Crimson Circle’e (Kırmızı Çembere) sunulmuştur.
Ve öyledir sevgili Şambra, Yeni Enerji’nin bu sınıfında yeniden biraraya geliyoruz. Ben Tobias’ım….siz Şambra’sınız….ve biz hepimiz aileyiz. İnanılmaz zamanlarda yaşıyorsunuz ve biz sizinle bu inanılmaz zamanları paylaşıyoruz – bu bir tamamlanma zamanıdır, tümüyle yeni yolların, yeni boyutların açıldığı bir zamandır. Ve aslında olmakta olanlara “boyutlar” sözcüğü bile artık uymaz oldu.
Geçenlerde bir grup Şambra’ya Üçüncü Çember’in açılmakta olduğunu söyledik. İlk Çember tabii ki Yuva’ydı, Krallığın, Tüm Var Olan’ın enerjisi. İkinci Çember, Yuva’nın dışında var olan herşeydi, var oluş, Ateş Duvarı’ndan geçip Boşluğa gittiğinizden ve yaratmaya başladığınızdan beri içinde bulunduğunuz realite.
Siz şimdi, o çemberi tamamlamanın ağzında bulunuyorsunuz. Bir hafta önce sözünü ettiğimiz Yeni Dünya bunun göstergesidir. Eğer zaman uygun olmasaydı, Yeni Dünya inşa edilemezdi; hatta tasarlanamazdı bile. Yeni Dünya ile ilgili çok soru var: nerededir….nasıl bir ilerleme kaydediyor….kim oraya gidebilir. Ama siz şu anda İkinci Çember’i tamamlama noktasında olmasaydınız, bunların hiç biri mümkün olmayacaktı Şambra.
“İkinci Çember nedir?” diyorsunuz. O, Yuva’nın dışında bulunan herşeydir. O sizin oyun alanınızdır. O, Yaratan olmayı öğrendiğiniz yerdir. O, Yaratıcılık eğitimidir. Sizin gerçekleştirdiğiniz budur. Yaratan nasıl olunur, onu öğreniyordunuz. Siz bunu türlü yollardan, çok-boyutlu gerçekleştiriyordunuz. Sonra da Dünya’ya, Üçüncü Çember’e geçmeden önceki son adıma ve son durağınıza geliyorsunuz ve bunu bu çok sınırlı,
çok katı realitede gerçekleştiriyorsunuz.
Üçüncü Çember’i tanımlamanın hakkını Şambra, sözcükler veremeyecektir. Sadece, orası tam Yaratan olanların yeri….sınırlılıkları olmayan, kısıtlamaları olmayan tam Yaratanların….her zaman Ruh’un gücü, Ruh’un yetenekleri olarak düşünmüş olduğunuz şeyleri “bedenleyen” tam Yaratanların…..herhangi bir boyutla, herhangi belirli bir realite ile kısıtlı olmayan tam Yaratanların yeri olduğunu söylemekle yetinelim. Biz sizden onu yüreğinizle hissetmenizi rica edeceğiz, zihninizle değil.
Ama siz insanlık gelişiminin (tekâmülünün), Başmelekler Düzeni’nin tamamlanmasının öyle bir noktasına geldiniz ki, hâlâ burada, bu Dünya’dayken….hâlâ bu insan bedenlerinin içindeyken….hâlâ bu güzel ama bazen sinir edip hayal kırıklığına uğratan uyanma sürecindeyken, şimdi öteye geçmek zamanıdır. Başkaları için kapıları açmak, başkalarının kendi enerjilerini özgürleştirmelerine yardımcı olmak için çok şey yapıyorsunuz.
Bazen neden zor olduğunu merak ediyorsunuz. Bize diyorsunuz ki, “Tobias, Saint Germain, ve Kuthumi, Oama, bazen neden böyle zor oluyor?” Yineliyoruz, bundan geçen ilk kişiler siz olduğunuz için böyle oluyor. Siz yolun başını çekiyorsunuz. Enerjiler en zor olan enerjiler, ama en de heyecan verici olanlardır.
Şu anda içinde yaşadığınız zamanlar gerçekten çok heyecan verici. Ve belki de, “Ama Tobias, bir gazeteye bakıp ya da televizyonu izleyip bu zamanın heyecan verici olduğunu nasıl söyleyebilirsin? Şiddet var. Dünya’da keder var. Savaşlar var. Yoksulluk var” diyorsunuz. Ve biz de size Şambra, bunların da tümü kendi değişim süreçlerinde bulunduğu için bu heyecan dolu bir zamandır, diyoruz. Bunların tümü uygundur, ama değişiyorlar, çünkü insan bilinci, savaşların hiç bir şeyi çözmediğini farketmeye başlıyor. İnsan bilinci, kendi kendine kabul ettirdiği yoksulluğun hiç bir şeyi çözmediğini farketmeye başlıyor. Hastalık hiç bir şeyi çözmüyor.
Şu an Dünya’da muazzam bir değişim olmakta. Gazetelerde okuduklarınız ve televizyonlarda gördükleriniz kalıntılardır…..işin dramatik bölümüdür…..evet, en zor olan kısmıdır. Ama biz sizden bir an için insanlık bilincini Dünyanın her yanında hissetmenizi rica edeceğiz. O değişiyor. Bazı Eski yöntemlerden yoruluyor. Onları atıp kurtuluyor. İnsanlık bilinci kendi ıstırabından yoruluyor. Bu başka bir zamandan, başka bir enkernasyondan kalmaydı. İnsanlık bilinci, insan doğasının sınırlamalarından yoruluyor. İnsanların başkalarından çalmaya çalışmasından, onların enerjisini çekmekten yoruluyor. Yanıtları bulmak için hep dışarıya bakmaktan yoruluyor. O, içeriye dönmeyi öğreniyor.
Şu an Dünya’nızda gerçekten olan biteni görmek için satır aralarını okuyun Şambra. Başlıkların ötesine geçin. Başka insanlarla konuşun. Onların kalplerinde olanı hissedin. Zihninizden çıkıp da o tanrısal kalbe, tanrısal enerjiye girdiğinizde, Dünya’da muazzam, muazzam bir değişim olduğunu farkedeceksiniz. Dünyanın her yanında milyonlarca ve milyonlarca insan şu an uyanış işleminden geçip öğrenmek adına acı çekiyor. Onlar nereden başlayacaklarını bilemiyorlar. Bundan size daha önce söz ettik. Öğretmen olacak olanlar sizlersiniz.
Şambra, bu tamamlama zamanınızda…..kuantum sıçrayışından önce….yeniden birleşmeyi mümkün kılacak tam bir bilinç ayrılmasından önce….. Dünya’nın kendi son gerçek döngüsünü tamamladığı bu zaman….kuantum sıçrayışından önce şu anki zaman, işlemlerinizin, prosedürlerinizin birçoğundan geçtiğiniz bir zamandır. Siz nasıl bırakılacağını öğreniyorsunuz. Siz nasıl bedenleyeceğinizi öğreniyorsunuz….bunlar birbiriyle çelişiyor gibi görünse de aslında tümüyle uygundur.
Bedenlerken, herşeyi korkusuzca kabul edersiniz. İçinize alırsınız. Seversiniz….kendinizle ilgili herşeyi….geçmişinizle ilgili herşeyi…..geçmiş yaşamlarınızla ilgili herşeyi….atalarınız olduğunuz geçmiş yaşamlarınızı…..yıldız-tohumları olduğunuz geçmiş yaşamlarınızı. Bunların tümünü içinize alırsınız. Onları bu değerli, kutsal Şimdi ânına kabul edersiniz. Ailenin bu inanılmaz yeniden-biraraya gelişine, bu partiye Şimdi’de sahip olursunuz. Onlar tek tek geri geliyorlar. Onlar, geçmişinizin veçheleri Şimdi’nize sırayla geri geliyorlar. Uzun zaman önce sizden ayrılmış olan enerjiler tek tek, bazen de gruplar halinde geri geliyorlar, tümü sevginiz için, kabulünüz için, korkusuzca kabulünüz için geri geliyorlar.
Değiştirmeye kalkmayın Şambra….hiç bir şeyi değiştirmeye kalkmayın….geçmişinizle ilgili bir şeyi neden değiştirmek isteyesiniz ki? Onu siz yarattınız. Veçheler dizi dizi geliyor….yanınızdan geçip geliyorlar, şu anda bile….sadece yüzünüzdeki o gülümsemeyi görmek istiyorlar….herşeyin yolunda olduğunu bilmek istiyorlar….kalbinizde kendinize karşı ya da kendinizin herhangi bir veçhesine karşı bir kin, bir düşmanlık beslemediğinizi bilmek istiyorlar….onları tıpkı Ruh’un kutsadığı gibi kutsadığınızı…..salıverdiğinizi, reddetmekten kaynaklanan bir salıverme değil, tümüyle sevgiden kaynaklanan bir salıvermeyi bilmek istiyorlar. Ah, siz ancak bir şeyi tümüyle sevdiğinizde salabilirsiniz. Bir şeyi tümüyle sevdiğinizde ancak salabilirsiniz….anlıyor musunuz.
Böylece, bekleyiş içinde olan geçmişin tüm o veçheleri…..saklanmış ya da yaralanmış olan….ya da bir tür donmuş bir enerjisel halde bulunan tüm o veçheler….parçalara ayrılmış, parçalanmış olan tüm o veçheler…..reddedilmiş, sevilmemiş olan tüm o veçheler…..onları kutsamanız için şimdi, bu tamamlanma zamanında dizi dizi geri geliyorlar…..olan biten budur. Siz de Tanrı’sınız. Bunlar sizin yaratılarınız. Şu an sadece sizin onları kutsamanızı istiyorlar.
Olağanüstü zamanlarda yaşıyorsunuz Şambra! Bunu size tekrar tekrar söylediğimizi biliyoruz, ama sizinle çalışmaktan çok onur duyuyoruz. Burada sıraya giriyoruz, sizlerle çalışan hepimiz – Kuan Yin ve Yeshua ve Meryem, Adamas, Oama, Kuthumi’nin enerjileri, hepimiz – sizinle çalışmaktan çok onur duyuyoruz….bir yandan da şu anda sizinle birlikte Dünya’da olamadığımız için kıskançlık duyuyoruz…..hemen yanıbaşınızda gülüyoruz…..tüm deneyimlerin keyfine varıyoruz….darıldığınız ve kızdığınız zamanlar anlıyoruz…..bazen, “kahretsin, bu kadar onur duyuyorsan buraya iner ve benim yerimde olmak nasılmış görürsün (kahkahalar). Bundan onur duy Tobias (Tobias bir el hareketi yapar). Aa, sanırım öbür türlüydü (başka bir el hareketi yapar) – bundan onur duy!” dediğinizde anlıyoruz. Ben o işareti gördüm, ne anlama geldiğinden pek emin değilim. Kuthumi’ye sormam gerekecek.
Şambra, siz kendi tamamlanma zamanınıza geliyorsunuz. Bunun bazen ulaşılmaz, çok uzak göründüğünü biliyorum. Ama aslında hiç değil. O hemen şimdi, burada – o tamamlanma ânı. Biz sizinle şu anda odada dans ediyoruz. Şimdiden onun tadını alıyorsunuz. O şimdiden sizinle birleşiyor.
Eski’nin izleri, artıkları hâlâ çok mevcut. Ve bu uygundur. Onların sizinle olmasına izin verin. Onları dışarıya atmaya çalışmıyorsunuz. Korku dolu olan Eski’nin artıkları, değişimden korkan kendi izleriniz, artıklarınız….onları sevin, onları onurlandırın. Salınmak istedikleri an salınacaklarını onlara bildirin. Onları sınırlayan her türlü yapıdan özgürleşebileceklerini onlara bildirin.
İnanılmaz bir zamanda yaşıyorsunuz ve bu Şambra için inanılmaz bir zamandır! Size geçen yılın Ağustos’unda şeylerin değişeceğini, farklı haller alacağını söylemiştik. Ve öyle de oldu. Size, olan biten hakkında konuşacak farklı varlıkları, farklı melekleri getireceğimizi söyledik. Ve getirdik de.
Ve bir değişim gerçekleştireceğimizi söyledik. Bu öyle bir zaman olacaktı ki, artık işlem yapmaya gerek olmayacaktı. Aslında artık şifalandırmaya bile gerek yoktur, çünkü bir şeyin şifalanmaya ihtiyaç duyduğu da bir yanılsamadır (illüzyondur)….anlıyor musunuz. Tümü bir yanılsamadır. Biz bu sözcükleri, siz onları kullandığınız için kullanıyoruz. Ama, şifalanacak bir şeyin olmadığını biz biliyoruz – ve hatta siz bile biliyorsunuz. Ve diyorsunuz ki, “Ama aynaya bakıyor ve şifaya gereksinim duyan bir beden görüyorum. Şifaya gereksinim duyan bir zihin olduğunu biliyorum. Yani ne demek istiyorsun Tobias – şifalanacak bir şey yok derken?” Şifalanacak bir şey yok. Sadece salınmayı, kutsanmayı ve çözümü bekleyen enerji vardır, böylece o yeni bir biçimde hizmet edebilecektir. Herşey o kadar basit ki.
Şambra’nın şimdi enerjiyi hareket ettirme zamanıdır. Enerjiyi Tutanlar olmaktan çıktığınızı söylediğimizi anımsayın – ah, ne harika bir iş, ama zor bir iş. Sizler, Enerjiyi Tutanlar olmaktan, Enerjiyi Hareket Ettirenler olmaya doğru gidiyorsunuz. Sizler ve bilinciniz yeni bir yöne sapıyor ve sadece sandalyelerde oturmak yerine, gerçekten enerjileri hareket ettirmeye başlamak zamanıdır. Biz şu anda sizinle birlikte bunu gerçekleştiriyoruz. Peki neden? Neden bunu şu anda yapmak bize bu kadar kolay geliyor? Çünkü siz kafanızı bir kenara bırakmak için kendinize izin verdiniz.
Ah evet, çok da uzun olmayan bir zaman önce Oama okulundaki bir gruba şunu söyledik, “Kafanızı işin içine sokamazsınız; kalbinizi kullanmak zorundasınız. Bunu düşünemez ya da analiz edemezsiniz. Bunu sadece hissedebilirsiniz.” Ne inanılmaz bir şey….5 gün boyunca hissetmek ve hiç düşünmemek! Birkaç saat içinde birbirlerini öldürmeye hazır hale geldiler (bazı gülüşmeler).
Şambra, zihin kontrol ettiği için böyle oluyor. Biz bugün bununla ilgili konuşacağız. Siz zihninize kontrol etmesi için izin verdiniz. Hisler bloke edildi, saklandı, hislerinizi nasıl kullanacağınız hakkında güven eksikliği vardı.
