama enerjisizlik, boşluk(vakum) ve Ateş Duvarının emmesi, onu içeriye çekti.

Bu Ateş Duvarının içinde bulunduğu süre ona sonsuzmuş gibi geldi. Varlığı yerle bir olmuş, çok, çok, çok parçalara ayrılmıştı. Bu parçalardan bazıları, uzun bir uykuya yatmak, içsel bir deneyime girmek için, bir çeşit “kozaya” girmişti. Jack her zaman dışa-dönük bir yaratıcı ve varlık olmuştu. Jack’in enerjisinin bir bölümü, bu içe-dönük enerjiye, bu içsel kozaya girmedi. Onun bir bölümü gezinmeye devam etti.

Şimdi, Jack doğrudan Dünya’ya gitmedi. Bir geçiş dönemi oldu. Bunu betimlemek biraz zordur ama biz Cauldre ile yakın işbirliği içinde bunu açıklamaya çalışacağız. Ateş Duvarının ötesinde hiç bir şey yoktu, boşluk, tümüyle bir karanlık vardı. Bu, sonradan sizin fiziksel evreniniz haline gelecek boşluktu. Jack boşluğa geçtiğinde, yıldızlar yoktu. Galaksiler yoktu. Var olan hiç bir enerji yoktu. Sadece hiç-birşey vardı.

Enerjisel olarak Jack, krallıktan tanıdığı ışık bedeni içinde değildi, ama yoğun fiziksel şeklinin içinde de daha bulunmuyordu. Enerjisi, sizin Dünya üzerindeki insanlarda bildiğinizden daha hızlı, ama belirgin bir şekilde de, İlk Çember’de bulunduğundan daha yavaş hareket ediyordu. Biz burada titreşimden ya da sevginin katsayısından söz etmemekteyiz. Jack maddesel değildi. Jack “ışık” değil, değildi. O iki aradaydı (kendi kendine güler), sizin gaz halinde var olmak diyeceğiniz bir haldeydi.

Jack (sizler) Ateş Duvarından fırlayıp çıktığında, karşıtını gördü. Aynasını gördü. Deneyimler edinmeye başladı, önce kendisiyle, sonra da başka varlıklarla. Bu erken deneyimler, bu ondan (sizden) akan enerjiler, daha önce boşluk olan evrende, yapıların (strüktürlerin) ve modellerin kurulmasını yarattı. Jack (sizler), daha sonra yıldızlarınızı ve galaksilerinizi ve güneş sistemlerinizi oluşturacak enerji temellerini, dokumalarını, dokunuş şekillerini yaratan deneyimlerden geçmekteydi. Bu Jack (sizin) için çok ilginç bir dönemdi.

Edindiği deneyimlerden, Jack yeni bir kimlik üstlenmeye başlamıştı. Ateş Duvarından geçmiş, benzer enerjilere sahip başka varlıklarla grup oluşturmaya başladı. Başkalarıyle birleşip, “enerji” grupları oluşturmaya başladı. Bu enerjisel aile grupları evrende gezinmeye ve bir anlamda, evrenin belli yerlerinde “yaşamaya” başladı. Ve ailelerle olan şimdiki deneyimlerinizden bileceğiniz gibi, içsel mücadeleler başladı. Jack ve diğerleri savaşmaya başladı. Savaşlar olmaya başladı. Oluşmuş olan gruplar, parçalanmaya ve ayrılmaya başladı.

Bu çok kargaşa dolu bir zamandı. Jack hala, Ateş Duvarından yaptığı geçişe uyum sağlamaya çalışıyordu. Böyle bir şeyi daha önce hiç hissetmemişti. Kim olduğunu anımsamaya ve keşfetmeye çalışıyordu ama içinde bir bağlantı bile kuramadığı yeni nitelikler ediniyordu. Kendi enerjisiyle ilgili garip hisler ve titreşimler üstleniyordu. Jack daha önce sadece ışıkken, sonradan bedene dönüşecek bir yoğunluk, bir ağırlık üstlenmeye başlıyordu.

Jack bundan pek hoşlanmadı. Enerjisinin yavaşlamasını, düşmesini hissetmekten hoşlanmıyordu. Bundan az da olsa hoşlanmıyordu. Bundan çıkmanın yolunu arıyordu ama nasıl yapılacağını bilmiyordu. Gittikçe daha çok yoğunlaşmaya başlamıştı. O bunu yaptıkça, evreniniz de gittikçe daha yoğun olmaya başlamıştı. Gezegenler biçimlenmeye ve kütlesel hale gelmeye başlamıştı.

Oh, sevgili dostlar, Jack –sizler- bunların hiç birinden hoşlanmadı(nız). Siz sanki düşüyor, düşüyor, düşüyormuş gibi hissettiniz. Enerji ve titreşimleriniz yavaşlamaktaydı. Bununla savaştınız. Belli bir noktadan sonra, artık kim olduğunuzu, ya da nereden geldiğinizi hiç anımsayamayacağınızı hissetmekteydiniz. Siz çaresizlik içinde, krallığın titreşimlerine tutunmaya çalışmaktaydınız. Ateş Duvarından geçtiğinize sövdünüz!

Kargaşa içindeydiniz. Evrende çok kötü savaşlar olmaktaydı. Öldürme ve ölüm kavramlarının ilk kez ortaya çıkması bu zamanlarda meydana gelmiştir. Hem başkalarına karşı ve hem de kendinize karşı öfke vardı. Katılaşmakta olan evrende, serserilik ederek başkalarının elinden gücü almaya çalışan gruplar vardı. Onlar, başka bir varlıktan güç ve enerji alırsa, bu onun titreşimini yükseltecek ve krallığa, yuvasına geri gönderecektir diye düşünmekteydi.

Siz, bazıları küçük, bazıları büyük gruplar halinde yolculuk yapmaya başladınız. Siz bunu yaparken, yani bir anlamda elele tutuşup enerjinizi birleştirirken, çevrenizde bir enerji “gemisi” oluşmaya başladı. Siz bunun içinde yaşadınız ve her yere yolculuk ettiniz ve çok, birçok deneyimler edindiniz. Bu ilginçti, çünkü siz, evreninizde gelişmeye başlayan enerji koridorlarında oldukça güzel yolculuk edebiliyordunuz. Bir uçtan bir uca, şimdiki ölçüm sistemlerinizi kullanacak olursak, milyonlarca ya da hatta trilyonlarca ışık yılı uzaklığındaki yerlere nasıl gidileceğini bilmekteydiniz. Bu sizin sadece bir dakikanızı alacaktı. Bunu yapmakta ustaydınız.

Ama tüm bu süreç içinde, her biriniz bu yavaşlamaya karşı koymaktaydınız, içinizde ve tüm evreninizde meydana gelmekte olan bu katılaşmaya karşı koymaktaydınız. Garip deneyimler edinmeye başlamıştınız. Bir şeylere çarpmaya başlamıştınız! Artık nesnelerin içinden geçemez olmuştunuz. Enerji, enerjiden geçmez olmuştu. Şeyler o kadar katı olmaya, o kadar yavaşlamaya başlamıştı ki, kendinizi yıldızlara ve gezegenlere ve meteorlara ve asteroitlere çarpar bulmuştunuz. Bu sizi şaşırtmıştı ve moralinizi bozmuştu. Savaşlar devam etmekteydi. Mücadeleler yoğunlaşmıştı. Bu iyi bir zaman değildi. Gizlenerek, yuvaya geri dönüş yolunu bulmaya çalışan, uygun titreşimi bulmaya çalışan, sevgi ve ışığın enerjileriyle ilgili şeyler keşfeden varlıklar vardı. Ama çoğunlukla, şeyler düşüş göstermekteydi.

Daha önce açıkladığımız gibi, kördüğümün oluştuğu bir noktaya gelinmişti. Şeyler daha ileriye gidememekteydi. Sizin ışık ve karanlık diyeceğiniz şeyler arasındaki savaşlar, anlaşmazlıklar kımıldayamaz hale gelmişti. Sizin bildiğiniz evren bile genişlemesini durdurmuştu. Bu noktada, bu Dünya denen yere gitmek için ve ilk ve son kez son bir perdeden geçmek için oy birliğiyle bir karar alınmış, karara varılmıştı. Gerçek, yoğun bir insan şekline girmek, varlığınızı bedeniniz olarak bildiğiniz bu şeklin içine sokmak üzere, son bir engelden geçmeye karar vermiştiniz. Kim olduğunuzla ilgili tamamen yitirilmiş bir bellekle, yaşam ve ölüm döngülerinden ve karma dediğiniz şeyden geçmeyi, bütün daireyi tamamlayarak, ateş duvarını geçmeden önceki kimliğinizi anımsamayı kabul etmiştiniz.

Onun için burada bulunmaktasınız! Onun için yüzlerce ve yüzlerce ve yüzlerce yıldır burada bulunmaktasınız. Siz, Dünya yaşamları döngüsünü, daireyi tamamlamakla ilgili anlaşma gereğince gerçekleştirdiniz. Bu, tüm geçmişi şifalandırmak için, Ateş Duvarından geçtiğiniz zamanı şifalandırmak için, boşluğun yapılandığı zamanı şifalandırmak için, bildiğiniz evrenin yaratılışını şifalandırmak için yapılan bir anlaşmaydı. Siz tüm bu yaşamlardan, şifalandırmak ve yeniden keşfetmek amacıyla geçtiniz.

Bu gece ikinci çemberinize gelen varlıklar vardır. Onlar, sizin gerçekleştirdiğiniz şeylerin ölçümlerini ve gözlemlerini almaktadır. Onlar, daire tamamlanmakta olduğu için buradadır. Sizler, açıklamaya bile başlayamayacağımız bir zamanın süresini kapsayan bir yolculuğun son dönemlerinde bulunmaktasınız. Ama daire, sizin gerçekleştirdiğiniz çalışmalar yüzünden tamamlanmaktadır.