Ama siz şimdi birkaç kısa ayda bile farklı hale geldiniz. Şu anda size bakarken farkı görebiliyoruz. Evet, fiziksel olarak bu odada bulunmayanlar bile, oturma odasında oturan sizlere, şu anda yatağında oturanlarınıza, yatanlarınıza bakıyoruz. Kafanızda o kadar bloke olmuş değilsiniz. Kendinize yavaş yavaş, emin bir biçimde, çok nazikçe hissediş duyusuna geçmek için izin veriyorsunuz.
Bu sadece duygularla ilgili değildir. Bu hissedişle ilgilidir. Bu, genişlemiş bir var oluş haliyle ilgilidir, tanrısal olan ve zihinsel olmayan bir bilişle ilgilidir, “işte bu” diyemeyeceğiniz bir bilişle ilgilidir. Siz….siz onu analiz etmek istiyorsunuz….o bilişin nereden geldiğini anlamak istiyorsunuz. Yapmayın! Bunu yapmanıza gerek yoktur. Onun nereden geldiğini ruhunuzun derinliklerinde bileceksiniz – zihninizde değil, ama ruhunuzun derinliklerinde.
Böylece, siz değişimi gerçekleştiriyorsunuz. Şu anda – kalbin…..kalp enerjisi dediğiniz şeyin….tanrısal enerjinin….zihnin insan enerjisiyle….analizle….bedenle de….bu realiteyle birleştiği yeni bir denge türüne, yeni bir dinamiğe giriyorsunuz. Tümü birbiriyle kaynaşıyor, birleşiyor. Siz şimdi salıverdiğiniz, gerçek kimliğinizi olmaya başladığınız bir noktaya geliyorsunuz. Bundan geçmek zordur, bu zor bir işlemdir. Çok kolay gibi görünebilir, ama kim olduğunuzu olabilmek için o öyküyü bırakmak zordur.
Ve bunların hepsiyle Şambra, şimdi eğlencenin başladığı bir noktaya geliyorsunuz. Şimdi, size sevinç getirecek şeyleri yapmanıza izin verecek, tutkunuzun ortaya çıkmasına izin verecek araçları şimdiden yaratıyorsunuz. Siz yeni Şambra bulvarlarını yaratıyorsunuz. Bazılarınız kitaplar yaratıyor, diğerleri şarkılar. Yakında şifa merkezleri olacak. Sonra, gerçekten daha yüksek eğitim yerleri olacak. Sonra, Dünya’da şimdiye kadar hiç uygulanmamış, grup olarak topluca şifalanılacak yerler olacak….Tien Tapınakları’nın niteliklerini üstlenen bir şifa merkezi….ama o nitelikleri korkusuzca Şimdi anınıza yerleştiren…..Tien Tapınakları’nda mevcut olan bazı dengesiz enerjiler olmadan….ama orada ulaştığımız çok temel enerjileri kullanan….güce gereksinim duymayan gerçek şifayı…..öyle elleri sallamak falan olmadan….değiştirmeye gerek duymadan şifa uygulayan merkezler.
Şifayı, değişimi zorlamaya kalkmadığınız fiziksel şifayı bir hayal edin. Bunu hayal edin! Şambra’nın bulunduğu yer burasıdır.
Cauldre’nın da değindiği gibi, bazıları geçenlerde kendini geri çekti, bunları bıraktılar. Bazı kişiler – nasıl desek – Yeni Enerji’nin yoğunluluğunun biraz fazla geldiğini hissettiler. Ve bu olabilir. Ve siz bunu biliyorsunuz; bunu anlıyorsunuz.
Ama Şambra, biz sizin şu anda enerjiyi hareket ettirdiğinizi görüyoruz. Biz potansiyel yaratıları görüyoruz – boyutlar-arası düzeylerde çalıştığınız eterik yaratıları görüyoruz – biraraya getirdiğiniz şeyleri, yakında Dünya’ya indireceğiniz potansiyelleri görüyoruz. Ama bunu gerçekleştirebilmeniz için, bugün sizinle bazı şeyleri konuşmamız gerekiyor. Bunu kesinlikle daha da zarif hale, daha da Yeni Enerji haline getirecek birkaç unsur hakkında konuşmamız gerekiyor.
Böylece, geçtiğimiz aylarda Saint Germain olarak da bilinen Adamas, size ruhun gerçek özgürlüğü hakkında konuştu. Ruh, bir enerji kapanına kısıldı, sizin Yaratıcılığınızın kapanına kısıldı. Deyim yerindeyse, bir kalıba sokuldu. Bir kuş kafesine konuldu. Şimdi onun oradan çıkma zamanıdır.
Adamas gelip size geçmişinden, kim olduğundan söz etti….ve evet, gerçekten de….bazılarınızı gücendirdi. Ama öykünüzle ilgili bu kadar hoş konuşabilmek ne güzel bir şey! Öykünüz hakkında bu kadar cesaretle konuşmaktan neden utanıyorsunuz Şambra? Belki de insanların başka bir yöne kaçacağından, sizin kendini çok beğenmiş biri olduğunuzu düşüneceklerinden korkuyorsunuz. Belki onlar da bir gün öyküleriniz hakkında böyle hoş konuşmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu öğreneceklerdir.
İnsanlar öyküleriyle ilgili kendilerini dövmeyi sürdürme eğilimi gösteriyorlar. Kendiniz hakkında güzel, hoş konuşmaya başlayın. Bu harika bir şeydir, kimse ilgilenmese ya da dinlemese bile (bazı gülüşmeler). En azından kendinizle dostluk kurmuş olursunuz.
Böylece, Adamas kendi öyküsüyle ilgili güzel konuştu, ve bu inanılmaz bir öykü….ama eklemem gerekir ki öykünün çoğu süslenmiş, abartılmıştı (kahkahalar)….keskin kenarların çoğunu yumuşattı. Ama onun amacı – sizin de zaten bildiğiniz gibi – sizi biraz uyandırmak, biraz sarsmaktı. Size, 100.000 yıl o kristalin içinde nasıl tutsak olduğunun öyküsünü anlattı. Ve ben size küçük bir sır vermek zorundayım. O bugün burada değil, bu yüzden bu şeyleri söyleyebilirim. Zaman, göründüğü gibi değildir. Saint Germain’in abartılı oluş halinde yüzbin yıl, sizin realitenizde birkaç dakikalık bir zaman olabilir (kahkahalar). Yani neyse odur.
Bu aslında güzel bir noktayı gündeme getiriyor. Zaman, çok esnek bir realitedir. Çoğunuz onun tuzağına düşüyorsunuz. Ve kesinlikle dünyanızın da onun içinde iş görmesi gerektiğini düşünüyorsunuz. Ama o düşündüğünüzden çok daha esnektir. İkibin yıl önce, çoğunuz burada, Dünya’dayken, zaman şimdi olduğundan farklıydı. Şimdi bildiğiniz gibi, bir gün, bir gün değildi. Bir yıl, bir yıl değildi.
Şimdi, bilim adamları bunu tartışırdı. Ve şöyle derlerdi, “Biz bunun böyle olduğuna ilişkin bilimsel, kesin kanıtlara sahibiz. Zaman böyle işler.” Ama biz bu bilim adamlarını uyarıp, sizden önce gelenlerin de Dünya’nın, herşeyin merkezi olduğunu sandıklarını söylerdik. Dünya’nın düz olduğunu sanan kişiler vardı. Bugün ve bu çağda artık geçerli olmayan her türlü bilimsel kanıta sahip olanlar vardı. Bu yüzden, bilim adamlarınız da zamanın çok esnek olduğunu öğreneceklerdir.
Zaman bu realitede hem hızlanır, hem de yavaşlar, tümü de aynı zamanda olur. Bazı günler kendinizi neden dengesiz hissettiğinizi merak ediyorsunuz. Bazı günler artık kim olduğunuzu bile neden bilmediğinizi merak ediyorsunuz, çünkü bir parçanız bileğinizdeki Eski zamanın izinde kalmaya çalışıyor. Realite değiştikçe, zaman da aynı anda hem yavaşlıyor, hem de hızlanıyor. O inanılmaz bir şeydir, bu yüzden hiç bir şeyi mutlak olarak kabul etmeyin Şambra. Hiç bir şeyi mutlak olarak kabul etmeyin.
Adamas, kristalin içinde nasıl tutsak olduğundan ve çıkmak için bildiği herşeyi denediğinden söz etti. O çıkmak için zorlamaya çalıştı. Çıkmak için bağırıp çağırdı, yalvardı. Çıkmak için psişik güçlerini kullanmaya çalıştı. Herşeyi denedi. Ve sonunda, sadece kendi realitesinin araçlarını kullanmakta olduğunu öğrendi. Bunların ötesine geçmek zorundaydı. Bunların ötesinde yaşamak zorundaydı. Kendi realite-tabanını gerçekten genişletmesi gerekiyordu, çünkü kendini sınırlı bir olma haline sokmuştu.
Onun kristali hem bir mecaz, hem de bir realitedir. Ama o bir sınırlılıktı, tıpkı şu anda her birinizin bir kristalin içinde yaşaması gibi….evet, öyle. Siz “insan” denen güzel bir kristalin içinde yaşıyorsunuz. Siz onun içindesiniz ve ötesine nasıl geçeceğinizi merak ediyorsunuz. Kopmaya çalıştınız. Hatta bazılarınız, kristalin içinden sizi çıkartacak olanın bu olduğunu düşünerek yaşamını bile sonlandırmaya kalktı. Bu sizi sadece daha sert bir kristalin içine hapseder, hepsi bu. Bazılarınız yalvarmaya, ödünç almaya, çalmaya, hile yapmaya, yalan söylemeye çalışıp, çıkmak için her türlü yolu denedi. Bu sadece kristali biraz daha büyük, biraz daha sert, ve biraz daha parlak hale getirir.
Böylece, Saint Germain size herşeyin ötesine geçmekten, ötesinde yaşamaktan, kendinize karşı öylesine candan, öylesine mahrem bir güven duymaktan, araçları kendinize zaten verdiğinizi bilmekten söz etti. Aa ama araçlar, sizin düşünebileceğiniz araçlar değildir. Onlar belirli bir yöntem değildir. Bu, uygulamanız gereken belirli bir seremoni türü değildir. Saklı bir anahtar sözcük değildir….bu tür şeylerin hiç biri değildir.
Bu, güvenle ilgilidir. Herşeyi bedenlemekle ilgilidir. Kendinizin her bir veçhesini içinize aldığınız ve kutsadığınız ve sevdiğiniz an, bu anahtarı keşfedeceğiniz andır. Dışarlarda bir yerlerde dağılmış halde bulunan parçalarınız olduğu sürece, sevmediğiniz, enerjiye tutsak olmuş parçalarınız olduğunuz sürece, zaten hemen orada olan şeyi göremeyeceksiniz.
Ah, ve bize kızacaksınız, bağırıp çağırıp diyeceksiniz ki, “Tobias, bu bir tür hile mi. Onun orada olduğunu söylüyorsun, ama ben her yere baktım.” Eğer her yere baktıysanız, kendinizin o sevilmeyen, o kabul edilmeyen parçalarına bakın. Gülün meyvesi, tutkuların tutkusu, tam bir sevgi ve kabuldür. Ah, biz burada akli bir sevgiden söz etmiyoruz, ama kalpten gelen gerçek bir sevgiden, olduğunuz herşeyin gerçek sevgisinden söz ediyoruz.
Bu yüzden Şambra, sizi şu anda gerçekten, gerçekten geri tutan bir şeyden söz edelim. Bu, muazzam bir engel değil. Ötesine geçmek zor değil. Ama o orada, ve bazen de o kadar yakınınızda ki, farketmiyorsunuz bile; onu görmüyorsunuz bile.
Bu, son toplantımızın sonunda üzerinde konuştuğumuz konu – kontrol. Şimdi, yaratının içinde yaşayan bir Yaratan, onun enerjilerini kontrol etmeyi istemek eğilimindedir. Siz, kendinizle ilgili herşeyi kontrol etmek istiyorsunuz. Ve bugün buradaki konuşmamızın hatırına, dış dünyayı kontrol etmek isteyen sizi hiç hesaba katmayalım. Bu gerçekten daha fazla manipülasyon anlamına gelir. Şimdilik sizin kendinize koyduğunuz kontrollere bakalım. Birçoğunuzun, başkaları kontrol etmekle ilgili kaygılara sahip olduğunu biliyoruz. Ama bu tümüyle ayrı bir konudur, ve aslında, siz kendinizi kontrol etmeye çalışmazsanız, bu da olmaz.
Peki, ne tür kontroller var? Çok açık olanlar, basit olanlar var. Düşüncelerinizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Siz düşüncelerinizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Örneğin, kötü düşüncelere sahip olamayacağınızı düşünüyorsunuz, çünkü o zaman kötü bir insan olursunuz. Buna bir de – nasıl dersiniz – olmakta olan spiritüel kirliliği, her yerde uçuşan eterik çöpü eklersiniz. Eh, bu zaten kendi başına harika ve kontrollü bir yargıdır. Düşüncelerinizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. “Kötü düşüncelere sahip olamam. Sadece iyi olanlara. İyi şeyler düşünmeliyim.”
Bunu bırakın Şambra. Hemen şimdi kötü bir şey düşünün (kahkahalar). Hadi hemen şimdi kötü, büyük bir kötü düşüncemiz olsun. Gerçekten kötü bir şey düşünelim (yoğun kahkahalar). Kötü bir şey düşünün. Ah, kötü bir şey düşünmenin düşüncesi bile sizi alt-üst ediyor. “Ay, ya o kadar güçlüysek? Ya hepimiz kötü bir şey düşünürsek ve tavan çökerse?”
Şambra, bu, kendinize koyduğunuz bir kontroldür ve belki de şu anda size karşı çalışan en zor şeylerden biridir. Siz zihninizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ve kendinizi gerçekten deli ediyorsunuz. Zihninize o kadar çok yük ve sorumluluk yüklediniz ki. Ve sonra da onu kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Onun fonksiyonlarını kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ve o da sürekli size yanıt vermeye çalışıyor, sürekli hizmet etmeye çalışıyor.
Ama ona yüklediğiniz kontroller yüzünden çok sinirleniyor ve yıpranıyor. “Kötü sözler söyleyemem, çünkü bunlar ‘kötü kovayı’ doldurur. Ve sonra ‘kötü kova’ o kadar büyür ki, ‘iyi kovayı’ ele geçirir” (bazı gülüşmeler) gibi şeyler söylüyorsunuz. “Karanlık” sözcüğünü bile söyleyemeyeceğinizi düşünüyorsunuz. Bundan ötürü de kontrol ediyorsunuz. Ve yaptığınız şey, kendinizi sınırlamaktır. Enerji akışının hayati bir ihtiyacını kesmiş oluyorsunuz. Akmadığı zaman, Enerjiyi Hareket ettiren biri nasıl olabilirsiniz?