Günlük yaşamınızdaki şeylerin şimdi bu denli zor olması sizi şaşırtmamalıdır. Bu sadece sizinle ilgili değildir! Bu yaşamda sadece kendinizi şifalandırmamaktasınız. Yüzlerce ve yüzlerce ve yüzlerce geçmiş yaşamı şimdiden şifalandırmış bulunmaktasınız. Bunların çoğu sevgili dostlar, şifalanmış ve gitmiştir, ve Gaia, yerküre içinde biriktirilmiş olan bu enerjiyi salıvermektedir. Aslında sizin şu anda şifalandırdığınız şey, boşluğun yapılandırıldığı zamandır, Ateş Duvarı ile Dünya’ya geldiğiniz süre arasındaki zamandır. Kütleyi ve maddeyi deneyimlemeye başladığınız, evreninizdeki şeylere çarptığınız zamanı şifalandırmaktasınız. Bu, zaman ve mekan içinde özgürce gezinebildiğiniz ama olmakta olan şeylerden de hoşlanmadığınız bir zamandı. Bu kargaşanın olduğu muazzam bir zamandı.

Şimdi, sizin “yabancı varlıklar” dedikleriniz, sevgili dostlar, sizin bu geçmiş zamanınızın, boşluğun yapılandırıldığı bu zamanın veçheleridir sadece. Size daha önce de söylemiştik, yukarı yıldızlara baktığınızda ve evreninize baktığınızda, orada fazla bir şey yoktur. Biz sadece şunu demek istiyoruz. Siz fiziksel evreninizin sınırlı bir boyutsal görüntüsüne bakmaktasınız. Ve gerçekten, orada fazla bir şey yoktur! Orada olan şey, Dünya’daki şimdiki yaşamınızı çapraz kesen, bazen kesişen geçmişten kalan, size ait enerjilerdir.

Şu benzetmeyi kullanalım. Ev benzetmesini kullanacağız, çünkü o iyi bir benzetmedir. (kendi kendine güler) Oturma odasında durduğunuzu ve çevrenize bakındığınızı imgeleyin. Gördüğünüz şey, sadece oturma odasıdır, ama evin başka odaları da vardır sizin göremediğiniz, görememektesiniz çünkü zamanın o anında bu yerde durmaktasınız. Diğer odalarda bazı faaliyetler sürmekte, ama siz onların farkında değilsiniz, çünkü onları ne duyabilmekte, ne de görebilmektesiniz. Evreniniz buna çok benzemektedir. Birçok odalar, birçok boyutlar vardır. Yukarı gökyüzüne bakıp da yıldızları gördüğünüzde – o odada fazla bir şey yoktur. Orada gerçekten, yaşam anlamında fazla bir şey yoktur. Çok enerji vardır, ama yaşam formları anlamında, çok şey yoktur. Sizin duyamadığınız ya da göremediğiniz, yan-yana, boyut-boyuta var olan odalar vardır. Bu diğer odaları bazılarınız duyumsamaya başlamıştır. Bunların hepsi aynı çatı altındadır ama ayrı odalardır.

Arada bir, olağandışı bir enerji durumunda, birbirine-akışlar ya da geçişler olmaktadır. Diğer odalardan birini göreceksiniz, ya da diğer odadan bir varlık, yanlışlıkla kapınızdan geçip, odanıza gelecektir. Böyle bir şey olduğu zaman, bu geçmişten (gelen) sizsinizdir! Oh, bu varlık bir yabancı gibi görünecektir ve bir yabancı gibi hissedilecektir, ama sevgili dostlar, bu geçmişteki sizdir. Bu zamanı şifalandırmakla ilgili şu anda yapılmakta olan yoğun şifa çalışmaları, bir anlamda, sizin paralellikler kurmanıza neden olmaktadır. Siz şimdi burada bulunmaktasınız ama aynı zamanda öbür odayı da şifalandırmaktasınız, böylece geçişlerin, kesişmelerin meydana geldiği durumlar da olmaktadır. Evreninizde sizden daha bilge ve muhteşem ve akıllı olan yabancılar var mıdır? Dostlarım, kesinlikle hayır! Bunlar geçmişinizin veçheleridir. Onlar sizden daha bilge ya da akıllı ya da güçlü nasıl olabilirdi ki? Bu veçheler, her ne kadar geçmişinizin bir parçasıysalar da, bu anda meydana gelmektedir. Siz burada otururken bile, geçmişte boşluğu yapılandıran o parçanız, sizinle aynı zamanda var olmaktadır.

Şimdi biz burada, alternatif realiteler ya da çok yönlü boyutlarla konunun dışına fazla çıkmak istememekteyiz. Biz sadece, bu ‘yabancı varlıkların’ geçmişteki siz olduğuna ve arada bir (sizin boyutunuza) geçtikleri noktasına açıklık kazandırmak istemekteyiz. Önemli olan şey, sevgili dostlar, çalışmalarınızda daireyi tamamlamakta olduğunuzun bilinmesidir. Siz bu Ateş Duvarını geçtikten sonra, travmatik zamanlar yaşadınız. Gücünüzü bir başkasına, yabancı varlık dediğiniz her hangi birine teslim etmeyin.

Bu varlık sizin geçmişinizin bir veçhesi olmasına karşın, kendini size ve başkalarına büyük, akıllı biri olarak tanıtacaktır. Onlar – ve burada biraz gerçeklik payı da vardır – sizin ana-babanız olduğunu ve sizin için tohumun depolanmasını sağladığını söylemeye çalışacaktır. Ve onlar kesinlikle sizin geçmişinizdir! Ama onların, herşeyin anlaşılmasını sağlayacak anahtarlara sahip olan büyük varlıklar olduğu aldatmacasına kanmayın. Sevgili dostlar, “alien(yabancı)” sözcüğünün titreşimi “a lie (bir yalan)” dır. Gücünüzü bir başkasına teslim etmeyin. Dairenizi tamamlamanıza çok az kalmıştır. Bu şimdi yoğun bir zamandır, geçmişteki siz’in bile gelip de sizi aldatmaya, küçük düşürmeye ve bilge olanların onlar olduğunu söylemeye çalışacağı bir zamandır. Bu geçmişi şifalandırmak istemenize karşın, bir anlamda, sizi aldatmaya çalışacaktır.

Ben, Tobias, şimdi burada bulunan enerjiyi, Mesih tohumunun kendi içinizde olduğunu ve her zaman da olmuş olduğunu size söyleyen bu enerjiyi anımsamanızı istiyorum. İçinizdeki Tanrı’dan başka hiç kimseyi izlemeyin! Önünüzdeki günlerde, çemberinizin son bağlantılarını kurarken size meydan okunacaktır. Bu meydan okumalar zorlu olacaktır, ve biz onun için bu gece bu konuyu gündeme getirmiş bulunmaktayız. Biz sizin bir yabancı varlıkla karşılacağınızı mı söylemekteyiz? Bir anlamda, evet, öyle demekteyiz. Bu karşılaşma, siz sabahın 01’inde arabayla giderken, bir demiryolu geçidine geldiğinizde olmayacaktır. (kahkahalar) Bu size uykunuzda gelebilir. Bu, ve büyük bir olasılıkla da böyle olacaktır, eski bir anı gibi gelecektir, sizi korkutacak, korkudan elinizi ayağınızı bağlayacak ve taş kesilmenize neden olacak bir anı olarak gelecektir. Böyle bir şey olduğunda sevgili dostlar, bugünün enerjisine geri gelmenizi istemekteyiz; Ruh’un, Yeshua’nın, Kırmızı Meclis’in ve Tobias’ın önünüzde oturup da “Sevgili varlıklar, sizler uyanan Tanrı’sınız. Hiç kimsenin önünüzde ya da üstünüzde olmasına izin vermeyin” dediği enerjiye geri gelmenizi istemekteyiz.

(kendi kendine güler) Şimdi bu, yabancı varlıklarla ilgili birçok soruyu beraberinde getirecektir! Biz bu soruların her birini ve hepsini tartışmak için hazırlıklıyız. Ve Cauldre, sana da bunları yanıtlamak için gerekli araçları vereceğiz.

Şimdi, burada enerjileri değiştirip, Yaratıcı Dizisinin Yedinci Dersine geçeceğiz. Her birinizden, oturduğunuz yerde gevşemenizi rica etmekteyiz. Sevgili dostlar, Yedinci Dersinizi anlamanıza yardımcı olması açısından, size bir kısa öykü anlatacağız. Yedinci Ders basit, çok basit bir derstir. Siz bununla mücadele edebilirsiniz, çünkü bu o kadar basittir. Bunu karmaşık bir hale getirmeye çalışabilirsiniz.

Yedinci Ders, dışarıya dönük yaratmanın pratik dersleri diyeceğimiz derslerin ilkidir. Bugüne kadar konuşmuş olduğumuz şeylerin çoğu, yeniden dengelenmeye gereksinimi olan eski enerjilerin işlemden geçmesini, anlaşılmasını ve temelini oluşturmaktaydı. Şimdi bu dizinin ikinci yarısında, eyleme geçerek yaratmanın adımlarına başlayacağız. Bazılarınıza bu garip ya da alışılmamış gelebilir. Hepinizin içinde, bütün insanların içinde, yaratıcı gücünüzle ilgili kökleşmiş bir korku vardır. Tekrar yaratmak için içinizde bir isteksizlik vardır, çünkü aradan çok uzun bir zaman geçmiştir ve geçmişte yaptığınızı algıladığınız şeylerle ilgili hala bir utanç ve suçluluk duygusu hakimdir size.

Bu Ateş Duvarını geçtiğiniz için, içinizde algıladığınız esas olan bir günah (duygusu) vardır. Fazla ileri gittiğinizi hissetmektesiniz. Boşluğun yapılandırılması sürecinde, kargaşa enerjisi içinde savaştığınızı hissetmektesiniz. Oh, sevgili dostlar, o zamanlar meydana gelmiş olan savaşlar, Star Wars (filminin) çocuk oyunu gibi görünmesine neden olurdu! Onun için, biz gerçek yaratıcılık yeteneklerinizi kullanmanızdan söz ettiğimizde, bazılarınız şaşırabilecektir. Bazılarınız bunun doğru şey olup olmadığını merak edecek ve belki de zamanı olmadığını düşünecektir.

(duraksama)

Anna adında bir ışık işçisi vardı, burada bulunan ve bunu okuyan kişilere çok benzeyen, harika bir ışık işçisi. Geçen 30 yıl içinde birçok spiritüel kurslara gitmişti. Zihnini kontrol etmeyi öğrenmişti ki, bu da kendi içinde eğlenceli bir şeydir. Meditasyon yapmasını, meditasyon sırasında bir usulü izlemeyi ve zihnini nasıl boşaltacağını öğrenmişti. Ama biz biliyoruz, ve siz de biliyorsunuz ki, zihin hiç bir zaman boşalmamaktaydı. Anna günde iki kez, rahatsız bir pozisyonda oturarak 20 dakikasını geçiriyordu, çünkü bunu yapması gerektiğine inanıyordu. (kahkahalar) Ama bir anlamda bu ruhuna ve varlığına çok iyi gelmekteydi, çünkü ona yolunda yardımcı oluyordu. Yapılanmayı (strüktürü) sağlıyordu.

Sevgili ışık işçimiz Anna, farklı konularda, farklı teknikleri içeren birçok kurslar aldı – nasıl dingin olunur, nasıl sakin olunur, nasıl iyi olunur, Tanrı gibi nasıl olunur, Tanrı’ya nasıl itaat edilir, Tanrı’dan nasıl saklanılır. (kahkahalar) Bu kurslar, yol üzerindeki sıçrama tahtaları gibiydi ve onun bu noktaya gelmesini sağladı.

Ama alttan alta Anna merak ediyordu, “Bu kadar çok şey öğrenmeme rağmen ve bu kadar büyümeme rağmen, nasıl oluyor da varlığımı, alanımı etkiliyemiyorum? Nasıl oluyor da ben musluktan gelen suyun akışını değiştirmeye odaklanamıyorum?” O bunu denemişti. Ve işe yaramamıştı. “Nasıl oluyor da bir mumun alevini zihnimle etkileyemiyorum? Çünkü alevin hareketini etkileyen şeyin sadece esinti olduğunu ben de, Ruh da kesinlikle biliyoruz.”

Anna sinirleniyordu, çünkü yaşamında, kontrolü elinde tutamadığını gösteren meydan okumalar ve deneyimler olmaya devam ediyordu. Sadece hayatta kalmak ve içinde spiritüel olarak büyümek konularında iyi gidiyordu. Bakın, onun farketmediği şey, yaptığı tüm çalışma ve harcadığı tüm güçle, içerde bir şeyin yapılandırılmasıydı. Bu eylemler, içerde bir şeyi uyandırıyordu. Ama yine de bunların dışsal realitesini değiştirmemesine sinirleniyordu. Dışardaki şeyler değişmiyordu. Bunun birçok nedeni vardı. Nedenlerden biri, zamanın uygun olmadığıydı. (Şeylerin değişmesi) uygun olmayacaktı. (Değişseydi) – nasıl desek – bir parçalanma ve yanma olacaktı. Zaman pek uygun değildi.

Hepiniz açısından beklenilen çok şey vardı, ve biz bunu anlamaktayız. Anna’nın kendi enerji dengesi – berrak, beyaz ve siyah bilyelerle ilgili konuştuklarımız- onunla hala harika bir oyun oynuyordu. Bu oyunun daha bitmek zamanı değildi. Bir gerçek daha vardı, o da Anna’nın hala gücünü başkalarına vermeye devam etmesiydi. Bir kursa gider ya da bir kitap okur ve bunların takipçisi olurdu. Ve Yaratan takipçi değildir! Bunlar çelişen kavramlardır.

Ama şimdi sevgili dostlar, şimdi zaman uygundur. Söylediğimiz gibi, bugün ikinci çemberde toplananlar, ölçen ve izleyen varlıklar vardır. Zaman şimdi uygun olduğu için, bu onların çok ilgisini çekmektedir. İlk insanların şimdi yaratıcılığını kullanmaya başlayacağını bilmektedirler. Ve bu ilk insanlar da sizlersiniz.

Anna, dışardaki çevresini, dışsal varlığını kontrol edemediği için çok sinirleniyordu. Bir noktada, çoğunuzun yaptığı gibi, bütün kitaplarını, bütün araçlarını attı ve şöyle dedi, “Artık kurs falan yok. Onlar bana bir dolu paraya mal olmaktan başka bir işe yaramadı!” (kahkahalar) Sevgili dostlar, bu doğru bir anlayış değildir, çünkü söylediğimiz gibi, bu şeylerin hepsi, bütün bu kurslar ve edinilen disiplinler ve teknikler ona gerçekten bir sıçrama tahtası oluşturmuş ve onu aileyle yeniden biraraya getirmiştir. Bu kurslar kanalıyla diğerleriyle karşılaşmıştır. Toplantıların enerjisi, aileyi yeniden biraraya getirmek açısından değerliydi.

Şimdi, Anna, Yeni Ev denilen yeri öğrendi. Bunu pek anlamadı ama bunun güzel bir his verdiğini içi biliyordu. Bu ona uygun geliyordu ve başka hiç bir şey olmasa da, en azından birkaç dakikalığına sessizlik hissediyordu! (kendi kendine güler) Böylece Anna, her birinizden şimdi yapmanızı rica ettiğimiz gibi, Yeni Evinde zaman geçirmeye başladı. Kendinizi Yeni Evin enerjisinin içine koyun. Yeni Evinizin şarkısını hissedin. Eğer çok iyi duyamıyorsanız, sadece hissedin. Eğer çok iyi hissedemiyorsanız, orada bir titreşimin olduğunu, yeni evinizde çekirdek bir titreşimin olduğunu sadece bilin.

Anna, dışa dönük yaratmak, yönünü belirleyerek ve güçle yaratmak yeteneğinin yoksunluğundan biraz sinirlenmiş bir halde, eski yöntemlerin çoğunu salıverdiği bir noktaya geldi. Yaratmaya başlamak için gerçekten hazır olduğu bir noktaya geldi.

Yeni Evinde Anna, oturma odasında yerde duran, parıldayan bir boya, parıldayan, harika bir boyayla dolu bir kova ve kovanın içinde de kocaman bir fırça gördü. Bu kovanın orada bulunmasının bir nedeni olduğunu biliyordu, çünkü onu oraya Anna koymamıştı. Yeni Evine en son gittiğinde, böyle bir kova yoktu orada. Ama bu ona bir şekilde doğru geldi. Fırça büyüktü, çok büyüktü, şimdiye kadar gördüğü boya fırçalarının en büyüğüydü. Çevresine bakındı. Yeni evinin içinde çevresine bakındı ve bu fırça ve bu boyayla ne yapması gerektiğini düşündü. Ama korkup geri çekileceğine, yeni evinin o olağanüstü enerjisinde bulunduğu için, sadece kendine sordu, “Bu parıldayan, güzel boyayla dolu kova ve bu kocaman fırçayla ilgili bilmem gereken nedir? “ İçinden bir ses geldi – bir rehberden ya da Tobias’dan değil – ve, sadece bu fırçayı almasını, boyaya batırmasını, ve yeni evinin seçeceği her hangi bir duvarını sınırsız bir fırça darbesiyle (sıvamasını) söyledi. Anna eline parıldayan boyalı fırçayı alıp da, Yeni Evinin duvarına sınırsız bir “çizgi” çektiğinde, Yedinci Dersi öğrendi.

Ders Yedi: Sınırsız Darbelerle Yarat. Sınırsız darbelerle yarat. Bu basit ama önemli bir derstir. Gelecek 30 gün içinde, yaratmanın ilk gerçek anlayışına adım atacaksınız. Artık bir kurban olmayacaksınız ve artık yaşamınızda meydana gelen şeylere sadece tepki veren biri olmayacaksınız. Siz gerçekten yaratacaksınız. Sizden evinizde oturmanızı, evinizin titreşimini hissetmenizi ve hazır olduğunuz zaman, bu kocaman fırçayı alıp boyaya batırmanızı ve sınırsız bir darbeyle yaratmanızı istemekteyiz. Sadece bir darbe, daha fazla değil. Sonra fırçayı yere bırakın, yere oturun ve yarattığınız o sınırsız darbeyle neler oluyor izleyin. Gözlemleyin. O değişecektir. Şekil değiştirecektir. Kendi dengesini bulacaktır. Siz Yeni Evinizdesiniz, ve bu enerjinin içinde tanrısal bir denge mevcuttur. Yarattığınız ilk şey – ilk sınırsız darbeniz- kendi tanrısal dengesini bulacaktır.

Şimdi, ne yaratmaktasınız? Son toplantımızda insan deneyimlerinin dört alanından söz etmiştik. Bolluk olarak da bilinen kaynaklardan söz etmiştik. Sağlığınız ve biyolojinizden söz etmiştik. İlişkilerden söz etmiştik. Ve kendi değerini bilmekten söz etmiştik. Bu dördünden her hangi birini seçin. Onu yüreğinizde tutun. Sonra da sınırsız bir darbeyle yaratın, sadece bu alanın dengesini yaratın. Siz denge yaratmaktasınız. Belirli bir beklentiye ya da ne kendiniz, ne de Ruh için bir niyette bulunmanıza gerek yoktur. Siz tanrısal dengede yaratmaktasınız. Ama bu kez, sınırsız bir darbeyle yaratmaktasınız. Siz dışa dönük yaratmaktasınız.

Bütün bunların anlamı nedir? Peki şimdi ne olacak? Başta bir korkuya sahip olabilirsiniz. Gerçekte neyi yarattığınızı ve yeni-yaratılışın sonucunda nelerin meydana geleceğini merak edebilirsiniz. Bu korku, Dünya’ya gelmeden önceki zamana dayanmaktadır. Krallığı terk ettiğiniz, Ateş Duvarını geçtiğiniz için duyduğunuz utanca dayanmaktadır. Bu korkuyla yüzleşin. Onunla yeni evinizde oturun. Onu anlayın ve onunla konuşun. Bu korku sizin en iyi dostunuz olabilir, ya da bir yaratıcı için bu korku en kötü düşmanınız olabilir. Bu korku, eğer ele alınmazsa, size geri gelecektir. O size bir yabancı varlık gibi görünerek geri gelecektir. (kahkahalar) Bunu ciddi anlamda söylemekteyiz. Eğer bu korkunun büyümesine ve güç kazanmasına izin verirseniz, sizi bu korkunun doğduğu yerlere geri götürecektir.