İmgeleme sınıflarını ve kurslarını alanlarınız var. Bu tümüyle kontroldür. Evet, harikaydı. Sevin onu. Sınıfa gitmeyi sevin ve öğretmeni sevin, çünkü size hizmet etti. Ama şimdi, o kontrolü elden bırakın. İmgelemek, bir tür kontroldür. “Ben sadece iyi bir Dünya imgeleyebilirim” diye düşünüyorsunuz.
Bir an durup çok kötü bir dünya imgeleyelim (kahkahalar), çok kirletilmiş, hain, tehlikeli ve kontrolü elinde tutan varlıklarla dolup taşmış…..hah, işte aynen böyle (yoğun kahkahalar). Eh, şimdiden burada ne yarattığınızı görüyor musunuz! İmgeleminizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Siz gerçekten enerji akışı için güzel ve çok büyük bir boru hattını alıp, onu küçük bir boru olarak sınırlıyorsunuz.
Bu tıpkı evinizin su tesisatı gibidir. Başlarda açıktır; o enerjiler ne kadar kötü kokarsa koksun, ondan akmasına izin verir. Ama bir süre sonra tıkanmaya başlar ve borunun içi gitgide daralır da daralır. Ve sonunda günün birinde hiç çalışmaz olur. Ve sonra neler olduğunu biliyorsunuz. Tesisatçıyı çağırmak zorunda kalırsınız. İşte biz bu yüzden buradayız.
Şambra, burada bir an için duralım. Şimdi, bu (herşeyin) ötesinde yaşamaktır. Bazılarınız bununla rahat olmayabilirsiniz. İstiyorsanız hemen şimdi gidebilirsiniz. Biz imgeleme yapacağız. Çok karanlık ve kasvetli bir Dünya görüntüsünün gelmesine izin vereceğiz. Bunu yapabilir misiniz? Acıtıyor, biliyoruz. Ama dahası var – kederli olan bir Dünya….karanlık olan bir Dünya…..ıstırap çeken bir Dünya…..bir kişinin diğerini kontrol ettiği bir Dünya.
Siz şu anda var olan bir realiteyi hissetmek ya da hayal etmek için kendinize izin verdiniz. Üstünde yaşadığınız Dünya gezegeninin bir veçhesi var…..şu anda (dünyanın) bir katmanında ya da – sizin deyiminizle – başka bir boyutunda bunlar mevcuttur. O bir potansiyeldir. O oyun Dünya üstündeki aktörler tarafından oynanmıyor. Sahnenin biraz arkasında bir yerlerde oynanıyor. Onun nitelikleri zaman zaman Dünya sahnesinde oynanan bu güzel oyuna getiriliyor. Kederin bazı parçaları, karanlığın ve ıstırabın bazı parçaları oyuna dahil oluyor. Ama bu, insanlar bunu imgelediği için olmuyor. İnsanlar buna odaklandığı için olmuyor. Deneyimlemek üzere unsurlar, ögeler seçtikleri için oluyor.
Buradaki nokta şu Şambra, siz – sadece düşüncelerinizi değil – ama rüyalarınızı, hayallerinizi, yaratıcılığınızı kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Herhalde iyi nedenlerden ötürü, (çünkü) siz uzun zaman önce gerçekte ne denli güçlü olduğunuzu öğrendiniz. Peki ne yaptınız? Yaratmak yerine kontrol etmeye başladınız. Kendini açmak, açılmak yerine sınırlamaya başladınız.
Bedeninizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ve o sonra başınızı derde sokuyor. Bakışlarınızı kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Siz bunu kendinize çeki düzen verirken, giyinip kuşanırken hep yapıyorsunuz. Kendinizin o veçhesini tümüyle kontrol etmeye çalışıyorsunuz.
Bir an durun, ve bir an için kontrolleri bırakın. Salıverin gitsinler. Sadece aynada gördüğünüz o veçhe yerine, kendi gerçek benliğinize bir bakın. Gerçekten kim olduğunuzu görün. Bazılarınız kontrol edip şöyle diyor, “oldukça yakışıklıymışım gibi davranmak zorundayım.” Bazılarınız ise başka bir kontrol türüne sahipsiniz, “hiç de yakışıklı değilim” diyen bir kontrole. Siz kendinizi kontrol ediyorsunuz. Siz bir enerjiyi tanımlıyor, sonra da ona inanıyor ve yapışıp kalıyorsunuz, ve o da size yapışıp kalıyor. Nasıl göründüğünüzü kontrol ediyorsunuz. Ah, muazzam kontrol var.
Bakın Saint Germain hipnoz, katmanlar hakkında konuştu. Kabul verdiğiniz öylesine inanılmaz kontroller var ki. Ve sonra da bunları kendi içinizde daha da kontrol ediyorsunuz. Yani eğer moda endüstrisinin kontrolünde yaşıyorsanız…..bu beni sinirlendiren gözde konularımdan biri. Benim zamanımda biz basit bir elbise giyerdik. Ve belki de bir gün buna döneceğiz.
Ama kabul verdiğiniz kontroller var. Bu kontrolleri salıverin. Cauldre’nın yaptığı gibi yapın – bir gün de kötü giyiniverin (yoğun kahkahalar). Bunu söylememizi daha önceden kabul etmişti. Dış görünümünüzü kontrol etmeye çalışmaktan vaz geçin. Bir gün kalkın ve istediğiniz gibi giyinin, nasıl giyineceğinizi kontrol etmeden….anlıyor musunuz?
Bedeninizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Olmakta olan biyolojiyi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Hatta bazı günler kendinizi iyi hissetmediğiniz halde iyiymiş gibi davranıyorsunuz. Bazı yerlerinizin ağrıdığını reddediyorsunuz. Ah, arada bir tümüyle çöküyorsunuz, ve üzgün bir anınızda hepsini itiraf ediyorsunuz. Ama Şambra, siz bedeninizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz.
Kendinize şifayı zorlamaya kalkıyorsunuz, ve bu bir işe yaramayacaktır, şu anda bulunduğunuz yerde işe yaramayacaktır. Zorlanan şifa işe yaramaz. Bedeni manipüle etmeye çalışıyorsunuz. O ne yapacağını bilir. Siz onu bu şekilde tasarladınız. Yaratan sizsiniz. Siz başmühendissiniz. Onu bu şekilde tasarladınız. Bedeniniz ne yapacağını zaten biliyor. Sizin kontrolünüze artık gereksinimi yoktur. Kontrolü elden bırakın. Elden bırakın.
Spiritüelliğinizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ve bu, en zor şeylerden biri. Spiritüel varlığınızla ilgili bir şey yarattınız, ve bu güzeldir. Ama şimdi, neyin doğru, neyin yanlış olduğu hakkında onu kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Spiritüel varlık, sizin sadece belirli yiyecekleri yiyebileceğinizi ya da belli şeyleri yapabileceğinizi söylüyor. Bunu bırakmaya çalışın. Sizin deyiminizle – kötü bir şey yapmaya çalışın. Öbür yana gitmeye çalışın.
Siz Tanrı görüntüsünü kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ama aslında tüm yapmaya çalıştığınız şey, Tanrı’nın kendi doğasını sınırlamaktır. Siz Tanrı’nın kim olduğunu ve Tanrı’nın ne olduğunu kontrol etmeye çalışıyorsunuz. Ama biliyorsunuz….siz bilmiyorsunuz. Kafanızda bilmek istemiyorsunuz; siz sadece hissetmek ve Ruh’la olmak istiyorsunuz.
Kavramlara sahipsiniz. Onları benimsemiş haldesiniz. Çoğu kez arkadaşlarınız ve ailenizle kavramlarınız hakkında konuşuyorsunuz. Ruh’un doğasını kısıtlıyorsunuz, kısmen korkudan, kısmen de kontrol yüzünden. Tanrı ile ilgili kontrolleri bırakın. Onu tanımlamaya çalışmaktan vazgeçin. Sadece Ruh’un enerjisinde olun. Siz onu geçmişteki şeyler yüzünden kontrol ediyorsunuz, şimdi artık o kadar değil, ama şu Tanrı ve Şeytan’la ilgili şey bile, doğru ve yanlış olarak düşündüğünüz şeyin doğasını kontrol ediyorsunuz.
Kendi bolluğunuzla ilgili tüm şeyleri kontrol ediyorsunuz, hem içsel, hem de dışsal bolluğu. Ve şöyle diyorsunuz, “Sadece bu kadar var. Sadece bu kadarına hakkım var. Sadece bu kadarına değerim.” Bunu kontrol ediyorsunuz. Fazlasıyla zengin olmak nasıl olurdu bir hayal edin! Ama bunu yine de kontrol ediyorsunuz. Bir yandan istiyorsunuz, ama yine de kontrol ediyorsunuz.
Şu anda realiteniz, kendinize yüklediğiniz bir dizi kontrollerden kurulu. En eğlenceli olanlardan biri de, kendinizi o denli kontrol ediyorsunuz ki, kızmanıza bile izin vermiyorsunuz. Spiritüel bir insan olduğunuzu söylüyorsunuz, “Tanrı kızmaz.” Eh, Tanrı kızar. Tanrı buna izin verir. Tanrı bunu bedenler. Tanrı kızmayı sever, ama bunun diğer insanlara zarar verecek biçimde tezahür etmesi gerekmez.
Siz onu içinizde tutmaya çalışıyorsunuz. Şambra, gelecek 30 gün içinde bir şey yapın. Kızgınlığı içinizde tutmamaya çalışın. Tam olarak ne hissettiğinizi birine söyleyin. Nazik konuşmaya çalışıyorsunuz. Kontrol etmeye çalışıyorsunuz. “Eh, bunu sevgi yüzünden yapıyorum” diyorsunuz. Ama bu hiç de sevgi değildir. Kendinizi boğuyorsunuz, ve öbür insanı da tam anlamıyla boğuyorsunuz.
Ama diyorsunuz ki, “Tobias, şimdi bunların tümünü aynı anda uygulamaya kalkarsam ve tüm kontrollerden elimi çekersem, kapıdan çıkıp birini dövebilirim. Birisine, uzun zamandır söylemek isteyip de onları acıtmak istemediğim için söylemediğim bir şey söyleyebilirim.” Gerçekten de, ne muhteşem bir deneyim….dürüst olmak….açık olmak….enerjinin kısıtlanmadan akmasına izin vermek!
Diyorsunuz ki, “ama kontrolü elden bırakırsam eve koşup tüm o çukulatalar için….ve tüm o kekler için….ve tüm o tartlar için….ve çukulatalı bisküviler için….ve belki de her birini mideye indirecek bir bardak şarap için buzdolabını talan edeceğimi biliyorum. (bazı gülüşmeler) Kendimi kontrol etmek zorundayım Tobias. Kendimi kontrol etmek zorundayım. Bedenimi kontrol etmem gerekiyor, çünkü bunu yapmazsam bana her türlü garip şeyi yapacak. Sosyal olarak saygılı olmam gerekiyor. Olmam gerekiyor…. o küçük gürültüleri topluluk içinde çıkartamam (kahkahalar). Kendimi kontrol etmek zorundayım.”
Şambra, artık hiç bir şeyi kontrol etmek zorunda değilsiniz. Şimdi, bu büyük bir adımdır. Bu devasa bir adımdır. Bu, çoğu diğer insanın hayal bile edemeyeceği bir adımdır. Ama biz şimdi bu noktadayız. Kontrolleri bırakabilir misiniz?
Kontroller nedir? Kontrol nedir? O, enerjinin kısıtlanmasıdır. O, içsel varlığın kendi kimliğine tam anlamıyla tutunmaya çalışmasının bir yoludur. Daha önce de söylediğimiz gibi, Eski Enerji’de her bir varlık kimliği, kendi benliğini korumaya çalışacaktır….anlıyor musunuz?
Şu anda öykünüz kendini korumaya çalışıyor, şu anda (bizimle) yarış etmekte olan veçheniz, ve diyor ki, “Tobias bugün ne dediğini bilmiyor. Sevmediğim bir ya da iki kontrolü bırakıyormuş gibi yaparım. Ama tüm kontrolleri bırakacak olsak, neler olur kim bilir. Kendimizi ne kadar aptal yerine koymuş oluruz. Sonra yaşantımız sırasında bizden neler olur kim bilir. Başkaları buna ne der?” Onların şimdiden bir şeyler dediğini size söylemek zorundayız, yani bunun bir önemi yok (yoğun kahkahalar).
Kontroller, enerjinin kısıtlanmasıdır. Onlar enerjiyi sınırlıyorlar. Aslında tam anlamıyla enerjiyi yavaşlatıyorlar. Tam anlamıyla zamanı yavaşlatıyorlar. Uzayı hapsediyorlar.
Böylece, bugün Şaud enerjiniz için sizin talebiniz üzerine şunu söylemeye geldik, “kontrolleri bırakmak zamanıdır.” Şimdi, bunu gerçekleştirdiğiniz zaman, şeyler değişecektir. Son toplantımızda Adamas size sordu, “Gerçek değişimlere hazır mısınız? Kendinize tümüyle güvenmeye hazır mısınız?”
Kontrolleri bıraktığınız zaman, görüyor musunuz, bu güvendir. Siz şimdi güvenin üstünde uçuyorsunuz. Her an kendinize duyduğunuz saf güvenle iş görüyorsunuz. Sahip olduğunuz mecazi kontrolleri ve gerçek kontrolleri bırakabilecek kadar Ruh’a ve kendinize güveniyor musunuz? Bunları bırakabilir misiniz?
Şimdi, siz bunlar için savaşacaksınız. Şöyle diyeceksiniz, “Belli şeyleri yapmak için belli kontrollere sahip olmam gerekiyor.” Biz sizden, bunların her birine bir bakmanızı istiyoruz. Ona gerçekten ihtiyacınız var mı? Diyeceksiniz ki, “Ama arabamı kullanırken belli bir miktarda kontrole sahip olmam gerekiyor.” Gerçekten öyle mi? Gerçekten öyle mi? Biz bu soruyu şimdi yanıtlamayacağız.
Diyeceksiniz ki, “İşlemlerimle ilgili belli şeyleri kontrol etmem gerekiyor. Sabah kalktığım andan itibaren zamanı kontrol etmem gerekiyor ki, olmam gereken zamanda ofiste olayım.” Olmanız gereken zamanda! Ne kuşatma ama…..nasıl bir hipnozun içine düşmüşsünüz!