Ders Yedi: Sınırsız darbelerle yarat. Bunun nasıl işleyeceğiyle ya da ayrıntılarıyla endişelenmeyin. Bu oda bu gece, ayrıntılar üzerinde çalışan teknisyenler ve mühendislerle doludur. Siz, yaratıcılar olarak, bununla şimdi ilgilenmek durumunda değilsiniz. Sınırsız darbelerle yaratın. İnce fırçaları elinize alıp, Ruh’a ve Tanrısal Benliğinize bunun nasıl yapılacağını söylemek eğiliminiz olacaktır. Bu baştan çıkartmalara karşı koyun. Yarattığınız bu güzel, sınırsız darbenin önünde oturun. Sadece kendi tanrısal dengesini bulmasına izin verin. Bu basit bir şeydir sevgili dostlar, ama yine de çok meydan okuyucudur.

İlişkilerle ilgili bir konu, bir sorun alın. Ruh’a ya da kendinize bu konunun ne olduğunu açıklamak zorunda değilsiniz. Ayrıntılara girmek zorunda değilsiniz. Bu bir konuyu alın. Onu yüreğinizde tutun. Sınırsız bir darbeyle yaratın, ve sevgili dostlar, tanrısal dengenin, kendi tanrısallığınızın gerisini halledeceğini bilin.

Burada ne olmaktadır görüyor musunuz? Kendi tanrısallığınıza güvenmeyi ve onun işe koyulmasına izin vermeyi öğrenmektesiniz. Geçmişte tüm ayrıntılarla başa çıkmaya çalıştınız! Krallıktan o kadar uzun bir zaman ayrı kalmıştınız ki, her küçük ayrıntıyla başa çıkmak zorunda olduğunuzu hissettiniz. Güvenmek zamanıdır. Tanrısallığınızın uygun dengeyi sağlamasına izin verdiğinizde, oh sevgili dostlar, yaşamınız çok daha kolaylaşacaktır! Güzel darbelerin ressamı olacaksınız. Tezahürün işlemleri başka düzeylerde gerçekleştirilecektir. Ve yaşam çok daha sevinç dolu olacaktır.

Peki neden duvar? Neden boya? Sınırsız darbenizi gerçekleştirdikten sonra yeni evinizin dışına çıkın. Dışardaki şeyler farklı görünecektir. İçerde gerçekleştirdiğiniz çalışma yüzünden farklı görünecektir! Sadece farklı görünecektir. Önceden farkedebildiğiniz şeylerin ötesini görmeye başlayacaksınız. Şeylerin gerçekte nasıl biraraya gelmeye başladığını göreceksiniz. Bir zamanlar üzüldüğünüz ya da acıdığınız, çevrenizde bulunan insanların içini görebileceksiniz. Onların yaşamındaki sevinci görebileceksiniz. İlk, sınırsız fırça darbenizle, içinizde bir şeyi değiştirmiş olacaksınız ve dışarısı farklı görünmeye başlayacaktır.

Hiç kimsenin yaşamını değiştirmiş olmayacaksınız. Sadece kendinizinkini. Size daha önce de söylemiştik, başkalarını fırına koymayın diye. Başkalarını değiştirmeye çalışmayın. Bunu yapmanıza gerek kalmayacaktır, çünkü herşey farklı görünecektir ve siz şimdiye kadar hiç anlamadığınız bir şekilde anlamaya başlayacaksınız.

Ders Yedi: Sınırsız darbelerle yarat. Sevgili dostlar, ayrıntıları doldurmak için ince fırçaları elinize almak arzunuza karşı koyun. Bu sizin için yerine getirilecektir. Sınırsız bir darbeyi yarattıktan sonra, yerde oturun ve o anda yarattığınız o sanat eserini hayranlıkla izleyin. Biz size daha önce İnayet Fırınından söz etmiştik, ve onun içine eski sorunları koymanızdan söz etmiş ve bunu yapmanıza yardımcı olmuştuk. İnayet Fırını eski sorunlar için harikadır. Ama İnayet Fırını aynı zamanda, yarattığınız yeni şeylerin işlemini ve dengesini de sağlamaktadır. Bu yeni evinizin tüm enerji sistemini kapsayan bir şey gibidir. Sınırsız bir darbe yarattığınızda, İnayet Fırınınız enerjileri dengelemekte ve işlemden geçirmektedir. Başka bir deyişle, inayetin, yeni-yaratılışın işlemini yapmasına izin vermek demek, tanrısal dengeyi güvence altına almak demektir. Bu, şeylerin en uygun ve sevgi dolu şekilde tezahür edeceğinin ve dengeleneceğinin güvencesidir. Acaba en uygun ya da aydınlanmış şeyi yaratıyor muyum diye endişelenmek zorunda kalmayacaksınız. Kendi tanrısallığınız dengeyi halledecektir.

Her birinizin içinde, uygun olmayan bir şeyi yaratmak korkusu doğuştan vardır. Bu bugüne kadar çoğunuzun donup kalmasına neden olmuştur. Yaratmaya gönülsüzdünüz, çünkü bunun doğru şey olup olmadığını bilmemekteydiniz. Nasıl yaratacağınızı ve ne yaratacağınızı Ruh’un size söylemesini beklediniz, çünkü bir kez daha uygunsuz bir şey yapmak istemediniz. İnayet Fırını, kendi Tanrısallığınız ve Ruh’un sevgisi, uygunsuz olarak yaratmamanızı sağlayacaktır. İçinizdeki dört bilye ve dengeyle, kötüyü ya da karanlığı yaratmayacaksınız. İçinizdeki sevgiyle, yanlış şeyi yaratmayacaksınız.

Peki şimdi yaratmanız gereken şey nedir? Bu basit bir şeydir. Sınırsız darbenizle siz ilişkilerin yeni bir dengesini, bolluğun dengesini, sağlığın ve kendi değerini bilmenin dengesini yaratmaktasınız. Bu sınırsız fırça darbesini aldığınızda, yeni bir denge yaratmaktasınız. Bu dengenin kaç lira anlamına geldiği ya da yaşamınızdaki şu yeni sevgilinin neye benzeyeceği hakkında endişelenmeyin. Tanrısallık dengeyi halledecek ve uygun olan herşeyi size getirecektir. Şeyleri içerde değiştirdiğinizde, titreşim düzeyini de değiştirmektesiniz. Enerji modellerini değiştirmektesiniz, öyle ki, yeni evinizin kapısından çıktığınızda, görünen şeylerin algılanmasını değiştirmiş olursunuz. Başka bir insanı etkilemeden, realiteyi değiştirmektesiniz. Bu çok ilginçtir. Onun için biz, “Dünya’yı değiştirmek için dua etmeyin. Sadece kendi içinizde uyanış için dua edin” demiştik. Siz bunu yaptığınız zaman, realitenizin göründüğü şekli değiştiriyor olacaksınız. Gelecek derslerde bunun hakkında daha konuşacağız.

Ders Yedi, çok basit, ama dışa dönük yaratmayla ilgili ilk ders : Sınırsız darbelerle yarat. Sözünü ettiğimiz dört alandan birini seçin. Devam ettikçe daha saflaştırılmış ve daha yoğun dersler kesinlikle gelecektir, ama şimdilik bir süreliğine bununla çalışın. Sınırsız darbelerle yaratın.

Şimdi sevgili dostlar, bu gece ikinci çemberde oturan ve enerjiyi ölçüp izleyen varlıklar gülümsemektedir. Onlar diğer insanların çok azında buldukları bir titreşim düzeyini hissetmekte ve görmektedir. Bu titreşim, içinizde parıldayan sevginin titreşimidir. Bu varlıklar, bütünleşmenize, sevginize ve kendinizi adamışlığınıza gülümsemektedir. Bu parıldayan şey, ışıktır.

Onlar daha burada Shaumbra’nın ve Dünya’nın birçok ölçümünü alacaktır. Dünya’nızda olacak dönüşümleri görmeyi bekleyin, demektedirler. Güçteki dönüşümleri göreceksiniz. Gaia’daki dönüşümleri göreceksiniz. Ve bunlar çoğalmaya devam edecektir. Yakın zamanda meydana gelmiş olan Güney Amerika ve Hindistan’daki depremler bir başlangıçtır. Daha fazlası olacaktır ve bu uygun olacaktır. Daha sonra, bu tip durumlarla nasıl başa çıkacağınızı konuşacağız.

Böyle biraraya geldiğimizde, bu gerçekten bir sevgi zamanıdır ve bir yeniden-buluşmadır. Biz bu birlikte olduğumuz zamanın zevkini çıkartmaktayız. Biz toplantılarımızın keyfini çıkartmaktayız. Bu enerjiyi alın. Böyle toplandığımız zamanlarda gelen hissi alın. Onu içinizde tutun. İçinizde saklayın. Varlığınızın tüm diğer enerjilerinin bakacağı bir rehber olarak onu orada tutun. Sevgili dostlar, perdenin öbür yanında bulunan ve sizin yararınıza çalışan, sizinle birlikte çalışan, sizinle ilgilenen, çok sayıda varlık vardır.

Gerçekten, siz hiç bir zaman, asla yalnız değilsiniz.

Ve öyledir!

Kırmızı Meclis’in varlıklarından Tobias, Golden, Colorado’da yaşamakta olan Geoffrey Hoppe tarafından sunulmaktadır. Tobit’in mukaddes kitabında bulunan Tobias’ın öyküsü, Crimson Circle sitesinde bulunmaktadır.

www.crimsoncircle.com. Tobias materyelleri, bedelsiz olarak dünyanın her tarafında bulunan ışık işçileri ve Shaumbra’ya, Ağustos 1999 tarihinden beri sunulmaktadır. Bu tarih Tobias’ın, insanlığın yıkım potansiyelini aşıp, Yeni Enerjiye girdiğini söylediği tarihtir.

Crimson Circle, Yeni Enerjiye geçiş yapacak ilk insan (kılığındaki) meleklerden oluşan global bir ağdır. Bu kişiler, yükseliş halinin sevinç ve zorluklarını deneyimlerken, diğer insanların da yolculuğuna, paylaşım, ilgi ve yol göstererek yardımcı olmaktadır. Crimson Circle’in sitesine her ay 40.000’in üzerinde ziyaretçi, son materyelleri okumak ve kendi deneyimlerini tartışmak amacıyla girmektedir.

Crimson Circle her ay Denver, Colorado’da, Tobias’ın, Geoffrey Hoppe kanalıyla son bilgileri sunduğu yerde biraraya gelmektedir. Tobias, kendisinin ve Crimson Council’ın (Kırmızı Meclisin) diğer semavi varlıklarının, aslında insanoğlunun kanallığını yapmakta olduğunu bildirmektedir. Tobias’a göre, onlar bizim enerjilerimizi okumakta ve biz içimizde deneyimlerken, dışardan da bakabilmemiz için, kendi bilgilerimizi bize geri tercüme etmektedirler. Crimson Circle toplantıları herkese açıktır, ama LCV takdir edilir. Katılımı gerektiren hiç bir şey ve ödenmesi gereken bir aidat yoktur. Crimson Circle, dünya çapındaki Shaumbra’nın açık sevgisi ve bağışları yoluyla bolluğu kabul etmektedir.

Crimson Circle’ın en yüksek amacı, insan melekler ve öğretmenler olarak, içsel spiritüel uyanış yolunu yürümekte olan kişilere hizmet etmektir. Bu hıristiyanlıkla ilgili bir misyon değildir. Tersine, içsel ışık, merhamet ve ilgi bulabilmeleri amacıyla, insanları senin kapına getirecektir. Kılıçlar Köprüsü’ndeki yolculuğuna başlayan bu kendine has ve değerli insan sana geldiğinde, o anda ne yapman ve öğretmen gerektiğini bileceksin.

Eğer bunu okumaktaysan ve gerçek olduğunu ve bir bağın olduğunu hissediyorsan, sen gerçekten Shaumbra’sın. Sen insan (kılığında) bir öğretmen ve bir rehbersin. İçindeki tanrısallık tohumunun bu anda ve gelecek tüm zamanlar için çiçek açmasına izin ver. Hiç bir zaman yalnız değilsin, çünkü tüm dünyada bir ailen ve çevrendeki semavi boyutlarda melekler vardır.

Bu metni lütfen ticari amaç olmaksızın ve bedelsiz olarak dağıtın.

Lütfen bu bilgiyi, dipnotlar dahil bütünüyle kullanın. Tüm diğer kullanımlar, Geoffrey Hoppe, Golden Colorado’dan alınacak yazılı onayı gerektirir.

Telif hakkı 2001, Geoffrey Hoppe, P.O.Box 7328, Golden, CO 80403.

e-posta: tobias@crimsoncircle.com. Tüm haklar mahfuzdur.

Sorular ve Yanıtlar

Yaratıcı (Yaratan) Dizisi – 10 Şubat 2001

Ders Yedi: Sınırsız Darbelerle Yarat

Crimson Circle’de (Kırmızı Çemberde) sunulmuştur

TOBIAS: Ve öyledir, bugünün çemberindeki enerjiyle devam etmekteyiz. Bu en sevdiğimiz zamanlardan biridir…..sorularınızı yanıtlamaya çalışmak. Daha önce size çok kez söylediğimiz gibi, bizim de yanıtları bilmediğimiz zamanlar vardır. Sizler yeni enerjinin öncülerisiniz, onun için de çözümler daha yaratılmamıştır. Biz yanıtları yaratmak için sizinle, tanrısallığınızla ve perdenin öbür yanındaki varlıklarla çalışmaktayız. Ama şu anda Shaumbra’nın içinde bir enerji değişiminin meydana geldiğini bilmekteyiz. Bununla ilgili bir dakika konuşacağız.

Biz “dua” konusunu konuşmuştuk. Bazı ışık işçilerini kızdırmıştık! (kendi kendine güler) Burada bir noktayı açıklığa kavuşturmak istemekteyiz – ve altını çizmekteyiz – biz hiç bir şekilde duayı kınamakta ya da geçersiz kılmakta değiliz. Biz duanın uygun olmadığını ya da uygun olmayacağını söylememekteyiz. Biz sadece, sizin enerjinizi değiştirmekte olduğunuzu, yaratma şeklinizi değiştirmekte olduğunuzu, ve dış dünyanızı etkileme şeklinizi değiştirmekte olduğunuzu söylemekteyiz. Dua, sizin için güçlü bir araç olmuştur. Enerjilerin odaklanmasını sağlamıştır. Niyetlerinizin güçlenmesini sağlamıştır. Gerçek yolunuzu bilmenizi sağlamıştır. Siz yüreğinizden başkaları için dua ettiğinizde ve onlar bu enerjiyi kullanmayı seçtiğinde, duaların etkisi olmuştur.

Yeni enerjinizin derinliğine girdikçe, bir sonuca ulaşmak için dua etmenize gerek kalmayacaktır. O sadece OLACAKTIR. Bunu anlaması biraz zor olabilir. Siz denge ve dinginlik alanında bulundukça, ve sınırsız fırçayla yarattığınızda, şeyleri sadece OLMAKLA tezahür ettireceksiniz. Siz bu nitelikleri, eğer kullanmayı seçerlerse, başkalarına sunacaksınız. Duanın dışsal ifadesine gerek kalmayacaktır. O, siz orada olduğunuz için, sadece OLACAKTIR. Bunun anlaşılmasının biraz çalışma isteyeceğini bilmekteyiz.

Siz, belirli enerji dinamiklerinin uygun olduğunu anlamaya başlayacaksınız. Eğer başka bir insan hastalık ya da bolluk sorunlarını seçiyorsa, bunu, o insanın varlığının seçtiğini anlayın. Bunu onurlandırın ve bir biliş alanında olun. Sonra, onlar öğretmen olarak sizden yol göstermenizi istediklerinde ancak, onlara gerçekten, gerçekten yardımcı olmaya başlayabilirsiniz.

Bazı kişiler vardır ki, başkaları için uygun olmayan enerjilerle dua etmektedir. Başkaları kötü olmasın diye dua etmektedirler! Başkaları aklını başına toplasın diye dua etmektedirler! (kahkahalar) Başkaları bu kadar yanılmasın diye dua etmektedirler. Sevgili dostlar, sizler Shaumbra olarak, başkalarının bulunduğu yeri onurlandırmayı öğrenmektesiniz. Siz kendi içinizde denge yaratmayı öğrenmektesiniz, ve bu da şeylerin dışardaki görünümünü değiştirmektedir.

Yakın zamanda Hindistan denen ülkede, yerin sarsılması bile uygundu. Gaia’nın bu aktivitelerini durdurması için dua etmek uygun olmayacaktır, çünkü bunlar gereklidir. Aynı sizin gibi, Gaia da eski enerjileri salmaktadır. Gaia’yı sadece sevin, kendiniz sadece bir denge alanında, tanrısallık alanında olun ve Gaia da öyle olacaktır. Hindistan’daki bu olay sırasında dünyayı terk eden insanlar, bunu yapmayı seçmiştir. Sizin bunu onurlandırmamanız, onların yolunu onurlandırmamak anlamına gelir. Bu ne kadar zor ve acı görünse de, yakın zamanda dünyadan ayrılanlar, sizden sadece onları onurlandırmanızı istemektedir. Siz kederle dua ettiğinizde, keder, üzüntü ve umutsuzluk enerjisini göndermektesiniz. Onların aldıkları budur, ve bunu da pek istememektedirler. Onun yerine, sizin onurlandırma ve kabul enerjinizi istemektedirler.

Shaumbra olarak siz dua ihtiyacının ötesine geçmektesiniz. Dua, bir dengesizliğin olduğuna ve şeylerin de uygun olmadığına işaret eder. Shaumbra olarak siz herşeyin uygun olduğunu anlayacaksınız. Eğer bir duruma yeni enerjinin dengesini getirmeyi seçiyorsanız, sadece OLUN. Sadece kendinizi bu duruma koyun. Keder ve ıstırap hissetmek yerine, sadece enerjinizi bu duruma getirin, koyun. Yeni dengeniz, onu kullanmayı seçenler için elverişli hale gelecektir.

Bu yeni enerjide sevgili Shaumbra, eski yöntemlerden ayrılan çok değişiklikler vardır. Çok değişiklikler vardır ve olmaya da devam edecektir. Bu duaya karşılık OLMAK konusu, sadece bir tanesidir.

Bunu açıkladıktan sonra, bu gecenin sorularıyla devam edebiliriz.

SORU: Tobias, insan endişelerinin dört alanı (bolluk, ilişkiler, sağlık ve kendi değerini bilme) o kadar geniş ki. Bir başka sınırsız darbeyle boyamadan önce belli bir süre beklemeli miyiz, yoksa her gece bir tanesini boyayabilir miyiz?

TOBIAS: Sevgili dostlar, yeni evinizin titreşimine ve şarkısına kulak vermek zamanı gelmiştir. Bu soruya kendin yanıt ver! Kargaşa olduğunda hissedeceksin, uygun olduğunda hissedeceksin, yaratılışlar arasındaki sürenin fazla uzun olup olmadığını hissedeceksin. Biz sorularınızı gitgide size soru yönelterek yanıtlamaya başlayacağız : ne, nasıl hissetmektesiniz? diye.

Bu soruya genel bir yanıt vererek size yol gösteremeyiz, çünkü bu her biriniz için özel, farklı ve bireysel olacaktır. Bazı kişiler var ki, bu gece her alanı kapsayan bir sınırsız darbeyle yaratmanın uygun olduğunu hissedecektir. Diğer kişiler, sınırsız bir darbeyle yarattıktan sonra Yeni Evlerinin dışında olup biteni görmek ve hissetmek için beklemeyi seçecektir. Onlar günlerce ya da belki haftalarca bekleyebilirler. (gülerek) Ama burada oturan grubun, bu gece çalışacağını bilmekteyiz!

SORU: Tobias, benliğimiz ve Yüksek Benliğimiz ve Gerçek Benliğimiz arasındaki ilişki nedir? Ben bu iki terimi eşit, aynı olarak anlamaya alışmışım. Bu konuda her hangi bir içgörü işime yarayacaktır.

TOBIAS: Sevgili, sevgili dost, sen Yüksek Benliğini ve Tanrısal Benliğini ve Gerçek Benliğini evinin dışına koymuşsun. Onlar şimdi içeri girmeyi istemektedir. Bunlar hepsi aynı şeydir. Daha önce açıkladığımız gibi, sen evinin bir odasında buluyorsun, ama daha çok oda var. Bir çatı altındaki birçok oda, senin Gerçek Benlik diyeceğin şeydir. Bu çok odalara kendini açmaya başla. Bunların HEPSİ senin içindedir. Orada, dışarda bir varlığın, senin dışında bulunan büyük altın bir meleğin olduğunu sanıyorsun. Ancak tanrısallığın, içindeki en küçük düzeydedir ve oradan büyümektedir. O evinin kapısını vurarak gelmeyecektir. O, senin varlığının içinden ışımaktadır. Senin kendinle ve tanrısallığınla ve Ruh arasına koyduğun ayırımın artık sona ermesi gerekmektedir. Onları evinde biraraya getir.