Ve diyorsunuz ki, “Ama Tobias, eğer zamanında orada olmazsam kovulurum. Ve faturalarımı kim ödeyecek?” Ah, başka bir kontrole daha çattık, “Faturalarımı ödemek için işe gitmem gerek” diyen bir kontrol. Herşeyden önce, kim size faturalarınızı ödemek zorunda olduğunuzu söylüyor? Bolluğun, olması gereken tam enerji alış-verişini sağlayacak biçimde bir dolu başka yoldan gelmeyeceğini kim söylüyor?
Ama görüyorsunuz, kontroller, inanç sistemleri, kuşatmalar, hipnoz…..sizi etkilemişler. Peki onlarla ilgili ne yaparsınız? Onları seversiniz. Onları seversiniz. Onları kutsar ve bırakırsınız giderler şimdi. Onları salıverirsiniz.
Çevrenizdeki herşeyi kontrol etmediğiniz, kontrol etmek için kullandığınız onca enerjiyi, onca enerji hacmini harcamadığınız bir yaşama sahip olmak nasıl olurdu? Bunları görmek beni yoruyor. Bu, Şambra, realitenizin bu kadar yakınına gelmemizin zor olmasının nedenlerinden biridir.
Bazen geri çekilmek zorunda kalıyoruz, çünkü içinden geçtiğiniz enerji hacimleri ve yaptığınız enerji manipülasyonları, bizim enerjimizi bile çok yoruyor. Biz bunlardan ayrı ya da yalıtılmış değiliz. Size bu denli yakınız. Sahip olduğunuz kontrol yapısından oluşan realitenizde yaşamak için, yanılsamaları ve inançları ve hipnozları ile realitenizde yaşamak için muazzam miktarlarda enerji tüketiyorsunuz.
Bir süre önce size sorduk, “Toplu bilincin ötesine geçmeye hazır mısınız?” diye. Ve siz, “Evet” dediniz, çoğunuz. Ve biz o zamandan beri bununla çalışıyoruz. Biz şimdi, “Kontrolleri bırakın” dediğimiz noktaya geliyoruz. Bu kesinlikle bazı meydan okumalar sunacaktır.
Ve biz size yine çok açık bir biçimde anımsatacağız. Biz, dış dünyanızı kontrol etmeye çalışmanızdan söz etmiyoruz. Bu, kendiniz için kullandığınız kontrollerle ilgilidir. Dış dünya kontrolü olarak adlandıracağınız şeyi kafanıza takmayın bile. Ailenizi nasıl kontrol ettiğinize dair kafa patlatmayın. Evet, bunu yapıyorsunuz, ama bu şu anda önemli değildir. Arkadaşlarınızı nasıl kontrol ettiğiniz…. bu da doğal olarak (diğer kontrolleri) izler.
Kendinizi kontrol etmeyi bir kez bıraktınız mı, bu şeylerin geri kalanı da salıverilir. Öbür taraftan işe koyulmaya kalkarsanız, başka bir deyişle, önce dışsal kontrolü bırakmaya çalışırsanız, bu sizi sadece biraz daha derine itecektir. Bu, içsel kontrollerle ilgilidir, zihnin kontrolü, duyularınızın kontrolü.
Görmenizle ilgili öyle kesin bir kontrole sahipsiniz ki şu anda, beni göremiyorsunuz. Ben buradayım. Size çok yakınım. Ama siz gözlerinizi kontrol ediyorsunuz. Ve biyolojik yaşınız da ilerledikçe görmenizi kontrol etmek için daha da çok çaba harcıyorsunuz. Diyorsunuz ki, “Ama bunu yapmak zorundayım. Hâlâ gözlüksüz okuyabilmek için, uzağı hâlâ görebilmek için gözlerime enerji vermem gerekiyor.” Ah, gerçekten mi Şambra, belki de gözlerinize muazzam miktarlarda kontrol enerjisi gönderiyorsunuz, ve onlar da sadece kontrolsüzlük için bağırıp çağırıyorlar.
Kontrolü bıraktığınızda belki başlarda biraz bulanık görebilirsiniz. Kaslar belki biraz gevşeyecektir; onlar şu anda çok çalışıyorlar. Ama o zaman panikleyecek ve, “Ah, Tobias, sen ne dediğini bilmiyorsun. Kontrolü bırakıyorum ve görmem şimdi gerçekten bulanık” diyeceksiniz. Ama belki de bulanıklık, çok-boyutlu görmeyi temel alan yeni bir berraklığın devreye girmesinden önce oluyordur….anlıyor musunuz. Tüm duyularınızı o kadar profesyonelce, o kadar kusursuz kontrol ediyorsunuz ki. Siz şimdi o kontrolü, artık onu tutmanın uygun olmadığı bir zamanda tutmaya çalışıyorsunuz.
Düşünceler….gerçekten Şambra, biz burada sadece şaka yapmıyoruz. Gerçekten gidin ve kokuşmuş düşünceler düşünün. O kadar uzun zaman oldu ki. Bu kutlamaya ihtiyacınız var. Biraz olsun “kötü” düşünmeye ihtiyacınız var. Bu tıpkı yığılmış, salınmaya ihtiyaç duyan kokuşmuş enerji gibidir. Onun da sevginize ihtiyacı var.
Bu herhalde benim için Şambra’yla ilgili en eğlenceli şeylerden biri – sizin sadece “ışığı” düşünüp, “karanlığı” düşünmemenize neden olan bu çalışmaya, gerçekleştirdiğiniz bu inanılmaz çalışmaya olan tam adanmışlığınız. Sadece “iyi” düşünebilirsiniz, çünkü eğer “kötü” düşünecek olursanız kesinlikle dünyayı havaya uçurursunuz. Bakın, birkaç dakika önce Dünya’nızla ilgili “kötü” düşünmenizi istemiştik. Dünya hâlâ burada. Havaya uçmadı.
Biz bir bilinç türünün ötesine geçip, ne düşündüğünüzle ilgili kaygılanmanıza gerek kalmayacak bilinçli bir Yeni Enerji yaratısının yeni türüne giriyoruz. Biz zihnin ötesine geçiyoruz. Biz sınırlılıkların ötesine geçiyoruz. Biz şu güven alanına giriyoruz. Biz genişlemiş oluş halinin (mevcudiyetin) şu açık, çılgın, vahşi batı türü alanına giriyoruz.
Ama kontrolleri bırakmamız gerekiyor. Ve, siz kendinizi her an öyle iyi kontrol ediyorsunuz ki…..öyle iyi ki, her bir küçük şeyi. Ve tekrarlıyoruz, siz, sizi kontrol ediyorsunuz – dış dünyayı unutun – kendinizi nasıl kontrol ediyorsunuz.
Paranızı o denli kontrol ediyorsunuz ki gerçekten acı veriyor. Bunu izlemek bize acı veriyor. Gülüyoruz; bazen ağlıyoruz. Kontrol ediyorsunuz. Paranın enerjiye sahip olduğuna inanıyorsunuz. Onu kontrol ediyorsunuz. Çek defterinize bakıyor ve onları kontrol ediyorsunuz. Eh, diyorsunuz, “Tobias, bunu yapmak zorundayım. Kontrol etmem gerekiyor. Çek defterimi dengelemeliyim. Ve her bir kuruşu hesap etmeliyim. Ve bir bütçemin olması gerekiyor.”
Bu o kadar yorucu ki Şambra, o kadar kısıtlayıcı, o kadar Yaratan’a has olmayan bir şey, o kadar Yeni Enerji’ye has olmayan bir şey ki. Paranızı kontrol etmekten vazgeçin. Bırakın sizin için iş görsün. Birkaç doları alıp….yere atın (kahkahalar). Gerçekten, cüzdanınızda ya da çantanızda onu öylesine tomar halinde tutuyorsunuz ki. O cüzdanı açmak size bazen acı veriyor. Tüm para enerjisinin sizi terk edeceğini mi sanıyorsunuz? Hayır, kontrolü elden bıraktığınızda, hayal bile edemeyeceğiniz yollardan size geri gelir.
Diyorsunuz ki, “Ama gerekli eğitimi almadım. Finansal pazarlara ait bilgim yok.” İşte kendinize böyle kontroller, böyle kısıtlamalar koyuyorsunuz, ve bunlara sahip çıkıyor ve kabul veriyorsunuz! Finansal enerji, gerçekten yeniden akışa sokulacak en kolay şeylerden biri.
Ve biz bunu yapmaları için bazı Şambra’yla yoğun olarak çalışıyoruz. Para enerjisinin içeri ve dışarı aktığı, kontrollü olmayan muazzam bir para enerjisi kabından oluşan bir Şambra yardımı oluşturacağız. Ama sizin Eski kontrolleri, Eski inançları bırakmanız gerekiyor. Bir süre için para hakkında kötü bir şey düşünün (kahkahalar).
Gerçekten Şambra, bu ay boyunca “kötü bir şey düşünmenizi” isteyeceğiz. Bunların tümüyle nereye varacağımızı hiç anlamayan kişilerin olabileceğini biliyoruz. Onlar kendileriyle ilgili her enerjiyi çok kontrol ediyorlar. Neredeyse her zaman “iyi” düşünmek zorunda olduklarını düşünüyorlar. Onlar her zaman en kutsal, en saf düşünceleri düşünmek zorundalar. Asla “kötü” düşünemezler. Eğer bunu yapıyorsanız, kendinizi kontrol ediyorsunuzdur. Kendinizi kontrol ediyorsunuzdur. İşte, gelmekte olan enerji miktarına anında kesin bir sınırlama koydunuz.
Enerji, potansiyelden başka bir şey değildir. Üzerinde bir imza yoktur. Sizin bilinciniz onu bu realiteye getirene kadar, titreşimsel bir damgaya da sahip değildir. Kötü, karanlık, hatta korkunç bir şey düşünebilirsiniz. Ve siz bunu hep yaparsınız…. sadece yapmıyormuş gibi davranırsınız….bu da başka bir kontrol biçimi. Ama şimdi bunu yapabilirsiniz. Bunu yapma iznine sahipsiniz. Ve bakın bakalım neler oluyor. Karanlık, karanlık değildir. Kötü, kötü değildir. Ve ışık da ışık değildir. Bu, saf tanrısal enerjinin bir akışıdır….kontrolsüz, sınırsız, kısıtlamasız.
Tüm kontrolleri bırakın Şambra, kendinizle ilgili tüm kontrolleri. Parayı kontrol etmeyin. Bedeninizi kontrol etmeyin. Ne yediğinizi kontrol etmeyin. Ve özellikle de ne düşündüğünüzü kontrol etmeyin.
Gelecek ay boyunca söyleyeceklerinizi kontrol etmeyin. Bu gerçek bir ev ödevidir. Kontrol etmeyin ve neler olduğunu izleyin. Ah, bu bazılarını sarsacaktır! (kahkahalar) Söyleyin. Ve söylediğinizde, nasıl hissettiğinizi hissedin. Enerjilerin akışını hissedin. Uzun bir zamandır kendinizin büyük bir bölümünün nasıl tutsak edildiğini ve bastırıldığını ve saklandığını hissedin.
Kendinizi ortaya salmaktan o kadar korkuyorsunuz ki, kendinizi kontrol ediyorsunuz. Başka bir insanı incitebileceğinizden o denli korkuyorsunuz ki. İncitemezsiniz. Bana güvenin, incitemezsiniz. Başka bir insanı incitemezsiniz, şimdi içinde bulunduğunuz bilinçte değil. Bu bir Eski Enerji niteliğidir. Evet, birbirini inciten ve birbirinden incinen insanlar hâlâ var. Ama siz bunun ötesine geçtiniz. Bu, kısa duvarın arkasında durmakla ilgilidir.
Kısıtlamadan, sınırlamadan ağzınızı açtığınızda bakın bakalım neler oluyor. Ah, korkuyorsunuz bundan. Korkuyorsunuz, “Ama Tobias, ağzımdan bir şey çıkacak.” Neler olduğunu izleyin. Enerjileri hissedin. Olan şeyin mükemmelliyetini izleyin. Kontrolü bırakın.
Bazılarınız Ruh’un içinizde ve sizden konuşmasını istiyorsunuz, ama bunu yine de kontrol ediyorsunuz. Onu sadece açık tutun. Herşeyi açık tutun Şambra. Bu farklı bir deneyim olacaktır. Ne çok şeyi geri tuttuğunuzu, kendinizi ne kadar engellediğinizi, şu Eski Enerjilerin sizi ne kadar kısıtladığını farkedeceksiniz.
Biz bugünün başında bir konuk getirdik. Biz onların olan biteni duymasını istedik. Onların enerjilerinin yoğunluğunu sizin hissetmenizi istedik. Onlara, psikoloji terimlerinizde “ebeveyin benlik” dersiniz. Ebeveyin benlik bu odada sizi kuşatıp durdu.
Şimdi, biz gerçek ana-babanızdan söz etmiyoruz, gerçi siz bazen arketipsel enerjiyle ana-babanızı bir tutarsınız. Ama (burada olanlar) ebeveyin benliktir, yani “Bunu yapma. Şunu yapma. Bunu yaparsan canın yanar. Onu yapamazsın. Kurallar bunlar. Bunlara uymak zorundasın” diyen parçanızdır. Bu ebeveyin benlik, bu enerjinin matriksi içinizde yapılanmış haldedir.
Ve açıkçası, ebeveyin benlik artık rolünden bıkmış halde. Artık ona ihtiyaç yok. Tanrısal Bir İnsan olarak Yeni Enerji’de artık ebeveyin benliğe ihtiyacınız yok. Artık çevrenizde sizi gözeten, seven, ama kontrol da eden o enerjiye ihtiyacınız yok. Ebeveyin benlik bugün sevk kağıdını sizden almak üzere geliyor. Ebeveyin benliğin, sizin onu bilinçli olarak bırakmanıza ihtiyacı var. Ve o salıverilmeyi istiyor. Tanrısal olmanın saf haline geri dönmek istiyor. Artık ebeveyin-hükmedici-kontrol-edici enerjiye tutsak olmak istemiyor.
Yeni Enerji’de kurallar yok. Nereye gittiğimize ilişkin kontroller yok. Kim olduğunuza ve ne yapabileceğinize ilişkin sınırlılıklar yok.
Peki Şambra, siz sevk kağıtlarını beraberinizde getirdiniz. Bunu bilmiyordunuz ama getirdiniz. Onları beraberinizde getirdiniz. Sadece imzanız gerekiyor. Ebeveyin benlikler, o sevk kağıtlarını onlara vermenizi istiyorlar. Onlar sizinle olan zamanlarını doldurdular. Kendi zamanlarının ötesine geçtiler.