SORU: Tobias, her birimiz için yolculuğun biraz farklı olduğunu göz önüne alırsam, yükselmek için büyümeme yardımcı olacak ne yapabilirim?

TOBIAS: Öncelikle, olduğun tümü anlatan bir mesel olan Yeni Evinde daha fazla zaman geçir. İçerden gelmekte olan şarkılar, tonlar ve ahenkler vardır. Sen evinin dışındaki sokaklarda, bakınarak ve arayarak dolaşmaktaydın. Sen kendi parçalarını arayarak, bir şehirden ötekine yan-yollarda ve otobanlarda yolculuk yapmaktaydın. Bunu şimdi içine getir. Titreşimi dinle. Buradan kendi sorularını nasıl yanıtlayacağını öğreneceksin ve yeni farkındalıklara ulaşacaksın.

Yaratılış eylemini daha dinamik bir şekilde tetikleyen bir titreşim de vardır. Bu “itici” bir titreşimdir. Sen yarattığın zaman, sınırsız darbeyi kullandığın zaman, bir titreşim oluşmaktadır. Biz bunu insanların titreşim ve ses yelpazesi içinde tanımlamaya çalışacağız. (duraksama) Bu,

EH-LA-TONUNA benzerdir. (bu tonu doğru bir şekilde verebilmeye çalışır) Bu bir EH-LA-TONUDUR. Bu, yaratılış işlemini yoğunlaştıran, titreşimsel bir niteliktir. EH-LA-TONU titreşiminin, sınırsız darbende olmasına izin ver. Bu onu itecek ve ona daha fazla dinamik katacaktır. Bu, yaratılış enerjisinin uyumlanmasını sağlayacak bir şeydir. Bu, bu enerjiye daha fazla güç katan bir titreşimdir. Bu titreşimle çalış. Bu, kendi yaratımına bir ünlem işareti koymak gibi bir şeydir.

Şimdi soruna geri gelmekteyiz. Sadece dinle, Yeni Evinin şarkısı sana ne söylemekte, sadece dinle. Sana uygun bir şekilde yol gösterilecektir. Sonra, eline o büyük fırçayı alıp da ilk darbeyi yaratmaktan da korkma, ve bu süreci, işlemi başlatacaktır.

SORU: Tobias, niyetimizi ya da arzumuzu ya da sadece kurduğumuz iletişimi yüksek sesle söylemek ve ifade etmek, içimizden Yüksek Benliğimiz ya da rehberler, Tanrı, Sananda vs ile konuşmaktan ya da düşünmekten daha etkili ve güçlü müdür?

TOBIAS: Sen konuşmanın, hatta zihnin düşüncelerinin ötesine geçeceksin. Bu Tek(Bir) Çakra alanından gelecektir. Yüksek sesle “ifade etmek” daha çok zihinle ilgilidir. Çok sınırlı olmaktasın ve fazla zihinsel bir aktivite de söz konusudur. Sözcükler yüksek sesle ifade edilmiş olsun ya da olmasın, Ruh seni duyar. Bazen söylediğin sözcüklerde bile çok bölümleme, sınıflandırma eğilimin var. Çoğunuzun Ruh’la olan iletişiminde, Tanrı’nın sizi belki de doğru duymadığını düşünerek, sözcükleri dönüp dolaşıp tekrarladığınızı biliyoruz. Söylediğiniz sözcükler değildir önemli olan. Önemli olan, Tek Çakranızda başlayıp da sizden yayılan titreşimdir. Bu basit bir ifadedir. Aslında realitenizi de yaratan budur.

SORU: Tobias ve aile, herşeyi uygun olarak yapmakta mıyım, yoksa bazı alanlarda ayarlamalara ihtiyacım mı var? Burada biraz yalnızlık çekmekteyim. Çocuklarım benimle birlikte biliyorum ama, yaşamımda paylaşabileceğim, düşünce ya da hislerimi tartışabileceğim, aynı anlayışlarda olan biri daha yok.

(çvr. Tobias’a yöneltilmek üzere telefonla ya da yazılı sorular da gelmektedir. Sanırım bu o sorulardan biri)

TOBIAS: Bu sorunun (sahibi) enerjisine bakmaktayız. (duraksama) Kesinlikle, sen değişimlerden geçmeye devam edeceksin. Bu, ayarlama yapman ya da doğru şeyi yapıp yapmamanla ilgili değildir. Sen değişimleri hissetmeye devam edeceksin. Bunu, doğru şeyi yapmamakla karıştırma. Sen gerçekten doğru yoldasın. Gerçekten doğru yoldasın.

Çoğu ışık işçisi, kendi enerji düzeyini yeniden-doldurmak, enerjilendirmek için, içe döndüğü bir yalnızlık dönemini seçmektedir. Yeni enerjilerin derinine indikçe ve dışarıya doğru yaratmanın ilk adımını öğrendikçe – sınırsız darbeyle dışa dönük yaratmayı -, bunu ilişkiler alanınıza da uygulayın. Sonra uygun olan “tanıdık” kişi ya da şeylerin size çekileceğini bilin. Onlar gelip kapınızı çalacaktır. Ve her zaman ilişki kurmak isteyen bir Shaumbra da kesinlikle vardır. Biz senin yerel çemberinin büyüdüğünü görmekteyiz. Biz, internet iletişiminizin hepinizi birbirine bağladığını görmekteyiz. Bu araçları, sizinkine benzer deneyim ve düşünceleri paylaşan Shaumbra ile bağlantıya geçmek için kullanın.

SORU: Bir yıl kadar önce erkek kardeşim, aşağı yukarı 9 metrelik bir yükseklikten düştü ve leğen kemiği ile birkaç omuru kırıldı. Fiziksel olarak iyileşti ama şimdi, eterik bedenindeki incinmeler ve bileğinden olduğu bir ameliyat yüzünden, iki tane yabancı varlığın fiziksel bedenini ele geçirdiğine inanmakta. Aynı zamanda, eterik bedeninine yabancı parazitler tarafından saldırıldığına da inanmakta. Geçen yıl bu durumuyla ilgili olarak birçok şifacıya baş vurdu ve şifa çalışmaları yaptırdı ama bunlar bugüne kadar bir işe yaramadı. Nelerin olduğu hakkında ve bu durumdan kurtulması için gerekli düzeltmelerin ne olduğu hakkında bizi aydınlatabilir misin?

TOBIAS: Sevgili dost, bu kazayla, çok eskiye dayanan bazı eski konular sarsılıp gevşemiştir. Düşüş, bunların gerçekten yüzeye çıkmasına neden olmuştur. Şimdi eski konuların yüzeye çıktığı bir durumla karşı karşıyasınız, çünkü bunlarla yüzleşmek, bunları kutsamak ve şifalandırmak zamanıdır. Yabancı varlıkları bundan sorumlu tutmak, kendi gücünü teslim etmektir. Bu, gecenin erken saatlerinde üzerinde konuştuğumuz şeye gücünü teslim etmektir. Bu, gücünü bir “yalana”, senin üzerinde gücü olmayan bir şeye gücünü teslim etmektir. Peki, yabancı varlıklar neden bedenine girip de bu şekilde yaşamak istesin, diye de sormaktayız. Onların gidebileceği birçok başka yer vardır! Onlar için bir meyve ağacı, yaşanacak daha güzel bir yer olurdu. (kahkahalar)

Geçmişin birçok dengesizliği, onları sevmeniz ve onurlandırmanız ve kutsamanız için şimdi ortaya çıkmaktadır, bunu anlayın. Siz bunu yaptığınız zaman gidecekler ve siz de dengesiz olmayacaksınız. Ancak, yabancı varlıkların yaşamını idare ettiğine inanmaya devam edersen, biz de memnuniyetle oturur, oyununu oynamanı izleriz.

SORU: Sevgili Tobias, geçen ay, Aralık 2000’de yapılan Tobias oturumunun videosunu, federal cezaevindeki tutuklulara gösterdim. (Kırmızı Çemberi yakın bir gelecekte cezaevlerine götürmek planı yapılmaktadır) Tutuklulardan biri şu soruyu sormaktadır: “Tobias neden buraya gelip, bizimle olmak istiyor? Bizim gibi zavallı serserilere acıdığı için mi gelecek? Beni koruyacak mı? Buraya neden gelmek istiyor?” Tutuklu kişi konuşurken çok kışkırtıcı, tahrik edici bir hal aldı ve aurasında donuk hardal sarısı ile donuk kahverengiler vardı. Sanki onun çok acı çekmesine ve cezaevini boylamasına neden olan, ihanetle ilgili bir konu ortaya çıkmış gibiydi. Ona ve diğer tutuklulara bir mesajın var mı?

TOBIAS: Sevgili dost, bu o kadar uygun bir sorudur ki! Birçok duyguları beraberinde getiren bir öyküyü paylaşacağız. (duraksama) Ben, Tobias uzun, çok uzun zaman önceki bir yaşamımda, hapiste öldüm. Ben toprak sahibi, mal mülk sahibi biriydim. Bu, Tobias adıyla yaşadığım, sizin kutsal yazılarınızdan çıkartıldığım yaşam değildi. (kahkahalar) Bu ondan sonraki bir yaşamdı. Ben toprak sahibiydim ve topraklarıma göz dikmiş, yetkili bir kişi vardı. Beni hapse attırmanın bir yolunu buldu. Orta yaşlardaydım ve bir ailem vardı. Hapise konuldum ve ölüme terk edildim.

Şimdi, bu olaydan ötürü çok öfkeliydim. Ruh’un bana ihanet ettiği hissi çok yoğundu. İnsan olarak kendim için böyle bir şeyi neden yaratmak isteyeceğimi, bir türlü anlayamıyordum. Bu, benim en önemli yaşamlarımdan biriydi. Hapiste geçirdiğim süre, sessizlik ve içe dönme ve Ruh’la gerçek bir birleşmenin olduğu bir zaman haline geldi. Öncelikle kızgınlık ve ihanet süreçlerinden geçtikten sonra, Ruh’u ve Tanrı’yı içimde anlamaya başladım. Mutsuz bir adam olarak ölmedim. Kızgınlık içinde ölmedim. Yeni bir farkındalığa ve yeni bir aydınlanmaya erişmiş bir halde öldüm. Bu yaşamda, geçmişte kendi çevreme koyduğum, hem gerçek, hem de mecazi anlamdaki bütün engellerden kendimi özgürleştirmeyi seçtim.

Bu mesajlara kanallık eden ve benim oğlum dediğim Cauldre’nin (Geoffrey Hoppe) de hapiste bulunduğu bir zaman olmuştur. Çok da uzun bir zaman önce değil, ama bu yaşamında değil…..

teşekkür ederim. (kendi kendine güler) Bizden bunu da söylememizi istedi. (kahkahalar) Şimdi, parmaklıkların arkasında geçirdiği zaman, çok yaşamlar önce de değildi; bizim burada ayrıntılarına girmemizi istemediği, epey sorumsuz davranışlardan ötürü hapisi boylamıştı. (kahkahalar) Bu zaman süresince, insanların durumu ve güç düzeyleriyle ilgili bazı gerçekleri anlamıştır. Sizin dünyanızda haksızlıkların olduğunu anlamıştır. Bunlar, onun burnunu sürtmesine neden olmuştur!

Kırmızı Çember enerjisinin, kendini kapana kısılmış ve hapsedilmiş hisseden kişilere, kendini değersiz hisseden kişilere, umutsuzluk içinde olan kişilere yolunu bulması uygundur. Çünkü bu çemberin enerjisi umut ve gerçek ve sevgiyle ilgilidir.

Tutuklu denen kişilere söylemek ihtiyacında olduğumuz fazla bir söz yoktur; biz onlarla oturacağız, biz onlardan enerjinin devinimini hissetmelerini isteyeceğiz. Hapiste onlarla toplandığımızda varlıklarını açmak isterlerse, en derin düzeylere ineceğiz. En derin düzeylere şunu söylemek için ineceğiz, “Sizi derinden seviyoruz”, “Aile olduğunuzu biliyoruz”, “Ruhunuz için gerekli bir nedenden ötürü burada bulunduğunuzu biliyoruz”, “Biz büyük bir merhametle sizinle bir süre oturacağız, çünkü bu yollardan geçtik.”

SORU: Tobias, Kryon’un nötr aşıyı almak dediği şeyden sonra yaşadığım dinginlik ve sakinliği çok arıyorum. Sık sık, kaybolduğunu hissettiğim bu süregelen dinginlik hissini hiç yaşayamıyacakmışım gibi geliyor.

TOBIAS: Sen ve Shaumbra olan herkes, birçok değişimin olduğu bir dönemden geçmektesiniz. Bu zamanda meydana gelen çok uyumlamalar vardır. Dengeli hissettiğin zamanlar çoğalacaktır. Yaşamının geri kalan günlerinde sakinliği yaşaman zor olacaktır; ama dingin bir denge, dingin bir denge uygun olacaktır. Şeylerin nasıl işlediğiyle ilgili daha derin bir anlayışa sahip olacaksın. Dualiteyle bir mücadele içinde olduğunu değil de, daha çok sevginin dengesinde olduğunu hissedeceksin. Bu günlerin geri kalanında hepiniz çok aktif olacaksınız. Bir parçası olmayı istediğiniz çok değişim enerjisi ve enerji hareketleri vardır. Kendinizi seyirci olarak değil de, bir yaratıcı olarak bulacaksınız. Onun için hepimiz buradayız.

SORU: Tobias, yaşam amacımı işim kanalıyla gerçekleştirmek için aldığım karardan sonra, parasal meydan okumalar yoğunlaştı. Bundan kolaylıkla geçebilmek için öğrenilmesi gereken en büyük şey nedir?

TOBIAS: Yeni evine git, o büyük fırçayı al, dengeli bolluk için sınırsız darbeni yarat, ve sonrada kendi yolundan çekil. Tanrısallığının içeri gelmesine ve sana gereksinim duyduğun şeyleri getirmesine izin ver.

Sen zihninde fazla zaman harcıyorsun…..orada fazla zaman harcıyorsun. Geçmişteki deneyimlerin yüzünden bunu da yapmak zorundaydın. Eski enerjide, her bir anı yaratmak zorundaydın. Dualitenin mücadelesi için endişelenmen gerekiyordu. Çevrene duvarlar örmek zorundaydın. Şimdi, yeni enerjiye geçmektesin. Sınırsız darbeleri kullanmak dersi, basit bir derstir ve yeni enerjide yaratmanın da ilk adımıdır. Sınırsız bir darbeyle yarat ve kendi dengesini bulmasına izin ver. Bu belki de iş değiştirmek anlamına gelecektir. Bu yeni bir yola girmek anlamına gelebilir ve bunların hepsi sürecin bir parçasıdır. Sana söylenecek en iyi şey, bu sınırsız darbeyle yarattıktan sonra, sadece yoldan çekilmendir. Uygun parasal kaynaklar gelip kapını çalacaktır.

SORU: Tobias, “korkuyla oturmayı” nasıl gerçekleştireceğimizi lütfen tekrar açıklar mısın.

TOBIAS: Sevgili dostlar, korku geldiğinde, onunla savaşmaya alışıksınız. Sizin doğal tepkiniz onu karşıt bir enerji olarak görmektir. Oh, korku kesinlikle gelecektir ve panik ve endişe de gelecektir. Bunların hepsi şimdi ve bir süre daha uygun ve doğal olan ve olmaya devam edecek enerjilerdir. Korkuyla savaşacağınıza – ki bu ona güç kazandırır- korku dolu bir durumun korkusuyla karşılaştığınızda, onunla birlikte oturun.

Sizin doğal tepkiniz endişelenmek, çileden çıkmak ve dışsal bir eylemde bulunmak zorunda olduğunuzu hissetmektir. Korkuya karşı bir eylemde bulunmanız gerektiğini hissediyorsunuz. Korkuyla sadece birlikte oturun, ona sadece bakın. Yaşamınızda neden bulunduğunu sorun. Şimdi bırakılmak isteyip istemediğini sorun. Belki de yaşamınızdan çıkıp gitmeyi istemektedir. Artık seçmediğinizde, onun gerçekliğinin de kalmayacağını anlayın.

Biz, sizin “yabancı varlıklar” dediğiniz şey hakkında konuşmuştuk. Bu, yersiz korkuya bir örnektir. Onlara güç verdiğinizde, büyümeye devam edeceklerdir. Size, yükselmiş bir alandan, yüksek ve kudretli bir alandan geldiklerini söyleyeceklerdir. Sizin bir amele ve bir denek olduğunuzu, ve geçmişte büyük hatalar yaptığınızı söyleyeceklerdir. Bu yabancı varlıklar, bu yalanlar, buraya size yanıtları vermek için geldiklerini söyleyeceklerdir. Bu böyleyse eğer, o zaman neden inip de herkese kendilerini göstermediler? O zaman neden hükümetleriniz ve ışık işçileri ile çalışmadılar? Çünkü bunu yapamazlar! Onlar buraya gelemezler – onlar realitenize geçiş yapan geçmişin veçheleridir. Gücünüzü elinizden almak için size yalan söyleyeceklerdir.

Aynı şey korkular için de geçerlidir: korkular da size yalan söyleyecek ve gerçek olduklarını iddia edecektir. Sevgili dostlar, size bu basit aracı vermekteyiz: bu korkular geldiğinde, boya fırçanızı çıkartın ve doğrudan üzerlerini boyayın! (kahkaha ve alkışlar)

SORU: Tobias, bitmiş olan kontratlarla, yaşamaya devam eden alışkanlıklar arasındaki fark hakkında konuşabilir misin lütfen?

TOBIAS: Bu sözlerin eriştiği herkes için kontratlar bitmiştir! Yapışmaya devam eden artık enerjiler vardır. Bunlar, bunlar çok ilginçtir. Bunlar, bu tarafta incelediğimiz şeylerdir. Bir kapıdan geçip de başka bir odaya girdiğiniz zaman, eski enerjiler, şimdi olduğu gibi, neden yapışmaktadır? Biz sizin kanalınızla anlamaktayız ki, yeni evinizin içsel odası, sessiz odası dediğimiz yerde daha fazla zaman geçirdiğinizde; ve eski enerjilerin kendi yoluna gitmesine izin vermeye daha fazla zaman harcadığınızda, daha yumuşak bir geçiş olmaktadır. Biz sizden, eski alışkanlıkların yapısal enerjisini salmanın kolay bir şey olmadığını öğrenmekteyiz. Onları sevmek ve kabul etmek yerine, mücadele ederseniz, onlarla güreşmeye kalkarsanız, savaşmaya kalkarsanız, daha da güçlenecek ve daha uzun bir zaman size yapışma eğiliminde olacaklardır.

Bu eski enerjilerin salınmasına yardımcı olacak, bazı ileri enerjilerle, gerçek titreşim dalgalarıyla çalışan bir grup insan var. Bu enerjiler, enerji bileşiminize asılan enerji parazitleri gibi şeylerdir. Onlar sizinle birlikte, aydınlanma değişiminizden bile geçebilirler. Bizim sizden öğrendiğimiz şey, onlara güç verdiğinizde, onlarla savaşmaya kalktığınızda, daha uzun zaman size asılacaklarıdır. Bu çalışmakta olan grubun teknolojisiyle ilgili bilgi ortaya çıkmaya neredeyse hazır hale gelmektedir, o zaman bunun hakkında daha fazla konuşacağız. Bu noktada sana daha iyi bir yanıt veremediğimiz için özür dileriz, ama biz de sizinle birlikte öğreniyoruz.

SORU: Sen rastlantısal olarak enerjilerin yapıştığı terimini kullandın, yani “bir şeye yapışmak”, yani yabancı varlıklarda olduğu gibi mi. Burada bir ilişki var mı?

TOBIAS: Bir anlamda, evet.

SORU: Ben gerçekten bu gruba ait miyim? Eğer öyleyse, o zaman buraya ulaşmakta neden fiziksel güçlüklerle karşılaştım ve neden diğerlerinin içinden geçtiği acı ve zorluklar vs gibi şeyleri deneyimlemedim?