Ebeveyin benliğinizin artık yaşamınızı kontrol etmemesi için, eğer seçiminiz buysa, sadece bırakıp gittiğinizi hayal edin. Onlar da işlerini bitirdiler. Artık kontroller istemiyorlar. Bunun size hizmet etmediğini biliyorlar. Onların, sizin, sevecen ebeveyin yanları, artık buna ihtiyacınız olmadığını biliyor. Böylece, hazır olduğunuzda sadece bırakın gidin. Kontrolleri salıverin.
Ve tekrarlıyoruz, bu da o şeylerden biri. Güven hakkında konuştuğumuz şeyle aynı. Sadece birazını bırakamazsınız. Kendiniz için sahip olduğunuz kontrolleri, kendinize koyduğunuz kısıtlamaları, tüm kontrolleri bırakmak zamanıdır.
Siz belli bir yaşta olduğunuzu söyleyen ve kontrol ettiğiniz o harika yanılsamayı da oluşturdunuz. O kontrolü salıverin. Ama aynaya bakıp yaşınızı gördüğünüzü söylüyorsunuz. Kontrolü bırakın. O size artık hizmet etmiyor. Gerçekten, onun da sevk kağıtlarını imzalayın. “Sevgili Yaş-kontrolü, Yaş-benliği, ben bırakıp gidiyorum. Seni salıveriyorum” deyin.
Sahip olduğunuz kontrol enerjisi….bazılarınız onunla oynamayı gerçekten seviyor…. bazılarınız gerçekten fazla kontrol etmeyi seviyor….bu size şimdi fiziksel olarak geri tepiyor…..bu kontrol enerjisi, cinsiyetinizle ilgili sahip olduğunuz kontroldür. “Ben erkeğim. Ben kadınım.” Bu enerjiyi kontrol ediyorsunuz. Ve, artık değilsiniz. Bu kağıtları da imzalayın.
Sınırlı eril ya da dişil enerjiyi bırakın gitsin. Öyle görünmenize karşın artık bir kadın değilsiniz. Kontrolü elden bırakıp da, “Aman Allah’ım, ben bir kadınım. Olmayacak yerlerde kıllarım çıkacak (kahkahalar). Erkeksi görünmeye başlayacağım, sesim Cauldre’nınki gibi olacak” dediğinizde, bu da kontrolü kontrol etmenin bir biçimidir. Onu salıverin. Belki….belki….belki….daha da feminen, dişi, güzel olacaksınız, ama güçlü olmak için gereksinim duyduğunuz eril enerjileri, denge için gereksinim duyduğunuz eril enerjileri birleştirmiş, bütünleştirmiş olarak.
Her türlü kontrolü bırakın, şu anda belli bir fiziksel özüre sahip olduğunuzu söyleyen kontrolü de bırakın. Kendinizin saf bir fiziksel oluş haline dönmesine de izin verin. Gelecek 30 gün içinde kontrollerinizi yıkın. Onlara yakından bir bakın – yaşamınızı nasıl kontrol ettiğinize. Bu bunaltan bir şeydir. Tüm kontrollerinizi yazmak için çok, çok, çok not defteri almak zorunda kalacaksınız (kahkahalar). Tekrarlıyoruz, bu, başkaları adına kaygılanmakla ilgili değildir. Başkalarını nasıl kontrol ettiğiniz hakkında kaygılanmayın. Bu doğal olarak yok olacaktır.
Bunların tümünün sizi götürdüğü yer Şambra – kontrollerin salınması, öykünüzün salıverilmesi, her bir parçanızı kutsamak ve enerjilerin yapılardan kurtulması, özgür ve açık olması – bunun sizi götürdüğü yer, hepinizin üzerinde konuşacağı ve yazacağı ve diğerlerine öğreteceği bir şeydir. Buna “eşzamanlı yaşam”, “Şambra eşzamanlı yaşamı” denir. O nedir? O, artık zihninizde hiç bir kontrole sahip olmamanızdır. O, yaşamınızı kontrol etmeye çalışmadığınız tanrısal, içsel bilişten gelir. Siz onu sadece yaşarsınız. Eşzamanlı yaşam, herşeyin, gereksinim duyabileceğiniz her enerjinin gerçekten size gelmesidir.
Biz bundan daha önce söz ettik. O bir kavramdı. Ve şimdi onu realiteye geçirmek zamanıdır. Herşey ansızın var olur. Onu realitenize girsin diye kontrol etmeniz gerekmez. O size hizmet amacıyla var olur. Eşzamanlı yaşam, her kaynak ve araç ve enerji parçası uygun zamanda orada olduğunda var olur, daha önce değil belki, ama her zaman uygun zamanda.
İnsanlar….tesadüfler….herşey eşzamanlı olur. O sadece vardır. Hatta açıklanmaya karşı koyar ve kesinlikle analiz edilmeye karşı koyar. Kontrolün ötesinde ve şimdi akıştadır. Eşzamanlı yaşamda herşey o kadar uygun, zarif ve tanrısal olarak anda olur ki, yarınla ilgili korkular gider ve geçmişin pişmanlıkları salıverilir. Eşzamanlı yaşamda sizin için herşey neredeyse havadan var olur.
Eşzamanlı yaşamda Şambra, soru daha hiç sorulmadan yanıt vardır. Bu gerçek eşzamanlılıktır. Ve bu, bazılarınızın deneyimlemeye başladığı, ve hepinizin deneyimleyeceği bir şeydir. Bu, daha hiç, hiç ihtiyaç duyulmadan orada olmasıdır. Eşzamanlı yaşam budur. Bir sonraki Şambra toplantımızda bundan daha söz edeceğiz.
Ama bir an için kontrolleri elden bırakın. Eşzamanlı yaşamın….sizin yaşamınızın enerjilerini hissedin….kontrolsüz….kısıtlamasız….herşeyin akışta olduğu bir hali. O sizden akıyor. Başkaları tarafından oluşturulmadı. O sizin akışınız. O sizin tanrısallığınız, gerçekten Dünya’ya getirilmiş olan, Dünya’da yaşayan.
İnsan haliniz için kontrolleri oluşturdunuz, çünkü oluşturmanız gerekiyordu. Uzun, çok uzun bir zaman önce Dünya’da enkarne olduğunuz zamanı anımsayın, enerjinizi bu gezegende, maddede tutmak ne kadar zordu. Sizi burada tutacak, Dünya’daki oluşunuzu tutacak bir dizi ayrıntılı kontroller oluşturdunuz. Bu kontrollerin üzerine inşa ettiniz. Şimdi onları salıvermek zamanıdır. Enerjinizin tümüyle burada, Dünya’da ve aynı zamanda başka yerlerde mevcut olması için artık o kontrollere ihtiyacınız yok.
Şambra, yolculuk zaman zaman zor olabilir, çünkü siz bundan geçen ilk kişilersiniz. Yolculuk çok ödüllendiricidir, çünkü siz ilklersiniz. Yolculuk çok kutsaldır, çünkü siz eşzamanlı yaşamı, eşzamanlılığın tarzını öğrendikten sonra diğerleri sizin arkanızdan gelir. Diğerleri de o köprüyü geçecektir ve sizin öğrendiklerinizi en büyük öğretmenlerden ve en büyük üstatlardan….sizden öğrenecektir.
Ve öyledir!
Kırmızı Meclis’in varlıklarından Tobias, Golden, Colorado’da yaşamakta olan Geoffrey Hoppe tarafından sunulmaktadır. Tobit’in mukaddes kitabında bulunan Tobias’ın öyküsü, Crimson Circle sitesinde bulunmaktadır.
www.crimsoncircle.com. Tobias materyelleri, bedelsiz olarak dünyanın her tarafında bulunan ışık işçileri ve Shaumbra’ya, Ağustos 1999 tarihinden beri sunulmaktadır. Bu tarih Tobias’ın, insanlığın yıkım potansiyelini aşıp, Yeni Enerjiye girdiğini söylediği tarihtir.
Crimson Circle, Yeni Enerjiye geçiş yapacak ilk insan (kılığındaki) meleklerden oluşan global bir ağdır. Bu kişiler, yükseliş halinin sevinç ve zorluklarını deneyimlerken, diğer insanların da yolculuğuna, paylaşım, ilgi ve yol göstererek yardımcı olmaktadır. Crimson Circle’in sitesine her ay 40.000’in üzerinde ziyaretçi, son materyelleri okumak ve kendi deneyimlerini tartışmak amacıyla girmektedir.
Crimson Circle her ay Denver, Colorado’da, Tobias’ın, Geoffrey Hoppe kanalıyla son bilgileri sunduğu yerde biraraya gelmektedir. Tobias, kendisinin ve Crimson Council’ın (Kırmızı Meclisin) diğer semavi varlıklarının, aslında insanoğlunun kanallığını yapmakta olduğunu bildirmektedir. Tobias’a göre, onlar bizim enerjilerimizi okumakta ve biz içimizde deneyimlerken, dışardan da bakabilmemiz için, kendi bilgilerimizi bize geri tercüme etmektedirler. Crimson Circle toplantıları herkese açıktır, ama LCV takdir edilir. Katılımı gerektiren hiç bir şey ve ödenmesi gereken bir aidat yoktur. Crimson Circle, dünya çapındaki Shaumbra’nın açık sevgisi ve bağışları yoluyla bolluğu kabul etmektedir.
Crimson Circle’ın en yüksek amacı, insan melekler ve öğretmenler olarak, içsel spiritüel uyanış yolunu yürümekte olan kişilere hizmet etmektir. Bu hıristiyanlıkla ilgili bir misyon değildir. Tersine, içsel ışık, merhamet ve ilgi bulabilmeleri amacıyla, insanları senin kapına getirecektir. Kılıçlar Köprüsü’ndeki yolculuğuna başlayan bu kendine has ve değerli insan sana geldiğinde, o anda ne yapman ve öğretmen gerektiğini bileceksin.
Eğer bunu okumaktaysan ve gerçek olduğunu ve bir bağın olduğunu hissediyorsan, sen gerçekten Shaumbra’sın. Sen insan (kılığında) bir öğretmen ve bir rehbersin. İçindeki tanrısallık tohumunun bu anda ve gelecek tüm zamanlar için çiçek açmasına izin ver. Hiç bir zaman yalnız değilsin, çünkü tüm dünyada bir ailen ve çevrendeki semavi boyutlarda melekler vardır.
Bu metni lütfen ticari amaç olmaksızın ve bedelsiz olarak dağıtın.
Lütfen bu bilgiyi, dipnotlar dahil bütünüyle kullanın. Tüm diğer kullanımlar, Geoffrey Hoppe, Golden Colorado’dan alınacak yazılı onayı gerektirir. Telif hakkı 2001, Geoffrey Hoppe, P.O.Box 7328, Golden, CO 80403.e-posta: tobias@crimsoncircle.com. Tüm haklar mahfuzdur.
Sorular ve Yanıtlar
Crimson Circle’e (Kırmızı Çembere) sunulmuştur
Ve öyledir, sevgili Şambra, Yeni Enerji’nin bu sınıfında devam ediyoruz. Kontrollerin salınmasıyla devam ediyoruz. Müziğin güzel enerjisiyle devam ediyoruz, Eski kafa enerjisinden – ki o kasten kontrol üzerine tasarlanmıştı – tanrısal kalbin, kontrole gereksinimi olmayan kutsanmış kalbin Yeni Enerji’sine geçmeye devam ediyoruz.
Bakın, bir aktör kendi rolünü oynamak üzere sahneye çıktığı zaman, kendini tanımlaması gerekir. Kendini yaratması gerekir….anlıyor musunuz. Bu yüzden de oynadığı bölümün tanımlanmasına yardımcı olan, kimliğin yaratılmasına yardımcı olan belli kısıtlamaları ya da kontrolleri koymak durumundadır. Ama belli bir noktada o kontroller ve kısıtlamalar, o varlığın kendi başına büyümeyi sürdürme arzusuna karşı çalışmaya başlar. Onun için, kontrolleri bırakmak zorundasınız. Aktör, rolü gerçekten geliştirebilmek için, kimliği gerçekten geliştirebilmek için, kontrolleri, sınırlılıkları, kendine ait tüm tanımlamaları bırakmak zorundadır.
Ruh da böyledir, gidip kendinizi tanımlamanız için size tam bir özgürlük verir. Şimdi, aynı özgürlüğü kendinize vermenizin zamanıdır. Biz bu yüzden bulunduğumuz kavşakta – bazılarının, günlerin son bulması olarak yanlış anladığı bu bitiş ve tamamlanma zamanında – bunun sadece bir değişim olduğunu söylüyoruz.
Ama bu büyük tamamlanma zamanında, Şambra, şu kontrolleri elden bırakmak zamanıdır. Bırakın kendi kimliğiniz, şimdiye kadar deneyimlemediği şeyleri deneyimleme özgürlüğüne kavuşmak üzere kanatlarını açsın. Onun için biz, “zihninizi kontrol etmekten vazgeçin. Belli şeylerin söylenemeyeceğine ya da yapılamayacağına inanmaktan vazgeçin. Onların çıkmasına izin verin” diyoruz. Gerçekten ortaya çıkacak olanlar sizi oldukça şaşırtacaktır. Tümüyle uygunsuz olma, tümüyle – nasıl desek – yanlış yöne gitme korkularınız çok geçmeden yatışacaktır, çünkü varlığınızın ta kendisinden ışıyan bilgeliği ve sevgiyi hissedecek ve duyacaksınız.
Tüm kontrollerinizi sıralamaya başlamanızdan oluşan ev ödevinize ek olarak size bir soru soracağız. Kendinize koyduğunuz kontrollerin, beden, zihin ve ruh kontrollerini çok farkında olun. Şeyleri nasıl kontrol ettiğinizi farkında olmanıza yardım edecek bir defter tutun. Ve bu kötü bir şey değildir. Bu sadece yapılmış olan bir şeydir.
Ama kontrollere ek olarak Şambra, kendinize bir de şu soruyu sorun: Neden şu anda buradayım? Sorun kendinize, “Neden burada, Dünya’da, bu realitedeyim?” Bu soruyu bir yere yazın ve şu anda düşünemeyeceğiniz yollardan yanıtların, yanıt çeşitlemelerinin nasıl gelmeye başladığını izleyin. Yanıtların farklı boyutları ya da düzeyleri ortaya çıkmaya başlayacaktır. Kontrolleri bir kez bıraktınız mı, gerçekten kim olduğunuzu bir kez görmeye başladınız mı, size geri gelen bazı şeylere – size konuşan içsel sesinize, içsel ruhunuza – şaşacaksınız.