TOBIAS: Herşeyden önce, her yolun farklı olduğunu söylemekteyiz. Her yol farklıdır ve kendine belli deneyimlerden geçmek zorunda olduğunu söylemekle kendine haksızlık etmiş olursun. Buraya ulaşman zor olmuştur, çünkü burada olmak istediğinden pek emin değilsin! Meydana gelmekte olan değişimlerin bir parçası olmak istediğinden pek emin değilsin. Bu yeni enerjiye girmekte olan, ilk dalgadaki insanların arasında bulunmak istediğinden pek emin değilsin. Ve buna onur ve saygı vardır, çünkü ilk gidenler olacaktır ve ikinci ve üçüncü ve dördüncü dalgayla geçiş yapacak olanlar vardır.

Sen aileden misin? Kesinlikle! Bizim daha önceden tanıdığımız biri misin? Kesinlikle, yoksa bu enerjilere çekilmezdin. Öyle kişiler var ki, bu mesajlar okumaları için onlara verilmekte ama ilk satırın ötesine geçememektedirler. Bu mesajlar bu zamanda onlar için uygun değildir. Onlar için yapılacak başka işler vardır. Aileden misin? Kesinlikle öylesin ve buranın kapısı sana her zaman açıktır, sana her zaman açıktır.

SORU: Tobias, bu zamanda ışık işçisi olan bizlere astrolojinin uygulanmasıyla ilgili konuşabilir misin?

TOBIAS: Bu zamanda en iyisi, eski astroloji yöntemlerinizi bir kenara koymaktır sevgili dostlar….kendiniz için. Yeni dünyanın enerjisine girmeyen insanlar için astroloji kesinlikle uygundur. Size gelince, sizler yeni yaşam döneminize girdiniz. Bunun haritasını nasıl çıkartacaksınız? Yeni Benliğinizin doğumunu hangi açılara yerleştireceksiniz? Yıldızların yol göstermesine (güvenmek) artık uygun değildir. Bu yıldızları sizin yarattığınızı anımsatırız! Siz buraya yerleştirdiğiniz yıldızların enerjisi…..nesneler ve enerjiler tarafından yapılandırılma ihtiyacınızı dönüştürdünüz!

Siz yeni yıldızları, daha pek keşfedilmemiş yıldızları ve onların enerjisini yaratmaktasınız. Onların enerji modellerine şekil veren sizlersiniz. Şimdi, bu söylediğimiz şeyden fazla hoşlanmayacak bazı kişilerin olduğunu bilmekteyiz. Biz hiç bir şekilde astrolojiyi kötülememekteyiz, o hala çoğu insan için uygundur, çünkü çoğu insan hala eski enerjide bulunmaktadır. Shaumbra için ise, eğer siz şimdi bir yıldız haritanız çıkartılsın ya da enerjileri görebilen bir kimse sizin için bunu yorumlasın isterseniz, bu okumaları yapan insanlar, sizde olup biteni anlayamayacaktır. Onlar enerji alanınızı göremeyecekler ve çok şaşıracaklardır.….çünkü onlar eski yerlere bakıyor olacaktır. Sizin enerji alanınız şimdi yeni bir yerdedir. Yıldızları ve yıldız haritalarını okuyanların söyledikleri de size pek doğru gelmeyecektir. Bu sanki geçmişe aitmiş gibi hissedeceksiniz. Şu anda içinde bulunduğunuz şey gibi hissetmeyeceksiniz. Ve eğer şimdi, yeni enerjinizde yıldızların sizi yönlendirmesini seçerseniz, bu sizi acıtacaktır.

SORU: Tobias, ben öbür tarafa geçmekte olan kişilere yardımcı olmak için hizmete çağrıldığımı hissediyorum. Ama bunun biyolojimi zayıflattığını ve zorladığını görüyorum. Bu çalışmayı yapacak gücü nasıl bulabilirim?

TOBIAS: Gerçekten de çağrıldığın bir hizmet vardır. Bu geçiş yapan kişilere doğru yanıtları sunabilmek için kendine fazla baskı yapmaktasın. Kendini fazla zorlamaktasın. Sadece onların yanında ol. Onlarla sadece, bir insanın bir insana konuştuğu gibi konuş. Onlarla felsefe yapma. Onların sorunlarını halldeceğini düşünerek Kırmızı Çemberin sözlerini iletme. Onların geçiş sürecinde sadece tanrısal bir insan ol. Onların en çok gereksinim duyduğu şey budur.

Yorgun ve yıpranmış hissetmenin nedeni, kendini fazla zorlamandan ötürüdür. Burada enerji kaybetmektesin. Onlarla sadece sevgi ve onur içinde otur. Bu geçiş döneminde onların ellerini tut. Hem sen, hem de onlar enerjiyle dolacaktır.

SORU: Tobias, ben kendimi çok kopuk ve uyumsuzluk içinde hissediyorum. Aklım tamamen karışmış gibi hissediyorum, buna kaybolmuş da diyebiliriz. O kadar çaresiz bir şekilde tekrar bağlı olduğumu hissetmek istiyorum ki, ama nasıl?

TOBIAS: Sen eski enerjiden yeniye değişmektesin. Çoğunuzun farkettiği gibi, bir kopukluk hissi maalesef olmaktadır. Bir hayal kırıklığı hissi ve kendini tutkusuz hissetmek olmaktadır. Bütün sistemlerinizde bir değişim-geçişi olmaktadır ve bundan geçmek zordur. Bu zaman boyunca sadece yalnız olmadığını bil – bizim seninle olduğumuzu bil. Yanlış bir şey yapmaktan korkma, çünkü senin enerjinde, bu geçiş süresinde yanlış bir şeyler yaptığına dair endişelendiğini ve onun için de taş kesip, donup kaldığını görmekteyiz. Eylemde bulunmaktan korkuyorsun, kendini ifade etmekten korkuyorsun. Endişelenme. İçinde ve çevrende süregelen tüm bu enerji dinamikleriyle, yanlış bir şey yapamazsın. Kendine güvenmeye başla ve bunun sadece içinden geçtiğin bir süreç olduğunu anla.

SORU: Jan Tober (çvr. Kryon’a kanallık eden Lee Carroll’un karısı) olarak bilinen kişinin ikiz alevi misin (eş ruhu musun)?

TOBIAS: Biz “ikiz alev” kavramını yakın zamanda açıkladık. Sevgili dostlar, tüm yaradılışta, sizin ya da benim kaybolmuş bir parçam yoktur. Eğer “ikiz alev” hakkındaki konuşmalar, birlikte yürüyen iki varlığın sevgisini ifade etmek anlamındaysa, ve niyet edilen şey, bu iki varlığın birçok yönden aynı olduğunu –derin bir aşk içinde olduğunu- söylemekse, o zaman burada güzel bir enerji vardır. Ancak, “ikiz alev” hakkındaki konuşmaların niyeti, eksik olduğunu hissettiğiniz bir parçanızı tamamlamak içinse, mutsuz bir yolculuk yaparak, dünyada ve evrende arayış içinde olacaksınız.

Siz kendi içinizde bütün ve tamamsınız! Kendini eksik hissetmek, Ateş Duvarındaki parçalanmadan geçmenin kalıntısıdır. “İkiz alev” ve “Ateş Duvarı” sözcüklerindeki ilişki…..bu size eğlenceli gelmiyor mu? (kahkahalar) Sizin kaybolmuş olan başka bir parçanız yoktur. Bu sadece Ateş Duvarından geçerken edindiğiniz bir deneyimdir. Siz ve ben, kendi içimizde bütünüz, tamamız.

SORU: Tobias, ben İnayet Fırınına çok sorun koydum ama bu sorunlarla ilgili bir sonuç görmedim. Fırına koymadan önce, sonucu sağlayacak enerjinin doğru olması için, yapılması gerekli olan seremoniler var mı?

TOBIAS: İnayet Fırını deneyiminin bir parçası da, inayetin kendi işini görmesine izin vermektir. Sen bir takım şeyleri fırına koyarken, çok beklenti içindesin. Bu alıştırmanın bir parçası da, sorunu salıvermektir. Bırak gitsin. Bırak kendi tanrısal dengesini bulsun. Bir sorunu fırına koyduğun zamanki endişeni hissetmekteyiz. Sen sonucun belirli bir zamanda ve belirli bir şekilde tanımlanmış olarak gelmesini bekliyorsun.

Sevgili dostlar, İnayet Fırını deneyiminin bir bölümü de, izin vermekten, sabırlı olmaktan, salıvermekten oluşmaktadır. Beklentileriniz olmasın. Tanrısal dengeden başka bir beklentiniz olmadığında, yaşamınız çok daha kolaylaşacaktır. Ortaya çıkacak sonuçlar çok daha güçlü olacak ve sizin çok daha tamamlanmış hissetmenizi sağlayacaktır.

Siz yeni enerjiye geçmektesiniz, ve bu eskisine göre oldukça farklıdır. Siz hala kendinizi eski enerjinin ve eski insan yöntemlerinin ve tüm geçmiş yaşamlarınızın temeli üzerine yeniden-inşa etmeye çalışmaktasınız. Yeni enerji, bir anlamda eski yöntemlerin tersine dönmüş, tersine çevrilmiş halidir. Eski enerjide siz durumlarınızı etkilemek için zihninizden yaratmaya çalışmaktaydınız. Belli sonuçlar için dua ettiniz. İç dünyanızı anlamadan, dış dünyanızı etkilemeye çalıştınız. Bunu görüyor musunuz?

Siz sınırsız fırça darbesiyle içsel varlığınızın titreşimini değiştirdiğiniz zaman, bu, evinizin dışındaki şeylerin realitesini ve algılanmasını da değiştirecektir. Eski enerji yöntemleriyle yarattığınızda, dış dünyanıza, nasıl olması, neye benzemesi gerektiğini ve size ne sunması gerektiğini söylemeye çalışıyordunuz. Yeni enerjide ise, inayet ve kabul ve izin vermek ve güven araçlarıyla yeni evinize girersiniz. Yüreğinizdeki bu araçlarla, fırçanızı alın ve denge ve tamamlanmış hissinin çok yeni titreşimlerini yaratın.

Hepinizi çok derinden sevmekteyiz.