“Şu anda neden buradayım?” Bu, bununla ilgili sahip olabileceğiniz bazı Eski Enerji düşünceleri yüzünden değildir – işte sadece buradayım gibi….ya da karma yüzünden burada olduğunuz….yolda giderken yanlış yöne saptığınız için burada olduğunuz (kahkahalar)….evrende Tanrı’nın unuttuğu ileri bir karakola atandığınız için burada olduğunuz (yoğun kahkahalar) gibi. Yazın, “Neden buradayım?” Ve sonra da bırakın yanıtlar içinizden gelsin. Ve siz çok ilginç şeyler duyacak ve duyumsayacak ve bileceksiniz. Bunlardan bazısını bir sonraki toplantımızda bizimle paylaşmanızı çok isterdik. “Şu anda neden buradayım?” Ama bunu kendiniz adına hissedin.
Bunu da söyledikten sonra, bizden buradaki platformun kontrolünü bırakmamız ve sorularla devam etmemiz isteniyor.
LİNDA: Tobias, senin yine burada olman çok sevindirici. Ve sana çok müteşekkiriz. Dostumuz Saint Germain nerelerde bugün?
TOBIAS: Bir tatil yapması gerekiyordu, geçen aylarda hepinizle çalışmak için harcadığı tüm o enerjiler yüzünden biraz dinlenmesi gerekiyordu. Onun için de bir süre kendi kendine kalması gerekiyordu.
Bizim tarafta da gidip yeniden-enerjilenmek ve yeniden-dolmak bizim için de gerçekten çok önemlidir. Melekler alemlerinde bulunanlar için Dünya’ya yakın olmak çok zordur. Muazzam bir çekim var. Sizin sınırınızı geçip de sizin tarafa geldiğimizde muazzam bir – nasıl dersiniz – enerjinin emici bir sesi var (kahkahalar).
Bir anlamda, bizim tarafa geri dönebilmek için gerçekten bir çeşit yaşam-hattı oluşturmamız gerekiyor, çünkü arada bir, bir varlık düşebiliyor, Dünya enerjisine takılabiliyor ve oradan çıkamayabiliyor. Ve biz kurtarma ekipleri göndermek zorunda kalıyoruz, ve ortalık karışıyor. Ve biz küçük yabancı varlıklar olarak yanlış anlaşılıyoruz. Ve savaş jetleri her tarafta peşimize düşüyor. Oysa biz sadece burada kapana kısılan kendi varlıklarımızı kurtarmaya çalışıyoruzdur (kahkahalar).
Böylece, Adamas küçük bir ara verdi ve dinlenmeye kesinlikle ihtiyacı vardı. Ve geri gelecektir. Teşekkür ederim.
1.ŞAMBRA’NIN SORUSU (İnternetten, Linda okur): Tobias, geçen ay Ateş Duvarı seminerine katıldım. Bu yaşam-değiştirici fırsat için çok teşekkür ederim. Almanya’ya geri geldiğimde, hem kendi içimde, hem de bazı Şambra arkadaşlarımda çok ağır ve Eski bir enerji hissettim. İki yıl kadar önce onlarla bir Şambra grubu kurmuştum. Bazılarımızda çok ağır ve eski bir enerji hissettim. Bu enerji çok bilge ve güçlü olarak hissediliyor ama yine de olduğu yerde oturuyor ve hiç kımıldamıyor. Yeniden canlanmak istiyor. Biz bu enerjiye takılıp kaldık ve yardım istiyoruz. Bize bu derin, ağır ve kadim enerjiyle ilgili bazı içgörülerini paylaşıp, onu hareket ettirmeye başlamamıza yardımcı olabilir misin?
TOBIAS: Gerçekten de….Ateş Duvarı deneyimi gibi bir enerji değişiminden geçtiğin her sefer….ve bu değişimler gerçekten sen izin verdiğin ve çok yoğun, güçlü bir Şambra grubuyla birlikte olduğun için gerçekleşti. Böylece, şimdi eski çevrene geri dönüyorsun. Tarihle dolu olan ve geçmişin deneyimiyle dolu olan bir ülkeye geri gidiyorsun. Kendi Eski niteliklerinin birçoğunu temsil eden ailene ve dostlarına geri dönüyorsun. Ve bu çok ağır olarak hissedilir.
Ve bu belki de Şambra olmanın en büyük meydan okumasıdır – inanılmaz bir aydınlanmaya sahip olabilirsin, ama hâlâ 3-B dünyasında iş görüyorsundur. O hâlâ çok yoğun ve çok ağırdır. Sadece bunu burada kabul etmek ve sadece bu soruyu sormak, kendi içinde bu bile enerjilerin hareket etmeye başlamasını sağlayacaktır. Kendi içinde bu, bulunduğun yerin ağırlığından, yoğunluğundan özgürleşmene yardımcı olacaktır.
Ama bu bir anlamda, Adamas ile ilgili sorulan son soruya çok benzerdir. Gelip de enerjisini Dünya’nın çok yakınına yerleştirmesi, onun için çok yorucudur. Sizin Şambra olarak eski yerlere geri gitmeniz de aynı şekilde yorucudur. Gerçekten hem beden için, hem de ruhunuz için yorucudur. Sizin kendinize has – nasıl desek – uzaklaşma zamanına ihtiyacınız olur. Sizin, güvenli olan ve diğer insanlar tarafından ihlal edilmeyen kendi enerji alanınıza ihtiyacınız vardır.
Ve sizin kendinize has bir yaşam-hattına ihtiyacınız var. Ve bu yaşam-hattı, sizinle her an çalışacak, bu tarafta bulunan bizler olabiliriz. Her biriniz geceleri uykuya dalıp da o rahat, gevşemiş halde olduğunuz zamanlar bunu bir deneyin. Enerjilerimizi gerçekten çağırın. Biz sizin için gerçek bir yaşam-hattı, sizi hem bizim tarafın enerjileriyle dolduran, hem de onları sizin tarafta toprakladığınız bir destek-hattı oluşturacağız.
Grubunuzdaki Şambra enerjileri….herşeyden önce, birlikte daha sık soluma yapmanız hepiniz için iyi olacaktır. Bu, enerjileri hareket ettirmede çok önemlidir. Ve belki de sizin bir grup olarak kentlerin ve toplu bilincin çok yoğun enerjilerinden uzaklaşmanız uygun olacaktır. Gidin ve iki ya da üç günlük mini-Şambra inzivaları yaşayın. Biz bunu çok destekliyoruz. Ve bunu belirli bir programa koymanız da gerekmiyor. Herhangi bir liderin olması gerekmiyor. Ve kesinlikle kontrolün olması gerekmiyor. Kanallık yapmanız gerekmiyor. Sadece gidip, güvenli ve yenileyici bir enerjide olabilirsiniz. Bu güzel soru için teşekkür ederiz.
2.ŞAMBRA’NIN SORUSU (mikrofona gelen bir kadın): Merhaba Tobias. Black Hawk, Colorado’da arazisinde kaynak suyu olan bir arazi sahibi var. Ve orada altı tane pınar var. Ama pınarlardan biri….. sanki üç kez damıtılmış su gibi çıkıyor topraktan. Ve ölçüm aletleri sadece dört öge (element) saptayabiliyor. Buna karşın, onu içen ya da içine giren insanlar mucizevi şifalar deneyimlediler. Sudaki sihir, tabii bir sihir varsa, nedir, bize söyleyebilir misin?
TOBIAS: Gerçekten….burada birkaç şey birden söz konusu. Ve öncelikle her birinize şunu söyleyeceğiz, sihir, kendi içinizdedir. O herhangi bir suda değildir. İkincisi, su, size en yakın ögedir ve kendi şifanızı gerçekleştirirken en çok yardımcı olan, aracı olan ögedir. Üçüncüsü, mit (efsane) sihirdedir. Mit, suyun kendisindedir.
Böylece, burada unsurların bir bileşimi söz konusudur, sözünü ettiğin pınarda çok saf bir su türüne sahipsiniz, ve bu su da bir mite ya da öyle bir enerjiye sahip ki, şifa ya da yeniden-dengelenmeyi gerçekten talep eden insanlara daha fazla aracı oluyor. Ama biz sizin suyun doğasını fazla abartmamanızı rica ediyoruz, çünkü bunu yapabilirsiniz…..bu tür bir şifa onsuz da gerçekleştirilir. Ancak çoğu insan dışsal bir motivasyona ya da dışsal bir etkiye gerek duyar. Onun için de şifalandıranın su olduğunu söyleyeceklerdir. Havadaki bir şeyin ya da topraktaki bir şeyin olduğunu söyleyeceklerdir. Bu şeylerin bir etkisi vardır, ama Şambra olarak biz bunlardan uzaklaşıyoruz. Yeniden-dengelenme, sihir, içinde yaşadığınız andadır….başka hiç bir şeyde değil. Ama su kesinlikle işleme yardımcı olabilir.
Soruna geri gelirsek: oraya ulaşmak için geçtiği jeolojik yerler nedeniyle o su çok saftır. Ama o – nasıl desek – Gaia’nın enerjileri ve – sizin deyiminizle – devaların, doğa unsurlarının enerjileriyle desteklenmektedir. Ama ona, onun sadece saf bir su olmasından başka bir önem yüklemeyin. Teşekkür ederiz.
3.ŞAMBRA’NIN SORUSU (İnternetten, Linda okur): Merhaba, ben Romanya’dan bir Şambra’yım ve seni çok yakında görmeyi ümit ediyorum. Sanırım üzerimde bir aile laneti var. Bu, durugörüsü olan birçok kişi tarafından onaylandı, ve çok sinsi bir şey. Karım bunu bazen çok güçlü hissedebiliyor. Ama ben tersine hiç açık değilim. Ve bu aile yaşantımızı altüst ediyor, ki bu da yaşamımın tüm alanlarını, günlük işlerden tutun da, spiritüel olanlara kadar herşeyi engelliyor. Ondan kurtulmak için ne yapabilirim? Bunu Şaud’da okumanıza müteşekkir olacağım.
TOBIAS: Gerçekten de….bir aileden gelen her biriniz bir lanete sahipsiniz (kahkahalar). Geçenlerde sözünü ettiğimiz ve senin de sahip olduğun bir unsur var. Sadece kendi geçmiş yaşam karmana değil – ve karma sadece enerjisel bir etki ya da denge anlamına gelir – aynı zamanda kesinlikle atasal (atalardan kalma) bir karmaya da sahipsin. Özellikle senin durumunda, bazı – sizin deyiminizle – çok dramatik, kötü ve şiddet içeren enerjiler söz konusu. Ve bazı – sizin deyiminizle – çok derin, karanlık sırlar var. Ve onlar seni etkiliyor, çünkü DNA’larında dolanıyorlar.
Geçenlerde Ortabatı’nın “mekke”si Minneapolis’de de dediğimiz gibi, bazı nitelikler kanda özellikle kolay akar. Bir tanesi şeker hastalığıdır. Bir diğeri alkolizmdir. DNA’lar birçok fiziksel niteliği iletir….bazıları, diğerleri kadar kolay kana geçmez. Ama, sözünü ettiğin aile ağacındaki durumda olduğu gibi – sizin deyiminizle – işkence ve ölümle bağlantılı karanlık ritüeller söz konusu olduğunda, o zaman kesinlikle bir etkisi vardır. Ve bu (kanında) akar durur.
Şimdi….onun sahip olduğu etkiyi bir kez anladın mı, onu salabilirsin, geçmişin her bir enerjisini salabilirsin. Ve söylediğimiz gibi, en kötü ve karanlık enerjilerin bazısı….sonuçta onlar da salıverilmeyi istiyor. Onlar etkenmiş gibi davranacaklardır. Seni korkutmaya çalışacaklardır. Seni etkilemeye çalışacaklardır. Güçlü olduklarını sana söylemeye çalışacaklardır. Sana hakim olduklarını, senin teslim alındığını söylemeye çalışacaklardır….bu gibi şeyler. Ama aslında onlar da salınmayı istiyor. Oynadıkları rolden bıkmış haldeler. Bu yüzden şimdi ortaya çıkıyorlar.
Onlar sende Enerjiyi Hareket Ettiren ve buna yardımcı olan birini görüyorlar. Sende – ya da herhangi bir Şambra’da – bu enerjiyi bırakma yeteneğini görüyorlar. Onları kutsayıp, içinde bulundukları cehennemden özgürleştirebileceğin gerçeğini görüyorlar. Ama sana meydan okuyacaklardır, çünkü enerjinde ne kadar istikrarlı ve kararlı, sarsılmaz ve sevgiyle durduğunu bilmek istiyorlar. Buna gerçekten inanıyor musun, yoksa bunu sadece düşünüyor musun diye cesaretini sınayacaklardır. Nasıl desek – denge düzeyinin nerede olduğunu görmek için seni sınayacaklardır. Yoksa sadece sözcükleri kullanıp, sadece şifadan söz edip, aslında o dengeli enerjide yaşamıyor musun?
Böylece, bu enerjiler ortaya çıkacaktır. Onları hissedeceksin. Onları yaşamında hissedebilirsin. Onlar bir anlamda, seni gitmek istemediğin tüm o yerlere götüren kötü bir taksi şöförü gibidir. Onlara yeniden yol vermek zamanıdır. Onları severek, salınabileceklerini onlara bildirerek yol verebilirsin. Eğer böyle bir senaryo yaratmak istiyorsan, gerçekten, sevk kağıtlarını ellerine ver. Onlara sevk kağıtlarını ver. Sen artık aile karmana bağlı, ona mecbur değilsin.
Saint Germain, “Ben Ben’im, evet, Ben’im” dediği zaman, bu, ben tüm o diğer şeylerden özgürüm, anlamına gelir. “Ben kendi kutsal ve mutlak kimliğime sahibim. Ben Ben’im, evet, Ben’im.” Böylece, bu güzel soru için teşekkürler. Ve bu aynı zamanda – nasıl desek – atalardan kalma karma CD’mizi pazarlamak için de iyi bir fırsattı (kahkahalar).
LİNDA: Utanmaz!
4.ŞAMBRA’NIN SORUSU (mikrofona gelen bir kadın): Teşekkürler Tobias. Benim sorum….valla bugün söylediğin bazı şeyler beni oldukça “sarstı”.
TOBIAS: Gerçekten de! Biz işimizi yaptık; şimdi evine gidebilirsin.
4.ŞAMBRA: Tamam….özellikle para ve dünya ve yaşamla ilgili kötü şeyler düşünmemiz hakkındaki yorumların. Ben sanki onlarca yıl olumlu düşünmek üzerine çalıştım ve olumlu….
TOBIAS: Ve bak şimdi seni nereye getirdi!
4.ŞAMBRA: Buraya getirdi….
TOBIAS: ….şimdi artık, zihnini kontrol edemeyeceğini öğrenmeye hazır olduğun güzel bir yere. Zihnin, artık onu kontrol etmeni istemiyor. Ve, kontrolü bırakmanın ne olduğunu anlayabilmen için, kendini gerçekten bazı kötü düşüncelere sahip olmak için zorlamalısın. Sen enerjinin bir parçasını kullanıyorsun, zekânı, ve tanrısallığını neredeyse hiç kullanmıyorsun. Ama soruna devam et (yoğun kahkahalar).
4.ŞAMBRA: Böylece sanırım ben hipnoz altındayım, ne düşündüğünün, ne yarattığının ve zihninin nereye gittiğinin, enerji akışının yönünü de belirlediğini düşünüyorum. Ve ben o düşünceleri bırakırsam, çıkıp da o kötü şeyleri düşünürsem, onu yaşamında yaratan bilincin sınırı nerededir?
TOBIAS: Gerçekten….bir sınır yoktur. Kontrolleri bıraktığında – kötü bir şey düşünemezsin diyen kontrolleri – ve gerçekten kötü bir düşünce düşünmeye çalıştığında, bu kadar kötü olmayacağını göreceksin. O bir enerji olarak, bir potansiyel olarak ortaya çıkacaktır. O, kendini ifade etmek isteyen Yeni bir Enerji olarak ortaya çıkacaktır.
Ama bak, hâlâ Eski Enerji’nin dualistik dünyasında yaşıyorsan, ya iyi ya da kötü düşüncelerin olduğu izlenimine kapılacaksın. Farketmen gereken, tanrısal oluş halinden başka bir şeyin olmadığıdır. Artık bununla ilgili kaygılanman gerekmiyor.
Ama o akışı sağlamak için, o supabın yeniden devreye girmesi için kötü bir şey düşünmeye çalışmanı öneriyoruz. Kendi içinde çok engellerin var, kendin için çok potansiyellere sahipsin. Sahip olduğun bazı hayallerin – ve biz son zamanlarda bundan söz ettik – tezahür etmiyor, çünkü o enerjinin realitene gelmesini sağlayacak yolları kısıtladın. Tüm yolları kapadın, çünkü dedin ki, “Bu şekilde gelemez. Bu kötü olurdu. Ben kötü şeyler düşünemem.” Sözünü ettiğimiz hayallerini gerçekleştirmeye çalıştığında bile, “ben sadece parlak ve yumuşak ve güzel şeyler hayal edebilirm” diyorsun.
Ve şimdi senden tüm o yargıları bırakman ve kötü bir şey düşünmen isteniyor. Bunu yaptığında neler oluyor, hisset. Bunun kapalı bir kapıyı nasıl açtığını hisset. O çok önemliydi. Ve biz senin eğitimini, eğitimine olan adanmışlığını anlıyoruz. Ama sen şimdi bize, bir sonraki düzeye geçmeye hazır olduğunu söyledin.
Burada büyük bir sıçrayış gerçekleştiriyoruz. Bu bazılarını korkutabilir, çünkü onlar asla kötü düşünmeyeceklerine, ya da kötü bir şey ya da bunun gibi şeyler yapmayacaklarına yemin ettiler. Onun için de bir tür enerjisel bir engele sahipler. Biz sizi çıkıp da keserle adam öldürmeniz için cesaretlendirmiyoruz (bazı gülüşmeler). Ama size eski, sınırlı biçimde düşünmekten vaz geçmenizi söylüyoruz. Ve o sınırlı biçim de, sadece tek bir düşünceye sahip olabilirim, diyordu.
Sadece iyi düşüncelere sahip olabileceğinizi düşündüğünüz her sefer, öbür tarafın, karşıt tarafın, iyi düşüncenin aynası olan karşıt tarafa neler oluyor sanıyorsunuz? Bu çok dengesiz, boğucu bir enerjiye neden oluyor. O da sizin bir parçanız ve sevginize (en az “iyi” taraf kadar) gereksinim duyuyor. Sadece bir çocuğunuzu sevip de diğerini sevmemeyi düşünebiliyor musunuz? Sadece belli bir ırktan gelen ya da belli bir cinsiyetten olan kişileri sevdiğinizi düşünebiliyor musunuz?
Sen potansiyelleri kapatıyorsun. Ve bunu da kendi içinde yapıyorsun. Biz bu yüzden, “Oynayın. Sahne üzerindeki aktörler olun. Bazı kötü düşüncelere sahip olun. Bazı kötü şeyler söyleyin. Yüksek sesle “bok” deyin” diyoruz (kahkahalar).
4.ŞAMBRA: Bok. Bok.
TOBIAS: Seni duyamadık (yoğun kahkahalar).
4.ŞAMBRA: Bok. Bok. Bok.
TOBIAS: Bu, bastırılmış olan o enerjiyi yeniden dışarı bırakmakla ilgilidir. Spiritüel olmak için “bok” demek zorunda değilsin. Ama bu, bastırılmış enerjileri salmakla ilgilidir.
Ve birçoğunuz, iş cinselliğe geldiğinde, bir dolu kontrollere ve sınırlılıklara sahipsiniz, o kadar çok ki, burada bunu tartışmaya hiç girmeyeceğiz bile. Sonsuz kontrollere sahipsiniz. Onların çoğu Şambra, yani sahip olduğunuz o cinsel kontroller, kendinizi korumak için oraya yerleştirdiğiniz şeylerdir. Onun için de kendinizi kapattınız. Şimdi, kendini açmak zamanıdır. Cinselliği biraz farklı gerçekleştirmeyi deneyin. Ve biz bunu sana söylemiyoruz. Biz bunu tüm Şambra’ya söylüyoruz (yoğun kahkahalar).
4.ŞAMBRA: Teşekkür ederim.
TOBIAS: Ben teşekkür ederim.
LİNDA: Bu arada, ben gelecek ay, kötü-düşünmede sıkışıp kalmış olanlara çare olacak bir seminer sunacağım (kahkahalar).
TOBIAS: Bunu, senin enerjisel engellerinden biri olarak görmüyoruz (yoğun kahkahalar).
LİNDA: İşte bu yüzden bunu öğretmek istedim ya.
LİNDA (bir sonraki soruyu kastederek): Bu aslında Saint Germain’e yöneltilmişti, ama yardım edebileceğinden eminim.
5.ŞAMBRA’NIN SORUSU (İnternetten, Linda okur): Dünya üzerindeki kiliselerin büyük miktarlarda yoldan çıkmış enerjiyi tutmasını takdir ediyorum. Ama biz beklentisiz, gündemsiz olup herşeyi salıvermek ve kabul etmek durumunda değil miyiz? Biz kabul edip izin vermek durumundayken, sen niye dinin kıçına bir tekme atıyorsun? (bazı gülüşmeler) Üvey annemin kalbini kırmadan bu eylemin bir parçası nasıl olabilirim?
TOBIAS: Gerçekten, tüm o dramlara bulaşmadan gerçek bir izleyici olacağın noktaya geleceksin. Başka bir deyişle, şeyleri olduğu haliyle görebilirsin. Ve, Adamas kiliselere karşı çok – nasıl desek – empati besler. Ama onu, kapısından girenlere hizmet eden muazzam bir hipnoz hali olarak görür.
Ama, Şambra gibi birçok insan için kilise şimdi – nasıl desek – bir engeldir. Ağır bir yüktür. Sizi gerçekten geri tutmaktadır. Hâlâ oraya gidenler tümüyle onurlandırılırlar. Ama, buraya gelmemizi ve olan biteni – neden takılıp kaldığınızı, neden sinirlenip hayal kırıklığına uğradığınızı, kendinizi neden boş hissettiğinizi – anlamanıza yardımcı olmamızı isteyen sizlere karşı çok direkt olmak zorundayız.
Ve biz onun iyi ya da kötü olduğunu söylemiyoruz. Biz sadece kiliselerin – ki onlar sadece insanlık bilincidir – kilise enerjisinin birçoğunuzu geri tuttuğunu söylüyoruz. Geri gidin ve sahip olduğunuz kontrollere bir bakın, özellikle de ilk yıllarınızda kilise öğretilerini temel alan ebeveyin-benliğinizin kontrollerine bir bakın. Sonra bir de geri gidip, kiliselerde olduğunuz geçmiş yaşamlardan kalma kontrollere, o yoğun kontroller dizisine bir bakın. Yeminler ettiniz. Dizlerinizin üzerinde saatler geçirdiniz ve çok disiplinli prosedürlerde ya da seremonilerde saatler geçirdiniz. Ve bu muazzam bir katman oluşturuyor.
Biz – nasıl desek – kiliseler kötüdür, demiyoruz. Biz onların iyi olduğunu söylemiyoruz. Onlar sadece bir hipnoza sahipler. Ama bu güzel soru için teşekkür ederiz.
6.ŞAMBRA’NIN SORUSU (mikrofona gelen bir kadın): Selam Tobias, istediğim şeyi yapabileceğimi bilecek kadar uzun bir süre seni dinledim. Ve işte ikilem de burada. Yakında bırakabileceğim bir işimle sevgi/nefret ilişkisi yaşıyorum. Ve onu sevdiğim için kalayım mı, yoksa nefret ettiğim için gideyim mi, bilemiyorum. Ve sekiz yıl Colorado’da yaşamak istedim, onun yerine Tulsa’ya taşındım. Ve şimdi de burada sıkışıp kalmış hissediyorum. Bana neden bu kadar sıkışıp kaldığımı, sinirlendiğimi ve kendimi boş hissettiğimi söyleyebilir misin?
TOBIAS: Gerçekten….bu gerçekten, uyanıştan geçme ve ilk kişilerin arasında olma işleminin bir parçasıdır. Bu – nasıl desek – kendinle ilgili eski inanç sistemlerini, eski düşünceleri kesip atmaktadır. Bu, içinden geçilmesi çok zor bir şeydir. Ve biz bunu hiç, asla –nasıl desek – küçümsemek istemeyiz. Bunu ilk kez gerçekleştiren siz insanlar, inanılmaz varlıklarsınız, sadece bunu ilk kez gerçekleştirmekle kalmayıp, bunu bir de tek bir yaşamda gerçekleştiriyorsunuz. Bu, perdenin bu yanında hiç anlaşılmamıştır.
Böylece, sen şu anda tam anlamıyla iki dünya arasında bulunuyorsun. Eski Enerji’nin (ile Yeni Enerji’nin) arasında bulunuyorsun. Eski kimliğin ile, ortaya çıkmakta olup da “Ben herşeyi yapabilirim” diyen yeni kimliğinin arasında bulunuyorsun. Ama çevrendeki yaşamda hergün sana tersini söylemeye çalışan, senin Tanrı’dan daha azı olduğunu, işinden ayrılıp bolluk içinde bir yaşam sürdürebilmekten aciz olduğunu söylemeye çalışan o kadar çok şey görüyorsun ki.
Bu yüzden de evet, kendini kapana kısılmış gibi hissediyorsun. Ve sıkışıp kalmış gibi. Bu özgürlüğe ne kadar yakın olduğunu hissedebilirsin. Ama yine de, tüm kapılar kapalıymış gibi hissediyorsun. Daha tam orada olmadığını hissediyorsun….yani çok sinir edici bir zaman. Ve bununla çalışmak, zihninde ve inanç sistemlerinde oluşturduğun şeylerden daha kolaydır. Bu, kontrolleri bırakmak, onları salıvermek kadar kolaydır.
Onlar gerçekten artık orada olmak istemiyorlar. Oraya herhangi bir negatif amaçla konulmamışlardı. Onlar oraya yabancı varlıklar tarafından, ya da hatta, aslında gerçek biyolojik ana-baban tarafından da konulmamışlardı. Bu güzel deneyimi yaratmak için senin tarafından ve insanlık tarafından gerçekleştirilen bir dizi enerjisel manevralar gerekmişti.
Böylece, şimdi sen, Tanrı, kontrolleri salmaya başlayabilirsin. Her bir kontrolün ne olduğunu bilmen gerekmiyor. Ama yine de, onları bir kağıda yazın deriz, böylece kontrol ettiğin şeyleri anlamaya başlarsın, onu gerçekten kendi realitende görmeye başlarsın. Salıver onları. İşinle ilgili, aslında her türlü işle….ya da spiritüel hizmetinle ilgili sahip olduğun tüm kontrolleri bırakmaya hazır olduğunu sadece söyle, ya da yaz.
Ve bu belki de şu anda yaşamındaki en büyük şeylerden biri. Sen çok derinlerde yatan ve hizmet etmek için burada olduğunu söyleyen bir izlenime ve inanca sahipsin. Sen Ruh’a hizmet için buradasın. Senin enerjine gereksinim duyan durumlarda olman gerekir. Ve işte bu bir kontroldur. Çok güzel bir kontroldur. Bu yüzden onurlandırılırsın. Ama şimdi bunu bırakmak zamanıdır.
İkilemin bir bölümü de, kendini bencil hissetmenden kaynaklanabilir. Çok iyi yaptığın bir işi yapmadığını hissediyor olabilirsin. Ama yeni bir düzeyden iş görebilmek için – enerjinin nasıl hareket ettirileceğinin anlaşılmasını sağlamak amacıyla diğer insanlara yardımcı olmak gibi – o kontrolleri bırakmak zamanıdır. Özellikle de, “sıkı bir spiritüel hizmet içinde burada olacağım. En zor durumlarda burada olacağım. Enerjilerin en zorlusuna atanmak için kendime izin vereceğim” diyen kontrolleri bırak.
Bunu bırak şimdi. Kendine Yeni Enerji’nin yeni bir yoldan öğretmeni olma özgürlüğünü ver. Ve yaşantının değiştiğini göreceksin. Ve sonra – tüm değişimler olagelirken – bununla ilgili yeniden konuşmamız gerekecek. Ama kendi yaşantında bazı güzel değişimler göreceksin.
6.ŞAMBRA: Teşekkür ederim.
TOBIAS: Ben teşekkür ederim.
7.ŞAMBRA’NIN SORUSU (İnternetten, Linda okur): Sevgili Tobias, ben bir indigo çocuk olduğumdan emin değilim, ama eğer öyleysem, dünyaya pek de başarılı bir biçimde katkıda bulunmuyorum. Çevremde, güzel olan şeylerdeki güzelliği görme yeteneğini kaybetmiş ve bunun yerine çirkinliği gören insanlar görüyorum. Onların belki de bu yeteneği geri kazanamayacağını bilmekten ıstırap çekiyorum. Kendimi onların yerine koymaya çalıştım ve öylesine kederlendim ki, büyük çabalara karşın hâlâ iyileşemedim. Ve işte sorum şu – neden? Bu, insanlara neden olabiliyor?
TOBIAS: Gerçekten….çünkü yapabiliyorlar (bazı gülüşmeler)….çünkü bunu seçiyorlar…. çünkü olmak istedikleri bir yanılsamanın içindeler. Ve ellerini kaldırır, ya da çağrıda bulunur da, “Sevgili Ruh, ben çıkmaya hazırım; sevgili Ruh, ben uyanışıma hazırım; ben Gülün Meyvesini keşfetmeye hazırım” derlerse, işte o zaman biz sürüler halinde geliriz. Sizinle çalışmaya başlamak için, tüm uyanış işlemini başlatmak için realitenize akar geliriz.
Ama bu arada, içinde bulundukları durumlarda olan insanları onurlandırmaya çalış. Ah, onlar bazen feryat ederler. Feryat edip, “Sevgili Tanrı, bana biraz daha para ver ki, yaşantımı daha da berbat hale sokabileyim. Sevgili Tanrı, beni biraz daha sağlıklı yap ki, yaşantımın birkaç yılı biraz daha mutsuz olabileyim” derler. Biz bu çağrılara yanıt vermeyiz.
Biz kalbin gerçek çağrısına yanıt veririz, “Sevgili Tanrı, ben anımsamaya hazırım. Sevgili Tanrı, ben, tanrısallığımın realiteme gelmesine hazırım” diyen çağrılara. Yanıt verdiğimiz çağrılar, yanıt verdiğimiz dualar bunlardır.
Bu yüzden lütfen diğer insanları yargılama. Lütfen, onların dramına çekilmek için kendine izin verme. Lütfen, başkalarına yardımcı olabileceğini sandığın yollarla ilgili kontrolleri bırak; bu birçok Şambra için büyük bir sorun. Spiritüel çalışmanın ne olduğuna dair belirli tanımlamalara sahipsin. Onun, olduğunu düşündüğün şeyden çok farklı olduğunu öğreneceksin.
LİNDA: Son soru, eğer seçimin buysa.
TOBIAS: Birkaç tane daha alalım.
LİNDA: Peki.
8.ŞAMBRA’NIN SORUSU (mikrofona gelen bir kadın): Merhaba Tobias. Birkaç yıldır ruh portreleri yaptım.
TOBIAS: Evet.
8.ŞAMBRA: Ve ben bunu yapmaktan büyük zevk aldım, ama son birkaç yılda ne zaman herhangi bir resim yapsam, ya bir darbe yiyorum, ya bir kaza oluyor, ya da arkasından hasta oluyorum; bir ay önce yaptığım resimden hemen sonra da grip oldum ve bir ay sürdü. Ve şunu farkettim….tamam dedim, resimlerle böyle şeyler oluyor, ama bu işlemin ne olduğunu anlamıyorum, sadece senin “sıkışıp kalmış enerji” dediğin şeyin resmini yaptığıma dair bir hisse sahibim.
TOBIAS: Gerçekten de.
8.ŞAMBRA: Ve ben şunu bilmek istiyorum, yani bilirsin işte, eğer…..resim yapmayı tümüyle bırakmalı mıyım bilmiyorum, yoksa çalışmalarımda enerjiyi hareket ettirmenin bir yolu var mı?
TOBIAS: İlginç….ve sen zaten yanıtı kendin verdin. Ama bunu senin için açalım. Resimlerin boyutlar-arası yollar açıyor. Ve sen sadece orada oturan fiziksel varlıktan değil, tüm veçhelerden buraya çektiğin için ruh resimleri yapma yeteneğine sahipsin. Sen onların tüm farklı – nasıl desek – çok-boyutlu kimliklerinden buraya çekiyorsun.
Ama sen, herşeyi çok derin bir düzeyde hissettiğin o inanılmaz empati enerjisine de sahipsin. Ve şimdi bu enerjileri tam anlamıyla kendi enerjinmiş gibi üstüne alıyorsun. Sen onu işlemden geçirip yaratıcı bir biçimde senden akıp gitmesine izin vermiyorsun. Onu resmedebilmek için yaşaman gerektiğini sanıyorsun. Eh, onun kenarından dolanabilirsin. Onu kendi sistemine getirmen gerekmez. Tekrarlıyoruz, akan enerjilerin izleyicisi olmaktır konu.
Ama biz sana hodri meydan deyip, bir şey yapmanı isteyeceğiz. Şimdi resim yaparken….sen bir resmi, o anın, belli bir enerjinin enstantene fotoğrafı gibi düşünüyordun. Ama biz senden şimdi, sanki resim hep hareket edecekmiş, gelişecekmiş ve değişecekmiş gibi resim yapmanı isteyeceğiz. İnsanın çıplak gözüne tuvalindeki renkler ve malzeme hep aynıymış gibi görünebilir. Ama sen – ve daha birçok kişi – herşeyin sürekli değişip durduğunu bileceksin.
Biri senin bir resmini görebilir ve bir yıl sonra aynı resmi yeniden görebilir. Ve onlar diyecektir ki, “Ama bu resim tümüyle değişmiş. Farkı yaratan şey ne acaba?” Bu fark, şimdi senden bunu istediğimiz için olmuştur, sen – nasıl desek – statik olmayan, ama sürekli gelişen ve değişen, hareket eden resimleri, dinamik resimleri, Yeni Enerji resimlerini yapmada bizim taraftan yardım alacaksın. Ve şimdi bunun zamanı gelmiştir. Ve sen çok sansür uyguluyorsun. Bırak o tümüyle tuvale aksın. Onu kendi içinde tutmaya çalışmaktan vazgeç.
Diğer Şambra için de bilinmesinde yarar olan şey – siz diğer insanlardan birşeyleri çok sık ve tam anlamıyla üstünüze alıyorsunuz. Daha önce de söyledik – hissettiğiniz ve deneyimlediğiniz şeylerin çok minik bir parçası sizinle ilgilidir. Ve bazı kişiler yakınıp, “Ama Tobias, ne yani….bu grip, deneyimlediğim bu grip gerçekten benim değil mi demek istiyorsun. Ben çok hastayım. O kesinlikle benim (benden kaynaklanıyor)” dediniz. Ama biz de diyoruz ki, “Peki onu nereden aldın?” Başka birisinden kaptın. Onu sen yaratmadın. Yaratan Hong Kong’daki bir kuştu (kahkahalar). Sen onu sadece kaptın ve kendine mâl ettin. Böylece, resimlerinle şimdi ilerlemen için seni yüreklendiriyoruz, ve o fiziksel etkileri de hissetmeyeceksin.
8.ŞAMBRA: Çok teşekkür ederim.
TOBIAS: Gerçekten.
LİNDA: Son soru.
9.ŞAMBRA’NIN SORUSU (mikrofona gelen bir kadın) : Merhaba Tobias.
TOBIAS: Merhaba.
9.ŞAMBRA: Bu soru bir dolu Şambra adına. Yeni Enerji’de ana-babalık etmekle ilgili.
TOBIAS: Gerçekten.
9.ŞAMBRA: Biz, kendimizi sevmeyi ve kendimize bakmayı öğreniyoruz. Küçüklerin ihtiyaçları ve beklentileri, gündemleri söz konusu olduğunda, kendi ihtiyaçların sık sık geri atılıyor. Biz tutkumuzu izlemeyi ve bolluğun bize gelmesini öğreniyoruz. Ama bu sanki çok daha zor….yani çocuklar için bu daha zor gibi görünüyor. Yaşantımızdaki değişiklikler yüzünden bir çoğumuz çocuklarımızı bile sık göremiyoruz. Ana-babalık etmenin sınırlamaları, özellikle de anneler için, çok gerçek görünüyor ve gözardı etmek pek de kolay değil. Onlar sadece öykü ya da hipnoz ya da yanılsama. Yani, bununla ilgili konuşur musun? Teşekkür ederim.
TOBIAS: Gerçekten….bunu çok basit tutacağız. Bu çocukların içinde olan bu enerji topu – ve bu sadece senin çocuklarında değil, şimdilerde birçok Şambra’nın çocuğunda böyle – bir sınırlılık ya da kısıtlama değildir. O muazzam bir bolluk ve sağlık ve yaşam ve Yeni Enerji armağanıdır. Ve o tam da oradadır, bazı günler seni sinirlendiren ve bazı günler dikkatini dağıtan, bazı günlerde de belki hakkın olandan daha azını aldığını hissetmene neden olan o küçük paketin (o küçük çocuğun) içindedir.
Ama sen aslında tam anlamıyla hakkın olandan fazlasını alıyorsun. Biraz bakıma ihtiyaç duyan, biraz sevgiye ihtiyaç duyan tümüyle güzel bir Yeni Enerji paketine sahipsin. Ama o açılıyor. O çocukların buraya getirdiği armağanlar, senin için de getirilmiş oluyor. Yani sen daha az almıyorsun. Biz senden bu konudaki odağını değiştirmeni isteyeceğiz.
Biz senden – nasıl dersiniz – Yeni Enerji’den olmayıp da çocukları olan ailelere, her iki ebeveyinin de her gün çalışmak zorunda kaldığı ailelere bir bakmanı istiyoruz. Onlar çocuklarını hiç görmüyorlar….nasıl desek – gerçek bir aile bağı olmayan….aile içinde gerçek bir dostluk, bir yoldaşlık olmayan…..küçüklerin gerçek ruhsal ihtiyaçlarını, nasıl doğru düzgün görünecekleri ve doğru davranacakları ve doğru okullara gidecekleri gibi sosyal ihtiyaçlar adına görmemezliğe gelen ailelere bir bakmanı istiyoruz.
Senin gerçekleştirdiğin kutsaldır. Ve gereksinim duyduğun herşey zaten o küçük şeyin içinde mevcuttur. Ve evet, bu meydan okuyucudur. Gerçekten de bazı günler – nasıl desek – bu sorumluluklardan tümüyle özgür olmak daha kolay gelebilir. Ama bu candan sevilen çocuklardan kısa bir süre uzaklaşacak olsaydın, onların gerçekten ne çok şey ifade ettiğini ve bu zamanda sana ve dünyaya neler getirdiklerini fark ederdin. Onun için, burada yarattığın şey için çok müteşekkir ol.
9.ŞAMBRA: Teşekkür ederim.
TOBIAS: Ben teşekkür ederim. Ve bolluğunla ilgili hiç bir sınırlama yok. Bunu (bu düşünceyi, bu duyguyu) bırakmalısın.
Evet….ve böylece Şambra, Bu Şaud’un enerjisini, (sizi) izleyen tüm diğer insanlar için, belki bu materyelleri, belki de yaratılmasına yardımcı olduğunuz türevlerini okuyacak olanlar için buraya yerleştirdiğiniz enerjiyi sonlandırıyoruz. Ama siz bugün enerjiyi buraya ektiniz. Bir sonraki adımı, yolun bir sonraki taşını ektiniz. Onu, daha önce hiç bir yolun olmadığı yere ektiniz. Yeni Enerji’ye götüren yolun yaratılmasına yardımcı oldunuz.
Bu işte yalnız değilsiniz. Tüm işlem boyunca biz sizinle beraberiz.
Ve öyledir!
Kırmızı Meclis’in varlıklarından Tobias, Golden, Colorado’da yaşamakta olan Geoffrey Hoppe tarafından sunulmaktadır. Tobit’in mukaddes kitabında bulunan Tobias’ın öyküsü, Crimson Circle sitesinde bulunmaktadır.
www.crimsoncircle.com. Tobias materyelleri, bedelsiz olarak dünyanın her tarafında bulunan ışık işçileri ve Shaumbra’ya, Ağustos 1999 tarihinden beri sunulmaktadır. Bu tarih Tobias’ın, insanlığın yıkım potansiyelini aşıp, Yeni Enerjiye girdiğini söylediği tarihtir.
Crimson Circle, Yeni Enerjiye geçiş yapacak ilk insan (kılığındaki) meleklerden oluşan global bir ağdır. Bu kişiler, yükseliş halinin sevinç ve zorluklarını deneyimlerken, diğer insanların da yolculuğuna, paylaşım, ilgi ve yol göstererek yardımcı olmaktadır. Crimson Circle’in sitesine her ay 40.000’in üzerinde ziyaretçi, son materyelleri okumak ve kendi deneyimlerini tartışmak amacıyla girmektedir.
Crimson Circle her ay Denver, Colorado’da, Tobias’ın, Geoffrey Hoppe kanalıyla son bilgileri sunduğu yerde biraraya gelmektedir. Tobias, kendisinin ve Crimson Council’ın (Kırmızı Meclisin) diğer semavi varlıklarının, aslında insanoğlunun kanallığını yapmakta olduğunu bildirmektedir. Tobias’a göre, onlar bizim enerjilerimizi okumakta ve biz içimizde deneyimlerken, dışardan da bakabilmemiz için, kendi bilgilerimizi bize geri tercüme etmektedirler. Crimson Circle toplantıları herkese açıktır, ama LCV takdir edilir. Katılımı gerektiren hiç bir şey ve ödenmesi gereken bir aidat yoktur. Crimson Circle, dünya çapındaki Shaumbra’nın açık sevgisi ve bağışları yoluyla bolluğu kabul etmektedir.
Crimson Circle’ın en yüksek amacı, insan melekler ve öğretmenler olarak, içsel spiritüel uyanış yolunu yürümekte olan kişilere hizmet etmektir. Bu hıristiyanlıkla ilgili bir misyon değildir. Tersine, içsel ışık, merhamet ve ilgi bulabilmeleri amacıyla, insanları senin kapına getirecektir. Kılıçlar Köprüsü’ndeki yolculuğuna başlayan bu kendine has ve değerli insan sana geldiğinde, o anda ne yapman ve öğretmen gerektiğini bileceksin.
Eğer bunu okumaktaysan ve gerçek olduğunu ve bir bağın olduğunu hissediyorsan, sen gerçekten Shaumbra’sın. Sen insan (kılığında) bir öğretmen ve bir rehbersin. İçindeki tanrısallık tohumunun bu anda ve gelecek tüm zamanlar için çiçek açmasına izin ver. Hiç bir zaman yalnız değilsin, çünkü tüm dünyada bir ailen ve çevrendeki semavi boyutlarda melekler vardır.
Bu metni lütfen ticari amaç olmaksızın ve bedelsiz olarak dağıtın.
Lütfen bu bilgiyi, dipnotlar dahil bütünüyle kullanın. Tüm diğer kullanımlar, Geoffrey Hoppe, Golden Colorado’dan alınacak yazılı onayı gerektirir. Telif hakkı 2001, Geoffrey Hoppe, P.O.Box 7328, Golden, CO 80403.e-posta: tobias@crimsoncircle.com. Tüm haklar mahfuzdur.